Son yıllarda iş kazalarının arttığını görüyoruz.Kazaların olmasıyla ilgili mahkemeler henüz ya açılmadı,yada sonuçlanmadı.
Geçen yıl İstanbul'da Topkapıdaki patlamada yirmi bir kişi öldü ve yakınları haftalarca eylem yaptı.Sorumlular hesap versin cezalandırılsın diye.Sorumlu kim olabilir? Elbette o şehri yöneten belediye başkanı vali veya ilçe belediye başkanı veya kaymakam.
Bu makamlarda görev yapanlar ise işin kolayını bulmuşlar.Diyorlar ki; ''burası ruhsat almadan çalıştığı için ben sorumlu değilim'' veya daha da ileri giderek ölümleri ''Güzel Öldü ne yapalım Allahın takdiri böyleymiş'' diyerek her türlü sorumluluğu ya kaçak iş yerine,yada Allaha havale ederek kurtulduklarını sanıyorlar.
Oysa kaçak diyerek kurtulamayacaklarını ve yasalar önünde sorumlu olduklarını aklı başında olan herkes biliyor.Allahın takdiri konusu ise tamamen din istismarıdır ki bu konudaki sorumluluklarının ne olduğunu Allah bilir diyerek bu konuyu dindarım diyen din alimlerine ve Allaha bırakmak en iyisi.
Bütün bunlardan sonra Ankara Ostim'deki patlamada emekçi insanlar ölürken,bu yöneticiler aynı lafları edeceklerdir.Bu durumda sorumluluğu kaçağa ve Allaha havale edeceklerse,neden o koltuklarda görev yapıyorlar bunu bende anlamıyorum.
En azından yataklarına yattıklarında yüzlerce insanın sorumluluğu ve ''ölümlerin sebebi benim'' diyerek vicdanları sızlamaz mı?Bizler bu güne kadar vicdanı sızlamayan ve taş yürekli insanlarımı seçtik veya yönetici yaptık?
Bu durumda emekçinin seçtiği vicdanı sızlamayan bu yöneticilerden şikayet etmeye hakları var mı?Bu yöneticilerin söylediklerinden şu anlam çıkmıyor mu?''Güzel ölmeye devam edin,eğer ölürseniz benim suçum yok,Allah sizin kaderinizi böyle yazmış tabi ki ölmeye devam edeceksiniz'' 
Bu durumda siz emekçiler bu insanların tedbirsiz ve kaderci yaklaşımlarından dolayı ölmeye devam edeceksiniz.Bunu nereden biliyorum.?Şu anda yönetici olan insanların hemen hemen tamamı böyle düşündüğü için.
Kömür işletmesine güvenlikten sorumlu olan insana, birazcık bilime inanan teknolojiye kulak veren maden mühendisi şikayetlerini söylüyor.''Müdürüm bizim ocaktaki metan gazı ölçüm aletinde arıza var, sağlıklı sonuçlar alamıyoruz buna tedbir alalım'' dediğinde müdür:''her şey Allahtan topluca dua edin Allaha güvenin ve inanın topluca ocağa girin,Allahın izniyle hiç bir şey olmaz'' diyorsa.(bu örneği her alanda düşünmek mümkün)
İşçi ne yapsın en kolay iş dua etmek. Herhangi bir Maddi yatırım gerektirmiyor,taşeron firmaya ilave bir yükte getirmiyor.Dualar ediliyor ve ocağa iniliyor.Biraz sonra booooom diye bir ses ocakta gaz patlıyor.
Bir sürü insan ölüyor,hatta sayın bakanın dediği gibi ''güzel ölüyorlar'' ve bir çok insan mahsur ve aileler acılara boğuluyor.Başka bir yerde gene aynı yaklaşımlar sonucunda bilimden akıldan nasibini almamış ve duanın teknolojinin üstünde olduğuna inanan kadrolar her alanda bu şekilde düşündükleri için ölümler olacaktır.
Yönetenler ise suratlarına taktıkları üzgün görünümde ki maskeleriyle acılı ailelerin ellerini tutacak ve bir saat sonra fakir ve yoksul insanlar gene cehaletiyle yoksulluğuyla ve tek sığındığı alan olan Allahı ile baş başa kalacaktır.
Fakir yoksul insanlar vicdan sahibi oldukları için ''Allahım bu vicdanı körelmiş,kalbi taşlaşmış yöneticilerin cezasını belasını ver de kurtulalım'' bile demeden yaşamını sürdürmeye devam edeceklerdir.Aynı fakir ve yoksul insanlar bu işlerden sorumlu olan insanları gene baş tacı edecekler,yeniden seçecek ve güzel ölmeye devam edeceklerdir.
Çözüm ise akıldan bilimden ve eğitimden geçiyor.Bu günün yöneticileri her işlerini Allaha havale ettikleri için, yeryüzünde Allahın verdiği aklı bilimi kullanan kadrolar iş başına gelmeden bu ölümler devam edecektir.

Bunu anlamak için müneccim olmaya gerek yok.Bir yıl içinde en az yirmi kişinin öleceği bir kaza olacağını bu insanların ''güzelce öleceğini'' şimdiden garanti ediyorum.

Tedbir almayan eğitime önem vermeyen,dünyadaki bilimsel gelişmeleri takip etmeyen yeniliklere açık olmayan ve yaşamın her olayını duayla çözmeye çalışan bu kadrolar iş kazalarının önüne geçemezler.

Bu ülkenin yoksul ve fakir insanları bundan sonrada güzel güzel ölmeye devam edeceklerdir.Bu güzel ülkenin siyasetini dini inançlara alet eden kadrolar ise güzel ölümler üzerinden kara vicdanlarıyla güzel bir yaşam kurarak zevk sefa içinde yaşamaya devam edeceklerdir.

Aklını kullanmayan ve aydınlanmaya ve ilerlemeye arkasını dönen emekçi kardeşimse güzel ölümlerle karşı karşıya kalmaya devam edecektir.Haa unutmadan söyleyeyeyim bu patlamaları ''ergenekon terör örgütü'' yapmış olabilir...!