Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafya kaynayıp duruyor. Olaylar bir türlü durulmuyor.
Sürekli çatışmalar var. Bombalamalar, adam öldürmeler kırla gidiyor.

Peki neden hep müslüman ülkelerde oluyor bu savaşlar...

Müslüman ülke liderleri bunu hiç düşünüyor mu?

Allahın kendilerine bahşetmiş olduğu zekayı kullanıyor mu hiç...

Yoksa burlara Allah hiç  zeka vermemiş mi?

Görüntüye bakarsak bahsettiğim bu zekadan ilsal ülkeleri liderlerinden hiç birinde yok. Liderlerde olmadığı gibi STK'larında da yok..

Her gün Müslümanlar, Müslümanları doğruyor, kurşuna diziyor.

Coğrafyamızdaki tüm olaylar burnumuzun dibinde oluyor.

Yani Büyük Kurdistan'ın hedeflendiği bölge...

Büyük Kürdistan hedefi neresi diye sorarsanız, bunun haritası İsrail ve Amerika'nın İngiltere'nin elinde var.
Yani Yıllar önce onlar tarafından çizilen yeni ortadoğu haritası...

Harita Bugünkü Irak'ın Kuzeyi'ndeki Musul Kerkük'ü de Barzanı'nın Kürdüstanına katıyor, Oradan Türkiye sınırıa paralel Suriye'de de toprak alarak İskenderun'a kadar geliyor. Oradan Çizgi Sivas ve Karadeniz Sıra Dağları'nın içinden Rize Artvin arası Karadenize bir kooridor açılıyor.  Tabi buna parelel İran'dan da biraz toprak devşirme var...

Hayal ederseniz İşte böyle bir 'Büyük Kürdistan' hayalı var. Bu noktaya adım adım yaklaşılıyor.

Bu kargaşaların ardından bölgemizde doğacak tek unsur Büyük Kürdistan'dır...

Büyük Kürdistan kurulduktan sonra geriye ne IŞİD ne mişid kalır...

Terör örgütü IŞİD'in kurucularıda yine batı menşeili istihbarat örgütleridir.

Yoksa IŞİD gibi bir insanlık dışı, İslam Dini'nin ayaklar altına alan, insanlar üzerinde kötü imaj bıraktıran, işlediği her cinayet Kur-an'da günah yazılan bir uygulamaya İslam'a inanmış insanlar nasıl yapar.

Türkiye, bu adım için herkesten daha çok çalıştı ne yazık ki... Şu açılım politikaları içimizdeki PKK'yı o kadar güçlendirdi ki... PKK terör örgütü, şu anda geçmiş tarihinin hem silah, hem de insan gücü açısından en güçlü dönemini yaşıyor dersek sanırım hata etmiş olmayız.

Çünkü eskiden Güneydoğu illerimizde, devletin bir varlığı vardı. Kimse çıkıp, terör örgütünün bez parçalarını elinde taşımaz, taşıyamaz, müsade de edilmezdi. Ama bugün bakıyoruz, her ilde, heryerde terörist PKK paçavralarıyla dolaşılıyor.

Buna müsaade eden, bunu bu duruma getiren kim... Ne yazık ki, bugün kü iktidar...

Türkiye bir çıkmazın içine girmiştir. Yani sokulmuştur. Bu durum yaratılırken, bizim istihbaratımız, bizim iktidar güçlerimiz kendi kişisel geleceğini öne alarak devletin bu duruma düşeceğini görmemiştir.

Nasıl ki açılım politikası dayatmalarını kabul ederek uygulamaya soktukları gibi...

Oysa açılım politikalarında vereceğiz denilen herşeyi devlet vatandaşına, kürt kardeşlerimize verseydi de şu terör örgütüyle masaya oturulmasa, terör örgütü böyle öne çıkartılıp, terörist başı tüm Kürt kardeşlerimizin gözünde birer 'Kurtuluş lideri' havasına sokulmasaydı...

O zaman durum çok farklı olurdu...

Ama bu işin mimarları Türkiye'yi kucaklarına almışlar... Dinlemişler, görüntüleri kaydetmişler, şimdi gelinen aşamada, bunları iktidarımızın güçlü(!) adamlarının önüne koyarak, "Bak haaa" diyorlar...

Ne yazık ki bizde hiç ses çıkaramıyoruz...

Bu ülkenin iktidara göre Ergenekon ve Balyoz' da tarih yazan(!) savcıları ne olduysa hukümetin adamlarına dokununca 'Yasa dışı dinlemeci' ilan edilip, 'Parelel bir yapı' ortaya atıldı... Adamlara yapılmadık kalmadı...

Oysa esas dinleyip, 'Bak herşeyin elimde' diyenlere birşey yok...

belki biz, bizim iktidarımızın ilgilileri ne kötülük, ne ahlaksızlık yaptı da bu dinlemelerden o kadar korkuyor, pısırık davranıyor. Eğer bir insan hırsızlık arsızlık yapmadıysa, "Açıklayın ulan elinizdekileri" der...

Eeee... İşte her şeyimizle teslim olmuşuz...

Ya titreyip kendimize döneceğiz...
Ya da Büyük Kürdistan'a evet diyerek bu ülkede bir iç savaş çıkmadan bölüp parçalayacağız...
Gelinen nokta ve dayatılan zihniyet bu...
Ama kimse sanmasın ki bu ülke sahipsiz...
Bu ülkenin sahipleri iktidara da aldırmadan, bölgede dizayn yapan yabancı misyon şeflerini de takmladan ülkesini korur...