Bazı günler var ki; o günlerde anma, hatırlama veya kutlama yapıyor aynı zamanda konu ile ilgili görüşlerimizi de günümüzü ve geleceği kapsayacak şekilde açıklıyoruz. Sizlere de "Biz bu meseleye böyle bakıyoruz" diyoruz.

Bunlardan biride " 3 Mayıs Türkçüler Bayramı" dır. Bu bayram bir Türk yada kendini Türk Milleti ailesinin bir ferdi olarak gören herkes tarafından şanla şerefle kutlanmalı ancak niye bir bayramdır diye de, önünü arkasını düşünmelidir.

Türkler, Atatürk'e kelimelerle tarif edilemeyecek kadar büyük şeyler borçludurlar. Bunların birincisi Atatürk'ün Türklüğü yüceltmesi ve bu topraklardaki hükümranlığını hukuki bir belge olan anayasa ile tescillemesidir. Atatürk'ün bunu ortaya çıkarması ve Türklerin Türklük bilincine yeniden kavuşması için yaptıkları, Türk tarihi içinde inanılmaz bir yere sahiptir

Ancak Atatürk'ten sonra Türk karşıtları, dışarısının büyük desteği ile Türkiye'nin idaresini ele almışlar ve Türk'e Türk Milletine karşı büyük mesafeler kaydetmişlerdir.

İşte bu nedenle 3 Mayıs Türkçülük Bayramı, bu işin farkına varanların yaktığı bir meşaledir...

Her Türk veya kendini Türk gören, Türkçülük Davasını, iddiaları, yargılananların hayatını, duruşlarını ve fikirlerini iyi öğrenmelidir. Bunların başında da, Nihal Atsız gelir.

Bu davadan sonra Türk'e karşı içeride ve dışarıda kıyasıya bir adeta savaş verilmektedir.

Türk bunun yeterince farkında değildir. Ne yazık ki, dış güçlerin kontrolündeki cemaat ve tarikatlar tarafından uzun yıllardır  "Türk müsün? Müslümanmısın?" sorusuna ve zorlamasına muhatap kalmış bir topluluğun ruh halinin ne olduğu ayrı bir tartışma konusudur

Ancak bu topraklarda yaşayan Türk olsun olmasın herkes Türklüğe sımsıkı sarılmak zorundadır. Aksi halde bu topraklar üzerinde yaşamak zorlaşacak hatta imkânsızlaşacaktır... Dünyadaki gelişmeler ve salgınla birlikte oluşacak yeni dünya düzeni, bize Türk adı altında millet birliğinde buluşmayı daha da elzem hale getiriyor.

Bu nedenle biz "Türkçülük Günü" değil "Türkçülük Bayramı" diyoruz... Çünkü bayramlar daha bir coşku ile kenetlenme ve birleşme anlarıdır. Bu güne yani 3 Mayıs'a bir bayram havası ile yaklaşmalı, küçük büyük ailemizin tüm fertleri ile bu günü kutlamalıyız...

Aynı zamanda genç nesillere bu bayram vesilesiyle Türklüğün önemini ve yaşamımızdaki değerini hamasetten uzak doğru bir şekilde anlatmalıyız.

Bu vesile ile "3 Mayıs Türkçülük Bayramı"nızı kutluyor, Türk'ün yeryüzünde kıyamete kadar insanlık düşmanları önünde güçlü ve kudretli olmasını diliyoruz.

"Ne Mutlu Türk'üm Diyene"