Hayırlı uğurlu olsun vatana, millete, memlekete…
Aday adayıyım nasip olursa aday olup Milletvekili seçileceğim…
Ben adayım, artık gerisi partime kalmış, beni aday gösterirse gereğini yaparım, ola ki aday göstermezse hem kendileri hem de memleket kaybeder, ben kendim için kaygılanmıyorum memleketim ve sizler için endişe duyuyorum, aday olmama ihtimalimde sizlerin hali gözlerimin önüne geliyor, geliyor da inanın içim parçalanıyor, gerçektende yazık olur size…
Duyduğuma göre birçok kamu görevlisi de istifa edip aday adayı olacakmış!
Eyyyy benim kıymetli seçmenlerim, onlara inanmayın onları çoğu aday olamayacağını bile, bile aday adayı oluyor, dertleri ne mi? Hemen söyleyeyim, “bende sizdenim demek” aday olmazsa seçimlerden sonra geri döndüğü koltuğunda yükseliş beklentileri artar, nasılsa onlardan ya, iktidar partisi olursa mevki atlar, iktidar olmazsa zemin hazırlar, sonuçta seçim zamanı “renk belli etme” festivali gibidir, ama ben ona bize orijinal bir isim buldum “YERLİ MALI” Haftası…
Ergenekon sanıklarını aday gösterme projesinden tutunda “İmralı mağduru” için bile milletvekilliği konuşulabiliyor, ne ala memleket, herkes birilerini kollama aklama peşinde, ben buna sidik yarıştırma diyorum, sidik yarıştırma çocukluğumuzun oyunlarındandır, bu yarışmada en uzağa işemek başarı kriterdir, oysa hiç bir amacı yoktur, topluma bir faydası da! Hadi biz çocuktuk çocukluk yapıyorduk, ya siz ne yapıyorsunuz? Bu durumu özgürlükler üzerinden tartışırken oturttuğunuz zeminde kullandığınız argümanların kendisi bizati eşyanın tabiatına aykırıysa, kollamaya çalıştığınız kişi veya kurumlar bundan zarar görür. Çok konuşmak “duyma arsızlığı” yapmış olacak ki, dillendirilmesi son derece sakıncalı konuları bile fiiliyata dökme çabaları başladı, yahu akıl tutulması mı yaşıyorsunuz? Ağızla kulak arasındaki mesafe bu kadar yakınken konuştuğunuzu bile duymuyorsanız, bir düğünün en çiftetelli yerinde bozuk ve patlamış hoparlörlerinden çıkan ses karmaşasının içinde kalmış olmanız gerekir, biraz akli selime davet edeceğimde, o kadar gürültü var ki duyulmayacak biliyorum, ama yinede kendimi patlamış hoparlörlerden duyduğum çiftetellinin ritmine veremiyorum, ülke çok sesli olsun herkes konuşsun dedik de, bu kadarda demedik, galiba bizim çok seslilikten ziyade “çok dinlemeliğe” ihtiyacımız var!
Adaylığıma gelince…
Adayım ama vekilliğe değil, asilliğe adayım, iyi bir vatandaş olmaya adayım, çalmadan çırpmadan yaşamaya adayım, emaneti sahibine teslim ederken mümkün olduğu kadar kirletmeden vermeye adayım, zira onursuzlukla kirletilmiş bir hayatın kuru temizlenmesi pek mümkün olmuyor
