YAŞAM

Mevlana'nın olağanüstü kehanetleri!

Düşündüğümüzde, bir milyar yıl önce sönmüş bir yıldızın ışığı saniyede 300 bin kilometre hızla bize ulaşır, dolayısıyla aramızdaki mesafe çok kilometre etmektedir, gördüğümüzü anlıyoruz. Ama aynı zamanda Mevlana’da olağanüstü olan şey, kaldı ki İslamı kabul etme nedenim de bu değildir, sanıyorum öngörüleridir ve insanları özellikle de bilime tutkuyla sarılan gençleri etkilemektedir.

Düşünün, Mevlana atomu keserseniz güneş sistemini bulursunuz diyor.

İçinde ve çevresinde dönen gezegenler bulunduğunu söylüyor, ama dikkat etmek gerektiğini de belirtiyor. Çünkü bu atomlar ağızlarını açtıklarında, bütün dünyayı yok edebilecek bir ateşin çıkacağını ekliyor.

Görüldüğü gibi, 13. asırda atom bombasının tehlikelerinden söz ediyor. Dokuz gezegenin bulunduğunu söylüyor.

Oysa bilim bunu ancak 1930 da ortaya koyabildi.

Daha önceleri yedi gezegenin bulunduğu sanılıyordu. Sekizincisini 1840’larda bir Fransız bilim adamı, dokuzuncusunu 1930 da Amerikalı bir bilim adamı buldu. Ama Mevlana daha o dönemde dokuz gezegen olduğunu biliyordu.

Batı’da güneşin dünya çevresinde döndüğü söylenirken, Mevlana dünyanın öbür gezegenler gibi, küçük bir gezegen olduğunu söylüyor. Hatta gerçekten olağanüstü başka şeyler de söylüyor. Dünyada yaşayan bütün canlılar yıldızların etkisindedir.

Güneş bitkileri, hayvanları etkiler, ay denizi etkiler gibi ve dahası bilinmeyen birçok şey daha söylüyor.

Ben Sorbonne Üniversitesinde İslam Felsefesi doktorası yaparken, İslam dinini keşfettim, ama Mevlana üzerine olan bu doktorayı yapmadan önce, üniversitede öğrenim görürken bize, Müslüman düşünürlerden hiç söz etmediler.

Bize, Alman, İngiliz, Latin, Yunan gibi ulusların filozoflarından söz ediyorlardı, ama asla Müslüman düşünürlerden söz etmiyorlardı. Alınacak çok yol var, yapılacak çok iş var. Artık İslam dinini seven, Müslümanlığı kabul etmiş aydın kimseler var. Bunlar İslam dininin özünde neler bulunduğunu dünyaya tanıtmalılar."