RTÜK Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun dizi sürelerinin uzunluğundan şikayetçi olanlara çok konuşulacak bir yanıt verdi. Bu yanıt çok da destek gördü. TV dizisi çekimlereinde çalışanlardan kimilerinin 8 saatin çok üzerinde görev yaptığını, bunların genelde sesçi, ışıkçı gibi set çalışanları olduğunu ifade eden Dursun, aldıkları ücretin de tatminkar olmadığını, az ücretle, kötü şartlarda, gece-gündüz demeden çalıştıklarını vurguladı.
Dizilerde başrolde oynayan oyuncuların ise genelde yüksek, piyasa koşullarında bölüm başına astronomik ücret aldıklarını belirten Dursun, “Orada şöyle bir paradoks yaşanıyor. Bölümü 45-50 dakika tuttuğunuzda, bölüm başına bir oyuncu 30 bin lira alıyorsa, bu bölümün süresi 90 dakika olunca yine aynı parayı alıyor ve maliyet düşüyor. Dolayısıyla iki bölüm için 30 bin lira ücret almış oluyor. Bu kimilerinin işine geliyor. İşin bir boyutu bu” dedi. Dizi sürelerinin normale çekilmesi için ücretlerin de makul seviyeye inmesi gerektiğine işaret eden Dursun, “Dizide oynayanlar ücretleri yüksek tuttuğunda yapımcı süreyi uzatmış oluyor. Süre uzayınca alt düzeyde bir set çalışanı, daha uzun çalışıyor ama ücretlerinde iyileştirme olmuyor. Bin veya bin 500 lira gibi mütevazı ücretlerle çalışıyorlar” diye konuştu. RTÜK Başkanı Davut Dursun’nun bu sözlerine ünlü dizilerin yapımcılarından da destek geldi...
Sadece başrol oyuncuları değil herkes fiyatını yarı yarıya indirmeli. Dizilerin 45 dakika olması 2 kuşak reklam demektir. 2 kuşak reklamla da Türkiye’deki hiçbir dizinin maliyetini karşılama imkanı yoktur. İnsanlar bunun nedeninin bilmeden kendi kendilerine yorum yapıyor. Bu işin sorumlusu kanallar ve yapımcılar değil piyasanın şişmiş rakamları. Bir dizinin başrol oyuncusu 45-50 milyar istiyorsa artı bir senarist bölüm başına en az 15-20 milyar rakam talep ediyorsa, yönetmenin fiyatı 15-20 milyara dayanmışsa bu paranın karşılığı nereden oluşacak. Hem az çalışalım hem çok para alalım yok böyle bir şey.
RTÜK Başkanı’nın sözlerine katılıyorum ama sadece başrol oyuncuları demek haksızlık olur. Tüm ekip indirmeli. Bugün ekipte bölüm başı 500 lira alan da var 30 bin alan da. Şimdi 300 lira alan adam ev geçindirdiği için ‘Uzun çalışayım ama paramı tam alayım’ diyor. Şu an isyan edenlerin çoğu da parasının düşmesini de kabul etmeyecek. Ben daha önce bunu yaşadım. Çalıştığım dizi ekibi bana gelip “Kendimize hiç vakit ayıramıyoruz, süreyi kısatlatım” dedi. Kanalla konuştum “tamam ama paraları da düşürelim” dedi. Bunu ekibe ilettiğimde bana “O zaman uzun olsun, paramız eksiksiz olsun” dediler.
Dizi bütçesinin yüzde 33’ünü oyuncu kastı alıyor. Şimdi oyunculara paranızı yarı yarıya keselim, dizi süresi kısalacak desek hiçbiri o rakamları kabul edip, çalışmaz. O zaman rekabet daha da artar. Az ücret verildiğinde iş arayışına girer ve yine daha yüksek vereni tercih eder. Bunu ancak kanallar kendi aralarında anlaşırsa, RTÜK’de buna bir standart getirirse olur. Onun dışında çok zor. RTÜK Başkanı ve yapımcıların bu açıklamaları üzerine üzerine gözler geçen hafta “Yerli dizi, yersiz uzun” diyerek protesto eden yönetmen, senarist, oyuncu ve set işçilerine çevrildi. Onların da tepkisi merak konusu oldu.