Anayasa Mahkemesi, arama ve gözaltı uygulamalarında 'makul şüphe' şartını getirmesi nedeniyle çok tartışılan son yargı paketini gündemine aldı. Yüksek Mahkeme, yasanın iptali için CHP'nin yaptığı başvuruyu  yarın (perşembe günü ) görüşecek.

Anayasa Mahkemesi, aramalara ‘somut delil’ yerine ‘makul şüphe’ şartı getiren, hükümete karşı suçlarda tek hakimin kararıyla telefon dinlemesi yapılmasına vize veren son yargı paketini gündemine aldı.

İktidarla muhalefet arasında sert tartışmalara neden olan kanun teklifi 2 Aralık günü TBMM Genel Kurulu'nda yapılan oylamayla kabul edilmiş ve 12 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onaylamasıyla da yürürlüğe girmişti. Kanun, hâkim ve savcı ücretlerinde artış, polise 'kuvvetli şüphe' yerine 'makul şüphe'de arama yetkisi, Danıştay ve Yargıtay'da üye ve daire sayısı artışı ile 4 bin hakim adayı alınmasını öngörüyordu.

Hükümetin hazırlıklarını daha önce yaptığı ancak 6-7 Ekim’deki ‘Kobani olayları’ sonrası süreci hızlandırarak Meclis’e getirdiği yargı paketi, yürürlüğe girdikten hemen sonra CHP tarafından Anayasa Mahkemesi’ne taşınmıştı. CHP, paketin bazı maddelerinin iptali istemiyle 17 Aralık’ta Yüksek Mahkeme’ye başvurmuştu. 

Anayasa Mahkemesi, paketteki bazı maddelerin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle yapılan başvurunun üzerinden sadece sekiz gün geçtikten sonra konuyu gündemine almayı kararlaştırdı.

İPTALİ İSTENEN MADDELER

Anayasa Mahkemesi’nin CHP’nin ‘iptal ve yürütmeyi durdurma’ istemini görüşeceği bazı maddeler şöyle:

- Yargıtay’da tetkik hâkimlerinin görevlendirilmesinde Yargıtay Başkanı’nın devre dışı bırakılarak atamaları tamamen HSYK’nın yapması. HSYK, yargı paketindeki bu maddeyi kullanarak Yargıtay’da genel sekreter yardımcılarının da aralarında bulunduğu 63 tetkik hâkim ve savcıyı görevden almıştı.

-HSYK’nın ceza mahkemeleri arasında ‘ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımı’ yapması. Bu durum, yeni özel yetkili mahkemeler uygulamasını geri getireceği nedeniyle eleştiriliyordu.

-Ceza Muhakemesi Yasası’nda (CMK) yapılan ‘makul şüphe’ düzenlemesi. (Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerler aranabilir.)

-Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlarda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe varsa şüpheliye veya sanığa ait taşınmazlara, hak ve alacaklara el koyma.

-Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar kapsamında da iletişimin tespiti, dinlenmesi kayda alınması ve teknik araçlarla izlenmesi.

-Soruşturma evresinde avukatın dosya içeriğini inceleme veya belgelerden alma yetkisinin, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim kararıyla kısıtlanabilmesi.