CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kimseyi inancı, kimliği, yaşam tarzından dolayı ötekileştirmeyip, siyaset konusu yapmayacağını söyledi. Huzurlu bir Türkiye için yeni başlangıca ihtiyaç olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "İşsizlik nedir, yoksulluk nedir, acı nedir bunları bilirim. Ben halktan birisiyim ve öyle yaşarım. Benim saray merakım yok, köşeyi dönme merakım yok, altın kaplama klozet merakım da yok. Benim çocuklarım köşeyi dönsünler diye bir düşüncem yok. Açık ve net söylüyorum Türkiye duysun; Davutoğlu Erdoğan için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Adıyaman mitinginde Sakarya Caddesi üzerindeki miting alanını dolduran kalabalığa seslendi. Beraberinde kurmayları ve eşi Selvi Kılıçdaroğlu'nun platformdaki kürsüden dinlediği CHP lideri, alanı dolduranlara vaatlerini anlattı, sandığa herkesi yanında bir kişiyi ikna ederek gitme çağrısında bulundu.

Tarım şehri olan Adıyaman'ın aynı zamanda işçi kenti olduğunu ve göç verdiğini belirten Kılıçdaroğlu, CHP İktidarında Adıyamanlı çiftçinin arazisini ekeceğini ve mevsimlik işçi olarak başka şehirlere gitmek zorunda kalmayacağını söyledi. Çiftçinin üretmesi için mazotu 1.5 liradan vereceğini yineleyen Kılıçdaroğlu, buna tepki gösteren hükümeti, "İtiraz ediyor Ankara'daki beyler; 'nasıl verirsin' diye. Sen gemilere, yatlara kaçtan veriyorsun 1 lira 21 kuruş. Aynı petrol mü aynı petrol, aynı mazot mu aynı mazot. Ankara'da oturan beylere sesleniyorum; siz incide, pırlantada, yakutta, elmasta vergiyi sıfırladınız, ben de çiftçinin mazotunda vergiyi sıfırlıyorum. Aramızda böyle bir fark var. Ben emekten, alın terinden, üretmekten, kazanmaktan yanayım. Onlar başka işlerden, köşeyi dönmekten yanalar" sözleriyle eleştirdi.

Başına çiftçi kasketi takan ve konuşmasına ezan okununca ara veren Kılıçdaroğlu, emeklilere bayramlarda 2 maaş ikramiye vereceğini hatırlattı, CHP iktidarında emeklinin ikinci sınıf yurttaş olmayacağını, birinci sınıf vatandaş olarak hakkının teslim edileceğini kaydetti.

KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEYECEĞİM

İktidara gelmeleri durumunda kadro sözü verdiği taşeron işçilerin kendilerine haber gönderdiğini ve işlerine son verileceği endişesiyle mitinge gelemediklerini ilettiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"800 bin taşeron işçisi var. Devlet dairesine, bakanlıklara, hastanelere, üniversitelere, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gidin taşeron işçiler var. 800 bin taşeron işçisinin hakkını ben savunuyorum ve kadro vereceğim. Kimsenin aklına CHP iktidar olunca kendi yandaşlarını işe alır, bu dönem taşeron işçisi olarak çalışanları kapı önüne koyar düşüncesi gelmesin. Sakın bunu düşünmeyin, her şeyimi eleştirebilirsiniz ama ben şu güvenceyi veriyorum; Kılıçdaroğlu kimsenin ekmeğiyle uğraşmaz, kimsenin ekmeğine göz koymaz. Hangi partiye oy verirsen ver, ben senin hakkını teslim edeceğim. Benim bir özelliğim var; hiçbir yurttaşımı ötekileştirmem. Herkesin inancı, kimliği, yaşam tarzı başımın üstüne. Hiç kimsenin kimliğini, yaşam tarzını, inancını siyaset konusu yapmadım, yaptırmayacağım. Benim için insan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır ve başımın üstünde yeri vardır nokta."

DAVUTOĞLU ERDOĞAN İÇİN ÇALIŞIR

Konuşmasının devamında alanda bulunan annelere seslenen ve refahı tabana yayacağını belirten Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
"Anneler size sesleniyorum; eğer bir evde işsiz varsa en büyük dram o evdedir. Akşam tencere kaynamıyorsa acıyı anneler çeker. Ben sizden birisiyim. Siz nasıl yaşıyorsanız ben de sizin gibi yaşıyorum. Kuş uçmaz kervan geçmez bir köyde doğdum. 7 kardeşiz ve içlerinde üniversiteyi bitiren sadece benim. İşsizlik nedir, yoksulluk nedir, acı nedir bunları bilirim. Sizler gibi yaşayan birisiyim. Ben zengin bir aileden gelmiyorum, aristokrat değilim, halktan birisiyim öyle yaşarım. Benim saray merakım yok, köşeyi dönme merakım yok, altın kaplama klozet merakım da yok. Benim çocuklarım hak etmedikleri halde köşeyi dönsünler diye bir düşüncem yok. Alın terine değer veririm. Açık ve net söylüyorum Adıyaman'dan Türkiye duysun; Davutoğlu Erdoğan için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır, sizin için çalışır. Kılıçdaroğlu halk için çalışırken ayırım yapmaz. 77 milyon yurttaşa aynı gözle bakar. Kimliği ne olursa olsun, inancı ne olursa olsun, yaşam tarzı ne olursa olsun aynı bakar. Çünkü benim yüreğimde insan sevgisi var, çünkü ben insanımı seviyorum, çünkü ben insanıma saygı duyuyorum."

Türkiye'de 3 milyon 750 bin hanede 17 milyon yoksul bulunduğunu ve iktidara gelmeleri halinde hiçbir ailenin gelirinin 720 liranın altında olmayacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Refahı tabana yayacağım. Her evde huzur, her evde bereket olacak. İşsizlikle mücadele edeceğim. Herkesin sosyal güvenliğini sağlayacağım. Aile sigortası ile her eve, huzur gelecek, bereket gelecek, tencere kaynayacak. Ankara'daki beyler Samsun'da açlıktan ölen Kübra bebeği, Konya'da bir gecekonduda camı kırık olduğu için zatürreden ölen Ayaz bebeği unuttular ama bu kardeşiniz unutmadı. Çünkü ben Ankara'daki beyler gibi değilim. Benim köşeyi dönme merakım yok, saraylarda oturma merakım yok " dedi.

TÜRKİYE'DE BARIŞI CHP GETİRECEK

AK Parti gibi 13 yıl değil ülkedeki sorunları çözmek için 4 yıl yetki istediğini dile getiren Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
"Biz rahmetli Ecevit geleneğinden geliyoruz. Ecevit ne diyordu; ne ezen ne ezilen insanca halkça bir düzen. Aynı şeyi biz de söylüyoruz ve bu ülkeye halkça bir düzeni getireceğiz. Herkes kalkınmadan, büyümeden payını alacak, her evde huzur bereket olacak. Biz bunu gerçekleştirdiğimiz zaman bu ülkeye barışı, huzuru, kardeşliği getiririz. Türkiye'ye barışı, huzuru getirecek olan parti CHP'dir. Türkiye'nin büyümesini, birinci sınıf demokrasi, üretim ve alın terinin kazanmasını, refahın topluma dengeli dağılmasını, işsizliğin bitmesini, yoksulluğun tarihe gömülmesini istiyorsanız tek adres var o adres CHP'dir, altı oktur."

SEÇİM BİLDİRGESİ İLE ANKARA'DAKİ BEYLERİN EZBERLERİ BOZULDU

Seçim bildirgelerini kamuoyuna açıklamalarının ardından Ankara'daki beylerin ezberlerinin bozulduğunu ve asgari ücreti 1500 lira yapacağı sözüne tepki gösterildiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Asgari ücretin 1500 lira olması işçiye zulümdür diyorlar. Peki beyefendi sen ayda 14 bin lira nakit para alırken sana zulüm değil de işçinin 1500 lira alması mı zulüm oluyor. Türkiye'nin her sorununu çözeriz. Türkiye'de eksik olan namuslu siyaset, dürüst siyaset, halkı kucaklayan siyaset, her kuruş verginin hesabını millete vermekten kaçmayan siyaset eksik olan bu. O nedenle diyoruz ki; 7 Haziran yeni bir başlangıçtır. Hepimizin sorumluluğu var benim de sizin de. Sizden daha fazla oy, daha fazla milletvekili istiyorum. Eğer Adıyaman'ı Türkiye'yi seviyor, huzuru ve barışı istiyorsanız sizden daha fazla milletvekili, daha fazla oy istiyorum. Çünkü tek başına CHP iktidarı Türkiye'nin sorunlarını çözebilir. Türkiye'nin artık kavga etmeye zamanı yoktur, büyümeye, barışa, kavgasız siyasete ihtiyacı var. Bu nedenle onlar konuşuyor ama ben cevap vermiyorum. Çünkü ülkenin kavgaya değil huzura, barışa ihtiyacı var" diye konuştu.

NİYE KEFEN GİYİYORSUN

İktidarın seçim bildirgelerini açıklamasının ardından mağduriyet edebiyatı yaptığını da savunan CHP lideri Kılıçdaroğlu; "Neymiş; 'biz kefen giydik' diyorlar. Niye giydin arkadaş, ne var niye giyiyorsun. Ne derse desin inanmayın, 13 yıldır sizi aldattılar, en temiz duygularınızı sömürdüler. İsrafta bunların eline kimse su dökemez. Milyarlık arabalara 'çerez parası' diyorlar, 'asgari ücret 1500 lira olmaz' diyorlar, altın kaplı klozet kullanıyorlar, 'emekliye 2 maaş ikramiye olmaz' diyorlar, taşeron işçisine 'kadro olmaz' diyorlar. O zaman işçi, esnaf, taşeron, çiftçi kendisine 'olmaz' diyenlere 7 Haziran'da sandıkta 'size oy yok' diyecek" dedi.

Emeklilere iki maaş ikramiye sözünün Bağ-Kurluları kapsamayacağı şeklinde aktarıldığını da belirten Kılıçdaroğlu, "Herkese verilecek, endişeniz olmasın. Tek istisna var milletvekili emeklilerine ikramiye verilmeyecek. Onlar gidip propaganda yapıyor, 'Kılıçdaroğlu emekliye iki ikramiye verecek, Bağ-Kur hariç' diye, inanmayın bunlara. Siyaset yalanla, yalanla siyaset bir arada olmaz olmamalı. Yalandan millet bıktı. Neyi söylüyorsanız arkasında duracaksınız. Ben söz verdim sadece Adıyaman değil Türkiye duysun; siyasete girdiğim andan itibaren her zaman, her ortamda doğruları söyledim söylemeye devam edeceğim. Ankara'daki beyler kızıyorlar istedikleri kadar kızsınlar siyasete yeni anlayışı getireceğiz, ahlaklı, düzgün, namuslu, halka hizmet eden siyaseti getireceğiz" diye konuştu.

Türkiye'nin iç ve dış politikasını eleştirerek seçmenden destek isteyen Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Türkiye'nin yeni bir başlangıca ihtiyacı var. İç ve dış politikada geldik duvara dayandık. Ortadoğu'ya bakın hangi halde? Müslüman kanı akıyor. En son TIR'larda yakalanan silahları gördünüz. Müslüman kanı akıtmak için silah gönderdiler. Ellerine silah verdiler, yazık günah değil mi? 2 milyon Suriyelinin evini terk edip başka ülkeye gelmesi yazık günah değil mi? Önümüzdeki seçimler önemli seçimdir. Huzurlu bir Türkiye için, Ortadoğu'da barış için, evlere huzur ve bereket gelmesi için bu seçimler çok önemli. 77 milyon yurttaşımıza söz veriyorum; sizin için, çocuklarımız için, çiftçilerimiz için, emeklilerimiz için, işsizlerimiz için, dul ve yetimler için, gaziler için, memurlar için yani 77 milyon yurttaş için çalışacağım, emek harcayacağım; alın teri dökeceğim ve dökeceğim her alın teri 'helal olsun' diyeceğim."

Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından alanda bulunanlardan platforma çağırdığı partisinin Adıyaman milletvekili adaylarına destek vermelerini istedi.