CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda, Cumhurbaşkanlığı koltuğunu 11 yaşındaki Başak Tahan'a devretti. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda gerçekleştirilen kabul sırasında terörle ilgili bir soru soran Çorumlu Necip Can, kendini tutamayarak ağladı.

Necip Can'ın 'Ülkemizde terör olayları oluyor ve bazı insanlar evlerinden oluyor. Terörü bitirmek için neler yapmaya çalışıyorsunuz?' diye ağlayarak sorusunu yöneltmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şehitlerimiz bize emanettir. Biz onları asla açıkta bırakamayız ailelerini, çocuklarını" dedi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN MİLLİ EĞİTİM BAKANI AVCI'YA 'ÇANAKKALE' TALİMATI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla, çocukları Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda kabul etti. Erdoğan, kabulde Cumhurbaşkanlığı koltuğunu Başak Tahan'a devrederek çocuklarla bir toplantı gerçekleştirdi. Burada hitap eden Erdoğan, çocukların Çanakkale Şehitliği'ni mutlaka ziyaret etmesi gerektiğini vurgulayarak şehitliği ziyaret etmeyen çocuklardan elini kaldırmasını istedi. Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya şehitliğe gitmeyen okulların ve çocukların tespit edilerek, bu yıl bitmeden Çanakkale'ye götürülmesi talimatı verdi.

ERDOĞAN: BİZDE BAZI YERLERDE ZORLA EL ÖPTÜRMEYİ ADET EDİNENLER VAR

Konuşmasında, çocuklara anne ve babalarının kıymetini çok iyi bilmeleri gerektiği konusunda tavsiyede bulunan Erdoğan, "Ben rastgele herkesin elini öpmem. Ama 3 kişinin elini öpmek benim için çok önemli. Annemin elini öperim. Babamın elini öperim. Hatta annemin bir de ayağının altını da zaman zaman öpmüşümdür. Çünkü cennet annelerin ayakları altındadır. Üçüncü elini öptüğüm sadece öğretmenlerimdir. Bizde bazı yerlerde zorla el öptürmeyi adet edinenler var. Bu bizde de maalesef olumsuz bir gelenek. Bayılırlar nedense el öptürmeye ama biz öptürmeyeceğiz. Ama anne, babayı, öğretmenlerinizi unutmayın" ifadelerini kullandı.

11 YAŞINDAKİ BAŞAK'TAN 'BAŞKANLIK' CEVABI

Çocuk cumhurbaşkanı Başak Tahan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bugün bir şey yapma şansı olsa kadınlar ve anneler için ne yapacağı sorulan Tahan, "Kadınla erkeği eşit tutmalıyız. Burada hep erkeğin olması, kadınlardan üstün olması anlamına gelmez. Kadınlar da üstündür. Kadınların ayağının altında cennet vardır. Bugün de kadınla erkeği eşit tutmalıyız" diye yanıt verdi.

Başkanlık sistemi tartışmalarıyla ilgili sorulan bir soru içinse 11 yaşındaki Tahan, "Sayın Cumhurbaşkanı'mız gerekeni yapıyor. Bu nedenle bunu tartışmak bana düşmez" dedi. Türkiye'deki Suriyeli çocukların eğitimiyle ilgili çalışmalarının olup olmadığı Başak Tahan, "Kesinlikle. Eğitim şarttır ülkemizde. Gelen mültecilere de ülkemizi paylaşabiliriz. Onlara da ücretsiz okullar, evler kurabiliriz. Böylelikle hem büyüyünce daha iyi bir mesleğe sahip olurlar hem de ülkemizi onlarla paylaşmış oluruz" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Tahan'ın bu cevabı üzerine "Gördüğünüz gibi cumhurbaşkanımız tam ensar, paylaşımcı" dedi.

NECİP CAN, AĞLAYARAK CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A 'TERÖR'Ü SORDU

Cumhurbaşkanı Erdoğan da çocukların kendisine yönelik sorularını kabul etti. Çorumlu Necip Can, ağlayarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'Ülkemizde terör olayları oluyor ve bazı insanlar evlerinden oluyor. Terörü bitirmek için neler yapmaya çalışıyorsunuz?' diye sordu. Necip Can, sorusunu mikrofonla tekrar ederken de duygularına hakim olamayarak ağladı. Şehitlerin aile ve çocuklarının asla açıkta bırakılmayacağını vurgulayan Erdoğan, "Şu anda biliyorsunuz bu teröristlerle ilgili mücadelemiz yoğun bir operasyon dizisiyle devam ediyor. Çünkü biz bu terörü, teröristleri milletimizin huzuru, refahı için sonuna kadar mücadele ederek devam ettireceğiz. Çünkü bizim şehidimiz kanı yerde kalmayacak. Onun için de bu mücadelenin devamı gerekiyor. Özellikle şu anda güneydoğu bölgesi başta olmak üzere buralarda bildiğiniz gibi bir taraftan bu operasyonlar devam ederken diğer taraftan da biz oralarda şehitlerimize ve gazilerimize yönelik bildiğiniz gibi devletimizin aldığı bir dizi yardımlar paketi var. Şehitlerimiz bize emanettir. Biz onları asla açıkta bırakamayız ailelerini, çocuklarını" diye konuştu.

"TERFİLER ŞEHİDİMİZİN GIYABINDA DEVAM EDECEK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehit asker ve polislerin gıyabi olarak terfi almaya devam edeceğini açıklayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hatta şehitlerimizin gerek asker gerek polis bu noktada bir şehide denklerinin alabileceği terfiler neyse o terfileri de şehidimizin gıyabında almaya devam edecektir. Eğer albaylığa kadar çıkacaksa yarbay, binbaşı buralara kadar çıkacaksa buraya kadar yine çıkacaktır. Bu terfisini alacaktır. Tüm özlük haklarıyla beraber. Aynı şey polis için de geçerlidir. Onlarda da terfi alacaksa bu terfisini almaya yine devam edecek. Hiçbirisinin kıdemi asla kaybolmayacak. Bunları almaya devam edecek. Devlet bütün şehit ailelerinin çocuklarını da okutmayı taahhüt etmiştir. Bunları üniversite sonuna kadar okutacaktır"

"EMİSYON ÖLÇÜMLERİNE UYMAYANLAR VARSA ONLARIN ÜZERİNE GİDİLMEKTEDİR"

Bir başka çocuğun 'Fabrikalarda üretim yapılıyor. Üretim yapılırken çevreye bir sürü atık veriliyor. Bu atıkları önleyebilir miyiz? Bacalarından çıkan dumanlara filtre takılmalı ama çok pahalı diye takılmıyor' sorusunu da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Bu konuyla ilgili geneli itibariyle böyle bir şey kalmadı artık. Bazı yerlerde kaçaklar oluyor dediğiniz gibi ama geneli itibariyle baktığınız zaman emisyon ölçümleri sürekli olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız tarafından yapılır. Eğer buralarda bu tür kaçaklar varsa oralara gerekli cezai müeyyideler uygulanır. Başbakanlığımın başından itibaren hassasiyetim bu konuda ileri derecededir. Bacalardan bu tür hakikaten emisyon ölçümlerine uymayanlar varsa onların üzerine gidilmektedir. Hassasiyetimiz burada çok çok fazla. Bundan sonra da aynı kararlılıkla buna devam edeceğiz. Bunlara müsaade etmek mümkün değil"