MHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kenan Tanrıkulu, Devlet Desteklerini İzleme ve Denetleme Kurulu'nun, yasa çıkarılmadığı için devlet yardımlarının denetimini yapamadığını, yeterli şeffaflığın sağlanamadığını söyledi. Tanrıkulu, "Devlet destekleri bilinmiyor, kamu bankalarındaki batık krediler bilinmiyor. Bu paralar nereye ve niçin gidiyor?" dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kenan Tanrıkulu, 5 yıl önce çıkarılan "6015 sayılı Devlet Desteklerinin İzlenmesi ve Denetlenmesi Hakkında Kanun"un uygulama yönetmeliğinin yasa gereği 31 Aralık 2014'e kadar çıkarılması gerektiğini hatırlatarak, bu yolla Devlet Desteklerini İzleme ve Denetleme Kurulu'nun devletin vatandaşlara ve şirketlere aktardığı tüm ekonomik destekleri 1 Ocak 2015 itibariyle denetleyip, kamuoyuna duyuracağını, şüpheli destekleri durdurabilme ve hak etmeyen kişi veya şirketlere verilmiş destekleri iptal edebilme yetkisini de kullanabileceğini söyledi. Tanrıkulu, Hükümet'in 1 Ocak 2015'te yayınladığı Bakanlar Kurulu Kararı ile yönetmeliğin yayınlama tarihini bir yıl daha ertelediğine dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Yasada haksız veya yanlışlıkla verilmiş desteklerin faiziyle birlikte geri alınması da emrediliyor. Kurulun görev yapabilmesi ve yasal uygulamanın yapılabilmesi için bu yönetmeliğin mutlaka çıkması gerekiyor. Yönetmelik çıkmadığı için devlet yardımlarının denetimi yapılamıyor, yeterli şeffaflık sağlanamıyor. Devlet destekleri envanterini ortaya koyabilmek için Hazine Müsteşarlığı'na bağlı Devlet Destekleri Genel Müdürlüğü 2010 yılında yasayla kuruldu. Bu Genel Müdürlük aynı zamanda ataması yapılmış yedi üyeden meydana gelen Devlet Desteklerini İzleme ve Denetleme Kurulu'nun sekretarya hizmetlerini yürütmekle görevli. Ortada ne bir rapor, ne de devlet desteği envanteri var. Hanehalkına verilen desteklerin yanı sıra, şirketlere verilen destekler de doğru bir şekilde bilinemiyor."

'BABACAN VE ŞİMŞEK'TEN YANIT YOK'

MHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, sorunu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e yazılı soru önergeleriyle iletmesine rağmen yanıt alamadığını belirterek, şöyle konuştu:
"Merkezi bütçe harcamalarının yaklaşık yüzde 35'i cari transfer harcamalarından meydana gelmektedir. Bunların içinde de emekli maaşları, üniversite bütçe açıkları, düzenleyici kurumların bütçe açıkları, faiz ödemeleri, görev zararları, hanehalkına yardımlar, öğrencilere verilen yardımlar yer almaktadır. Bunların teker teker ayrıştırılması ise çok zordur. Şirketlere verilen vergi desteklerinin ve diğer ekonomik çıkarım sağlayan destekleri ayrıntısıyla görebilmek mümkün değildir. Bu nedenle örneğin sanayiciler ve çiftçiler arasında nasıl bir devlet desteği dengesi var, bugünden bunu hesaplamak oldukça zordur. Bize göre hanehalkına ve öğrencilere yapılan devlet desteklerinin gerçekte şu anda olduğundan daha az miktardadır. Hazine kamu finansmanı verilerine göre son beş yılda hane halkına 24.2 milyar lira devlet yardımı yapılmıştır. Yine aynı dönemde öğrencilere yapılan devlet yardımı miktarı da 13.7 milyar lira olmuştur. Bu miktar devlet destekleri milli gelirin yaklaşık binde 5'ine denk gelmektedir. Yani bu destekler milli gelirimizin yüzde 1'i bile değildir. O zaman iktidarın iddia ettiği gibi bu miktarın çok yüksek olmadığı da ortadadır.
Bu konunun tam aydınlatılabilmesi için uygulamanın neden ertelendiğini, yönetmeliğin neden çıkarılmadığını ve devlet desteklerinin yıllar itibariyle nerelere ne şekilde yapıldığını, nasıl izlenip denetlenebildiğini ilgili bakanlar olan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e yazılı soru önergeleriyle sordum ancak bugüne kadar bir cevap alamadım. Devlet destekleri bilinmiyor, kamu bankalarındaki batık krediler bilinmiyor. Bu paralar nereye ve niçin gidiyor?"