Galatasaray Lisesi Tevfik Fikret Salonu'nda, İrfan Aktar başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, başkan Adnan Polat ve bazı yöneticiler de hazır bulundu.

Toplantıda söz alan divan üyeleri, başkan Polat, 2. başkan Mehmet Helvacı ve yönetim kurulunu adeta topa tuttular.

Eleştirilerin ardından söz alan başkan Adnan Polat, başkan olarak kendisinin ve yönetim kurulunun gündeminde seçim konusunun olmadığını söyledi.

Polat, seçim konusunun temcit pilavı gibi önlerine getirildiğini kaydederek, ''Müsaade edin onun kararını biz verelim. Bu konuda öneriler olabilir ama biz yönetim olarak şunu söylüyoruz; Galatasaray'ın gündeminde şu an seçim yok. Yeni tüzüğümüze göre 2012 Mayıs ayına kadar genel kurul tarafından yetkilendirildik, biz de o görevi yerine getireceğiz'' dedi.

Üyelerden Mehmet Bilen'in ''İbra etmeyelim'' diye öneride bulunduğunu hatırlatan başkan Polat, ''İbra etmeyelim tehdidiyle benim görevi bırakıp gideceğimi düşünmesin, ibra ettirmemek için de elinden geleni yapsın'' ifadesini kullandı.

Buradaki konuşmalar dinlenildiğinde, Galatasaray'ın büyük felaketler içindeymiş gibi gözüktüğünü kaydeden Polat, ''Bizim futbol dışında hiçbir problemimiz yok. Futbol dışında endişe edilecek bir şey yok. Ekonomimiz iyi gidiyor. Amatörlere yatırımlar yapıyoruz'' dedi.


-''SANKİ DÜNYANIN EN KÖTÜ İNSANIYIZ''-


Başkan Polat, kendisine yönelik çok suçlamalar yapıldığını ifade ederek, ''Bu konuşulanları dinlerseniz sanki biz dünyanın en kötü insanıyız. Biz hacizleri devam ettirmedik, alacaklıları orada tutmadık, rüyalarda olan stadı rüyada bırakmadık, tüzüğü geçirdik, bankaların hacizlerini bir tanesi hariç kaldırdık. Galatasaray'ın elinden gitmiş arazileri için 'Aman gitsin bana ne' demedim. Ben bu suçlamalara inanamıyorum. Devamlı suçlamalar dinliyorum, peki öyle olmasın şöyle yapalım diyeni duymadım'' şeklinde konuştu.


-''GERÇEK ZARAR 85 MİLYON TL''-


Başkan Polat, toplantıda yapılan rakamsal eleştirileri de yanıtlayarak, kulübün iki yılda gerçek zararının 85 milyon lira olduğunu söyledi.

Galatasaray'ın toplam takım maliyetinin yıllık 60 milyon dolar olduğunu anlatan Polat, ''Futbol şubesinin yıllık ortalama gideri ise 77 milyon dolardır. Biz 55 milyon avro harcıyoruz, Avrupa'nın önde gelen kulüpleri ise 300 milyon avrolar harcıyor'' dedi.

Polat, 2006 yılındaki 77 milyon dolar banka borçlarının şu anda 120 milyon dolara çıktığını, ancak bazı yatırımlar yaptıklarını belirtti. Polat, bütün kredilerin ödemelerinin gününde yapıldığını da anlattı.

Son 5 senede gelirlerinin 468 milyon dolar, giderlerin ise 505 milyon dolar olarak gerçekleştiğini, aradaki farkın da gerçek zarar olduğunu kaydeden Polat, göreve geldiği zaman toplam borcun 155 milyon dolar olduğunu ve 1996-2006 dönemine ait davalardan dolayı 31,5 milyon dolar borç ödediklerini vurguladı.

2 senede 213 milyon lira zararlarının olduğunun söylendiğini vurgulayan Polat, şöyle devam etti:

''Bu zararlar reel değil. Kur farkları, azınlık payları, değerlendirme amortismanları gibi faktörleri var. 85 milyon liralık bir gerçek zarar var. Bu önümüzdeki dönemde de olacak. Ancak önümüzdeki yıllardan itibaren bu yıllık zarar kalkacak.''

Başkan Polat, bu sezon kötü neticelerden dolayı yan faktörlerle birlikte 50 milyon dolarlık zararlarının bulunduğunu ifade etti.


-''EN ÇOK ÜZÜNTÜ DUYAN BENİM''-


Galatasaray futbol takımının almış olduğu neticelerden en başta üzüntü duyan kişinin kendisi olduğunu anlatan Polat, ''Birinci derecede canı yanan benim. Galatasaray'ın tamamı futbol mu? Futbol bizim vitrinimiz, çok önemli bizim için. Gözüken kısmımız o. Bunu da düzeltmek için uğraş veriyoruz. Sadece futbol takımı kötü diye her şeyi kötü görmenin anlamı var mı?. Bir amatör branşta neden yeniliyoruz diyorsunuz? Neden yenilmiyorduk, iki sene önce ikinci ligdeydik, o yüzden yenilmiyorduk'' şeklinde konuştu.


-''4 FUTBOLCU ALACAĞIZ''-


Başkan Polat, ara transferde 4 transfer yapacaklarını, bu isimleri belirlemek için tam yetki verdiklerini açıkladı.

Hagi'nin arzu ettiği 4 mevki için 3'er futbolcu ismi vereceğini belirten Polat, ''Bu hafta sonuna kadar listeyi bize verecek. Biz de bütçemiz içinde bu transferleri yapacağız'' dedi.


-''KİMSENİN AYAĞINA GİTMEDİM''-


Fatih Terim ile görüşmesi hakkında yapılan eleştirileri yanıtlayan Polat, ''Ben kimsenin ayağına gitmedim, ben arkadaşımızı davet ettim, konuştum. Kendisi benim belirlediğim yere geldi. O dönem hızlı hareket etmem gerekiyordu. 3 gün içinde bu işi halletmem gerekiyordu. Fatih hoca, 'Türkiye'de çalışmayı istemiyorum, çok acı çektim. Ailece yurt dışında çalışmak istiyoruz' dedi. Özür dileyerek görevi kabul etmedi'' şeklinde konuştu.

Adnan Polat, Galatasaray Adası'nın işletmecisi Mehmet Koçarslan'a gerekli ihtarnameyi çekerek 7 gün içinde burayı boşaltmasını istediklerini, ancak bunun kabul görmediğini belirterek, kendilerinin de mahkemeye başvurduklarını söyledi.

Türk Telekom Arena'nın Atatürk Olimpiyat Stadı ile karşılaştırıldığını anlatan başkan Polat, ''Yeni stadımızdan yürüyerek Kanyon Alışveriş Merkezi'ne 20 dakikada gelebiliyorsunuz. Ulaşım sorununu fazla büyütmeyin. Stadın artık bitmesi lazım. Ondan sonra 1 sene boyunca çıkacak aksaklıkları, eksikleri biz gidereceğiz. Şubat ayında stada taşınacağız. Eğer taşınmazsak 25 milyon dolar daha zarar edeceğiz. Bunu kaldıramayız'' dedi.

Cemal Özgörkey'in istifasına da değinen Polat, ''Çalışma şartlarını beğenmedi istifa etti. Ben de teşekkür ettim, kendisine. Neticede 10 tane asil üye görevine devam ediyor, başkan da görevinin başında'' ifadesini kullandı.

Polat, toplantıda konuşan Faruk Süren'den de beklediğinin bu olduğunu kaydederek, şunları söyledi:

''Bu tür konuşmaları gelip burada yapsın. 5 senedir, medya üzerinden bu konuşmaları duyuyorum. 5 senedir sustum. Varsa tavsiyelerini dinleriz. Özellikle hiçbir başkan bunları söylemezken, o söylüyordu. Eski başkanların medya üzerinden mesaj gönderme geleneğini ilk defa yaşıyorum. Bu beni rahatsız etti. Buradaki her türlü eleştirisi her zaman kabulümdür.''


-SOĞUK BİR ŞEKİLDE EL SIKIŞTILAR-


Geçen hafta yapılan açıklamalar sonrasında aralarında soğuk rüzgarlar esen başkan Adnan Polat ile eski başkanlardan Faruk Süren, toplantı başlamadan önce salonda yan yana geldi.

İkilinin birbirleriyle soğuk bir şekilde el sıkışmaları dikkati çekerken, Polat ve Süren tokalaşmanın ardından, ikili hemen arkalarını dönerek, başka üyelerle konuşmaya başladı.

Başkan Polat, kendisine yönelik eleştirileri yaklaşık 1 saat süren konuşmayla yanıtladı. Divan Kurulu toplantısı da 9 konuşmacının söz alması ve sert eleştirilerde bulunması nedeniyle 4 saat sürdü.

Galatasaray Kulübü aralık ayı Olağan Genel Kurul toplantısı yapılırken, toplantıya katılan üyeler, başkan Adnan Polat ve 2. başkan Mehmet Helvacı'nın yanı sıra yönetim kurulunu adeta topa tuttular.

Galatasaray Lisesi Tevfik Fikret Salonu'nda, İrfan Aktar başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, söz alan eski başkanlardan Faruk Süren, çok uzun bir zaman sonra konuştuğunu belirterek, şunları söyledi:

''Burada konuşmayı hiç istemezdim. Bu ayrıntılara da girmek istemezdim. Başkan Polat Lig TV'de verdiği söyleşide, Galatasaray'ın bugün hiç kimsenin hoşnut olmadığı durumun, iki elin parmakları kadar geçmeyen kişiden kaynaklandığını belirtti ve bunun başında da beni gösterdi. Her yerde konuşuyor, lüzumsuz konuşuyor manasına gelecek sözler edince, konuşmak zorunda kaldım. 1996-2000 dönemindeki yangın yüzünden zor duruma düştüklerini, hala onunla uğraştıklarını söylüyor. Herhalde sürç'ü lisan ediyor. Başkan Özhan Canaydın, 2006 yılında sayın Polat'ı yönetimine dahil etti. Kendisini mali, idari, sportif işlerden sorumlu başkan yardımcısı görevleriyle donattı. 2008'de kendisini başkan seçtik. Böyle bir tablo içinde bir yangın varsa o yangını kendileri çıkardılar, rakamlar ortada.'

2001 yılı sonunda kulübü bıraktıklarında 11 milyon dolar banka borcu, 52 milyon dolar da total bir borç bulunduğunu anlatan Süren, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Şimdi banka borcumuz 111 milyon dolar, iki yılda 220 milyon liralık bir zararımız var. Toplamda 280 milyon dolar borcumuz var. Olabilir. Başkan Polat, 'İdari işlere o kadar konsantre olduk ki, sportif işlere zaman ayıramadık' dedi. İdari işler zaten her seçilen yönetimin görevi, idari işler sportif alanda başarılı olmak için yapılıyor. Biz bir ticari şirket değiliz ki. İdari işlerin başında stat geliyor. Müthiş bir övünç kaynağı olarak takdim ediliyor. Biz bu stada nasıl geldik, bize birisinden miras mı kaldı? Muazzam bir şey mi yaptık, hayır. Biz yönetimdeyken GSGM ile anlaşmayla üst hakkını almıştık. Bugün Seyrantepe'deki üst hakkımız o anlaşmadan dolayı oldu. Kimse kendine mal etmesin. Bu bir övünç kaynağı değildir, övünç kaynağı sportif başarılardır. Ben de stadın son halini gördüm, açılışı ertelenirse daha iyi olabilir. Çünkü gerçekten ulaşım yolları çok zor. İkinci bir Atatürk Olimpiyat Stadı olmasın ulaşım bakımından.''

-''BORÇLAR ÖDENİR AMA YÖNETİMDE HUZURSUZLUK VAR'''-

Galatasaray'ın borçlarının önemli olmadığını çünkü çok büyük bir camia olduklarını anlatan Süren, ''Başkan Polat, 'Şirketlerimizin birleşmesi neticesinde 1 milyar dolar kazanacağız' diyor. Böyle ifadeler başkanlara, bize yakışmaz. Bunları zaten kimse burada kabul etmez. Benim hesabıma göre 280 milyon dolar borcumuz var. Galatasaray'ın büyüklüğü, hacmi bunları karşılayabilir. Bence en önemlisi, yönetiminde huzuru, takımı teşkil edemedi. Açık ve bariz huzursuzluk var, bunu hepimiz hissediyoruz. İki yöneticisi istifa etti, bundan önceki dönemde 3 denetçi toplu istifa etti. Neden oluyor bunlar'' diye konuştu.

Faruk Süren, Başkan Polat'ın ekibini oluşturamadığını dile getirerek, şunları kaydetti:

''Bence en büyük eksik bu. Önerilerde bulundum. Bana kızdı kendisi. Çareyi kim bulacak, seçtiğimiz başkan bulacak. Biz bulmayacağız. Başkan bize öyle bir şey getirecek ki, biz rahat edelim mutlu olalım. Bugün seçilenler, seçilmiş oldukları yerden yakınamazlar ama biz yakınabiliriz. Bize bir çözüm getirip, bizimle paylaşmak zorundadırlar. Neticede Galatasaray çok sahipli bir kurumdur. Sadece 14 bin üyemiz değil, milyonlarca insana hitap ediyoruz. Burada esas olan paylaşmak, samimi olmak, doğruyu söylemek, derdini açmak. Galatasaray'da muhalefet diye bir şey yok. Ben Galatasaray'a muhalif olamam, sadece iyiliğini isterim. 'Yeniden seçime git, yeni yönetim oluştur' dedim. Ben bunu deme hakkına sahibim. Çünkü kendim iki kere bunu yaptım.''

-DİĞER ELEŞTİRİLER-

Eski kulüp yönetim kurulu üyelerinden Cengiz Özyalçın ise spor karşılaşmalarında alınan sonuçların başkan Adnan Polat'ın moralini bozduğunu ve kendisinin yüzünün asık olduğunu belirterek, ''Sayın başkan, beyanlarınızda stat projesini 'Sürünerek de olsa ben açacağım' diyorsunuz. Bu projenin temelini rahmetli Özhan Canaydın attı. Kim yaptı TOKİ, emri kim verdi başbakan Recep Tayyip Erdoğan. Dolmabahçe Sarayı'nda başbakan Erdoğan ile Özhan Canaydın'ın yaptığı toplantıda bu stadın yerinin kararı alındı. Yoksa stat yeri Cendere yoluna doğru kaymaktaydı'' diye konuştu.

İstifa eden yönetici Cemal Özgörkey'in bir televizyon programında Adnan Sezgin'in görevine yönetim kurulu kararı alarak son verdiklerini söylediğini ifade eden Özyalçın, ''Başkan nasıl oluyor da bu kararı uygulamıyor? Ya da o kararı aldıktan sonra bu uygulanmayınca, o imzaları atmış kişiler nasıl hala orada duruyor. Yönetimi dağınık görüyorum, bütüncül, başkanın arkasında saflaşmış görmüyorum'' şeklinde konuştu.

Cengiz Özyalçın, ayrıca başkan Adnan Polat'ın Frank Rijkaard'ın istifasının ardından Fatih Terim ile görüşmeye gitmesini de eleştirdi.

Yapılan transferlere tepki gösteren Özyalçın, şunları söyledi:

''Yakın zamanda 9 kaleci, 29 defans, 38 orta saha ve 17 forvet alınmış. Gökhan Zan cam adam. Beşiktaş'ta yıllık 900 bin, bizde 1,7 milyon avro alıyor. İki yılda 3,4 milyon avro diyordum. Oynadığı maç sayısına bakınız. Kayseri ile gırtlak gırtlağa geldiğimiz Ali Turan kadro dışı kaldı. Beşiktaş'ın alemden bıraktığı futbolcu Serdar Özkan'ı transfer ediyorsunuz. Menajerlik davasından 4 maç ceza alamazsınız. Burası Çıksalın takımı değil. Bu formada şehit kanı var, getirdiğiniz adam 4 maç ceza alıyor. Kim yapıyor bunları, doktora tezi yapan arkadaş yapıyor. Memnun musunuz puan cetvelinden? Averajla 9. sıradayız. Sonuncu sıralarda yer alan iki takımı yenip Allah'tan bir basamak yukarı çıkmışız. Bu takımı değiştirmez, başarısız sonuçlar alırsanız, Seyrantepe ütopyası kötü bir tabloya döner.''

Hayrettin Kozak ise stat açılışıyla ya da şirket birleşmesiyle bu kulübün adam olmayacağını dile getirerek, ''4,5 yılda 674 milyon lira gider yapmışız. Bu böyle gittiği ve bizim hiç haberimiz olmadığı sürece, bu kulüp hiç bir yere gidemez'' dedi.

Divan Kurulu Üyeleri'nden Ayhan Yeğinsu, Polat ve 2. başkan Mehmet Helvacı'ya ağır eleştirilerde bulundu. ''Bu kulüp sizin döneminizde 221 milyon lira zarar etmiş, bunun nedeni nedir'' diyen Yeğinsu, Adnan Sezgin'i kastederek, ''Bu zarar futbol nedeniyle oluyor. Ama başkanımız Florya'daki profesyonel yöneticiyi orada ısrarla tutuyor. Futbolda durum kötü diye yine transfer yapılacak. Lütfen ayağınızı yorganınıza göre uzatınız. Bir önerim var. Kurul kurulsun, Futbol A.Ş'nin hesaplarını iyice inceleyelim. Bunun başka türlü çözümü olmayacak. Maalesef tepe taklak gidiyoruz'' şeklinde konuştu.

Helvacı'nın 4'üncülüğü geçmişte başarı olarak gösterdiğini hatırlatan Yeğinsu, kendisinin yakında 10'unculuğu da başarı olarak gösterebileceğini söyledi.

Ayhan Yeğinsu, Riva konusunda gerçeklerin anlatılmadığını savunarak, ''Bu arsanın üzerinde bir sürü ipotek var. Bunun için Andersen'den Masalları geçip, gerçekleri konuşup, tartışalım. 'Ribery konusunda söylenenler çıkmadı, acaba bu birleşmenin altından da çapanoğlu çıkacak mı' diye düşünmeden kendimi alamıyorum'' ifadesini kullandı.

Üye Mehmet Bilen ise başta Galatasaray olmak üzere kulüplerin bazı kişilerin geçim kapısı haline geldiğini vurgulayarak, ''Bazıları sanki NATO'nun radarlarını buraya kurmuşlar. 50 milyon lira gelirimiz olsa, 60 milyon lira harcatırlar. Bugün borcumuz sıfır olsa 3 yıl sonra 500 milyon liraya çıkar'' dedi.

Bu arada Galatasaray Kulübü'nün 87 üyesi, gerekli şartların yerine gelmesi nedeniyle Divan Kurulu üyeliği hakkı kazandı. Yeni üyelere beratları, ocak ayı divan kurulu toplantısında verilecek.