Biber gazı kullanımında spreylerle yetinmeyen polis, sırtta taşınan büyük tüpler kullandı. İstanbul girişinde, Çamlıca gişelerinde ve Dolmabahçe’de çevrilen öğrencilerden 59’u gözaltına alındı. Öğrencilere müdahaleyi sert bulan bazı vatandaşlar polisle tartıştı.

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın rektörlerle buluşmasını protesto için Ankara’dan gelen öğrencilere İstanbul girişinde, Genç-Sen üyesi bir gruba Dolmabahçe’de, Çamlıca gişelerinden çevrilen bir gruba da İzmit’te polis tarafından biber gazı ve coplarla müdahale edildi. Polisin orantısız güç uyguladığı olaylarda 59 öğrenci gözaltına alındı. Dolmabahçe’de öğrencilerden bazılarını gözaltına almak isteyen Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürü Osman Yıldırım göstericilerin darbelerine hedef oldu.

Otobüse dur

Ankara’dan 3 otobüs halinde İstanbul’a gelen yaklaşık 150 öğrenci, sabah İstanbul Çamlıca gişelerinde durduruldu. Otobüsler gişelerde bekletildi, yolcuların kimlik kontrolü yapıldı. Ardından 3 otobüs, çevik kuvvet polisi eşliğinde Kurtköy Mehmetçik Vakfı tarafından işletilen benzin istasyonu ve dinlenme tesisine getirildi. Burada otobüslerden inmek isteyen öğrenciler ile polis arasında gerginlik yaşandı. Polis, inmelerine izin vermediği öğrencilere biber gazı sıktı. Arbedede bazı kız öğrenciler fenalık geçirdi.

Vatandaş kızdı

Arbedenin ardından öğrenciler, “Eğitim hakkımız engellenemez”, “AKP defol, üniversiteler bizimdir” sloganları attı. 2 saate yakın sloganlarına devam eden grup daha sonra İstanbul yönüne yürümek isteyince polis yine müdahale etti. 31 öğrenci karga tulumba gözaltına alındı, gazdan etkilenen 7 öğrenci yakındaki sağlık kuruluşlarında ayakta tedavi edildi. Dinlenme tesisindeki bazı vatandaşlar polisin müdahalesini sert bulup polisle tartıştı.

Erdoğan’a dosya

Genç-Sen üyesi yaklaşık 50 kişi Kabataş tramvay durağında toplandı. “YÖK düzeninizi kaldıracağız. Geleceğimiz için söz, yetki, karar hakkı bizimdir” yazılı pankart açan grup üyeleri, “Üniversiteleri siz değerli öğrenciler dönüştürecek” ile “YÖK’ün ismi ve logosu değişecek. Peki ya yarattığı düzen” yazılı dövizler taşıdı. Yürümeye başlayan grubun önü, Dolmabahçe’de polis tarafından kesildi. Polis grubu sözlü olarak uyardı, basın açıklamalarını yapmalarını istedi. Gençler, Başbakanlık Ofisi’ne yürüyerek taleplerinin bulunduğu dosyayı Başbakan Tayyip Erdoğan’a vermek istediklerini söyledi. Polis itiraz etti, göstericiler yürüyüşe geçti. Polis, eylemcilere cop ve biber gazıyla müdahale ederken, göstericiler dövizlerin sopalarıyla polise karşı koymaya çalıştı. Arbedede 13 gösterici gözaltına alındı. Bazı öğrenciler daha sonra Kabataş İskelesi’nde yeniden toplanıp basın açıklaması yaptı. Yine Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nin karşısındaki Akaretler Yokuşu’nda toplanan bir başka grup da YÖK ve hükümet aleyhine sloganlar attı. Polis bu gruba da müdahale etti.

Yumurta attılar

Ankara’dan yola çıkan ancak İstanbul’a sokulmayan öğrencilere destek amacıyla İzmit’ten otobüsle Çamlıca gişelerine gelen “Öğrenci Kolektifleri” grubu polis tarafından engellendi. Kocaelili öğrenciler polis kontrolünde D-100 Karayolu’ndan İzmit’e döndü. Merkez Bankası Kavşağı’nda otobüsten inen grup, polis gözetiminde kent içinde yürüyüp Sabri Yalım Parkı’nda basın açıklaması yapmak istedi. Grup trafik akışını engelleyince polis tarafından uyarıldı. Öğrenciler ceplerindeki yumurtaları polise attı. Polis öğrencilere müdahale etti, 15 kişiyi gözaltına aldı.
Polisin sert müdahalesi, yaşananların duyulmasının ardından çeşitli illerde yapılan eylemlerle protesto edildi.

Kimyasal müdahaleye doğal tedavi

POLİSİN sıktığı biber gazı sonrası gazdan etkilenen öğrenciler dinlenme tesisinin açık bölümlerine, çimenlere, asfalta uzanıp acıyla çığlıklar attı. Acı içinde kıvranan öğrencileri gören tesisteki çalışanlar sağlam öğrencilere maden suyu ve limon verdi. Öğrenciler de, biber gazından perişan olan arkadaşlarının gözlerine maden suyu dökerek, limon sıkarak acılarını dindirmeye çalıştı.

Böcek ilaçlar gibi

Çevik Kuvvet polisi ile öğrenciler karşı karşıya gelince önce sözlü müdahele oldu. Ardından gözyaşartıcı gaz ve coplu müdahele başladı. Gazlı müdahalede polislerin sırtlarında taşıdığı daha çok yangın söndürme tüplerine benzeyen basınçlı tüplerden yapıldı. Bu yöntem, uzak mesafeden tüfekle atılan gaz bombasına oranla çok daha etkili. Bir polis yetkilisi likit olan gazın rüzgarla kolayca yok olmadığı için eylemcinin etkisiz hale getirilmesinde iki kat daha etkili olduğunu söyledi.

Sanki sahra hastanesi

Çevik Kuvvet polisleri yere düşen öğrencilere de acımadan, cop ve tekmelerle vurup yerlerde sürükleyerek gözaltına aldı. Müdahale sırasında yakın mesafeden yüzlerine gaz isabet eden öğrenciler kendilerini dinlenme tesisindeki çimenlerin üzerine attı. Dinlenme tesisinin önü savaş ya da afetlerde kurulan sahra hastanelerini aratmadı.

Arkadaş desteği

POLİSİN gözaltı furyası sürerken, gazdan etkilenen öğrencilere ilk yardımı yine arkadaşları yaptı. Çayırlara uzanan ve fenalık geçiren öğrencilere, gazdan etkilenmeyen arkadaşları tarafından ilk yardım yapıldı. Bazı öğrenciler, dayak yiyen ve biber gazından gözleri perişan olan arkadaşlarına, “Dayanın Dev-Genç’liler, bu acı da geçecek” diyerek psikolojik destek vermeye çalıştı.