Güneş çarpması, kızgın güneş altında uzun süre kalanlarda ve daha çok çocuklarda görülen bir yaz hastalığıdır. Şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma ve yüksek ateşle kendini gösterir. Hasta serin bir yere götürülmeli, vücudu sıkan giysiler çıkarılmalı, soğuk kompres veya buz torbası uygulanmalıdır. Ateş çok yüksekse vücut ıslak bir çarşafla sarılmalı, hasta havadar bir yerde tutulmalı ve serin bir cankurtaranla hastaneye taşınmalıdır. Başa ve kasıklara uygulanan soğuk kompres de vücut sıcaklığını düşürecektir.

Güneş çarpması, aşırı sıcak sonucu beden ısısını ayarlayan mekanizmanın bozulmasına bağlı ciddi bir durumdur. Tedavi edilse bile öldürücü olabilir ya da kalıcı zararlar verebilir; bu nedenle güneş çarpmasına karşı önlem alınmalıdır. Makine dairesi, çelik tezgahları gibi çok sıcak yerlerde çalışanlarda da hiç güneş görmemelerine karşılık, 'güneş çarpması' etkileri ortaya çıkabilir. Bu nedenle doktorlar son yıllarda "güneş çarpması" yerine genellikle "sıcak çarpması" terimini kullanmaktadırlar. Bedende ortaya çıkan değişiklikler aşırı ısıya tepkidir. Fakat direkt olarak güneş ışınlarına maruz kalmak o bölgenin o anki hava sıcaklığından da daha fazla ısınmasına neden olacağından sıcak çarpması görülme riski artacaktır. Özellikle başı direkt güneş ışınlarından korumak (şapka) bu nedenle önemli bir koruyucu önlemdir.

Nedenleri

Bedenin, ısı yitirmeye yarayan iki mekanizması vardır. Birincisi, damarların genişleyerek deriye daha fazla kan taşımasıdır, böylece deri yüzeyinden yitirilen ısı miktarı artar. İkincisi de ter bezlerinin salgısıyla derinin soğutulmasıdır. Ter bezleri deri yüzeyine tuzlu bir salgı (ter) gönderirler ve bu hemen buharlaşarak derinin ısı yitirmesini sağlar. Sıcak çarpmasında önemli olan, yalnızca termometrede okunan sıcaklık değildir. Isının beden üstündeki etkisini artıran çeşitli koşullar vardır. Sözgelimi hava çok nemliyse, ter kolayca buharlaşamaz ve bu yüzden ısı kaybı zorlaşır. Hava çok durgunsa, hava akımıyla beden yüzeyinden ısı atılması zorlaşır.

Sıcak Yorgunluğuna Dikkat

Terle birlikte tuz ve su yitirilmesi, "sıcak yorgunluğu" denen duruma yol açabilir. Bu da, denetim altına alınmazsa, bedenin ısı ayarlayıcı mekanizmalarını iflasa kadar götürür. Ama beden zamanla sıcağa uyum sağlayıp, tuz yitimini düşürür ve böylece sıcaklık değişikliklerinden daha az etkilenir. Çocuklar ve yaşlı insanlar, bedenlerindeki ısı düzenleyici mekanizmalar yetersiz olduğundan, sıcaklık değişikliklerinden fazla etkilenirler. Ayrıca yaşlılar, genellikle sıcakta gereğinden fazla giyinirler. Sıcağa alışkın olmayanlar, şişman kişiler, çok içki içenler ve ateşli hastalık geçirmekte olanlar için de sıcak çarpması tehlikesi daha fazladır.
•Alkollü içecekleri içmeyiniz.

GÜNEŞ ÇARPMASI DURUMUNDA YAPILMASI GEREKENLER

* Hasta gölge bir yere götürülmeli.
* Hasta çok hızlı bir şekilde soğutulmalı.
* Vücut sıcaklığını takip edilmeli, sıcaklık 38 – 39 oC ‘a düşünceye kadar soğutmaya devam edilmeli.
* Alkollü içecekler kesinlikle verilmemeli.
* Bilinci ve davranışları normalse içecek bir şey verilmeli.
* Eğer bilinci yerinde değilse içecek bir şey verilmemeli, boğulmasına neden olabilirsiniz.
* Kusuyorsa yan yüzükoyun yatırılmalı.
* Çok acele tıbbi yardım çağırılmalı.


ÇOCUKLAR İÇİN ÖNLEMLER:

Güneş ışınlarının en kuvvetli olduğu saatlerde: Sabah 10.00 ile öğleden sonra 15.00 arasında çocuğunuzu direkt güneşte bırakmayın.

Gölge kuralını öğretin: Gölgeniz kendinizden ufaksa çocuğunuzu güneşe çıkarmayın.

Koruyucu elbiseler giydirin: Şapka, uzun kollu tişört gibi.

Bebek 6 aydan küçükse koruyucu krem sürmektense koruyucu elbise ve gölgelikli bebek arabası kullanın ve bebeği gölgede bırakın.

Güneşten koruyucu kremler kullanın.

Her iki ultraviyole dalgasına yani UVA ve UVB’ye karşı koruyucu ürünler kullanın. Koruma faktörü en az 15 olmalı. Güneşe çıkmadan yarım saat önce uygulayın. Eğer suda fazla kalıyorsa veya havluyla kurulanıyorsa tekrar tekrar sürün.

UVA ve UVB’ye karşı yüzde 100 koruyuculuğu olan güneş gözlüğü taktırın. Kenarları kapalı gözlükleri tercih edin.

Güneş ışınlarının yansımalarına dikkat edin, beyaz kum ve su ışınları yansıtır, bu gibi alanlarda korunmayı artırın. Dağlar da yüksekliği nedeniyle yüksek koruma gerektirir.

Çocuğunuzun cildini arada muayene ederek benlerinde büyüme olup olmadığına dikkat edin.