Oy birliği ile karar veren mahkeme gerekçesinde Anayasa’nın 83. ve 14. maddesine atıfta bulundu.

Anayasa’nın 14. maddesinin “Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz. Anayasa hükümlerinden hiçbiri, Devlete veya kişilere, Anayasayla tanınan temel hak ve hürriyetlerin yok edilmesini veya Anayasada belirtilenden daha geniş şekilde sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyette bulunmayı mümkün kılacak şekilde yorumlanamaz. Bu hükümlere aykırı faaliyette bulunanlar hakkında uygulanacak müeyyideler, kanunla düzenlenir" hükmü içerdiğinin belirtildiği kararda, “Sanığın üzerine atılı ve yargılandığı suç Anasaya’nın 14. maddesinde belirtilen suçlardandır. Dolayısıyla sanığın başlı başına milletvekili seçilmesinin yukarıda belirtilen Anayasal hükümler bakımından tahliye talebine ilişkin sonuca etkili bir niteliğin bulunmadığı, bu nedenle sanığın tutukluluk durumunun CMK. 100. maddesi bakımından yapılması gerektiği anlaşılmıştır..

Sanık Engin Alan’ın üzerine atılı bulunan suçun vehamet arzeden niteliği, delil durumu, bilirkişi raporları, dijital metaryaller, dosyadaki planlara ait yazılı ve sesli kayıtlar, Gölcük Donanma Komutanlığından elde edilen belgelere ilişkin deliller, Eskişehir’de şüpheli Hakan Büyük’ün evinde yapılan aramalarda elde edilen şifreli flash diskten çıkan deliller de gözönüne alınarak tahliye talebi oy birliğiyle reddedilmiştir"
denildi.