DSP Genel Başkanı Masum Türker, “AKP kendi derin devletini oluşturmuş. AKP’nin derin devleti, herkesi izliyor. Bu derin devlet, yalnız Türkiye’nin içinde oluşmuş, Türkiye’deki güçlerin değil, uluslararası güçlerin de amacını gerçekleştirebilecek bir yapıdadır. Özellikle Türkiye'de ulusalcı, milliyetçi çizgide duran her kesimi tasfiye etmeye yöneliktir” dedi.

DSP Genel Başkanı Masum Türker, “AKP’nin derin devleti herkesi izliyor” dedi.

Türker, seçim çalışmaları kapsamında geldiği Çanakkale'de, Akol Otel’de kahvaltılı basın toplantısı düzenledi ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Seçim döneminde gündeme gelen kaset olaylarını Türkiye için fevkalade tehlikeli gördüğünü belirten Türker, şunları söyledi:

“Kasetin içeriğini tasvip etmeyebiliriz, doğru olmayabilir. Ancak bu kasetleri kimin yaptığını neden kimse sorgulamıyor? Böyle sistematik olarak bir partinin bütün üst kademelerini izlemek, dinlemek konusunda kimlerin etkin olduğu neden araştırılmıyor? Oysa devlet, elindeki imkanlarla kaseti yayınlayan siteleri yakalayabilir. Bu sitelerin uzantılarını, kimin yaptığını da bulabilir ama bulmuyor.”

SIRADAN İNSANLARIN HİÇ GÜVENCESİ YOK

Türker, ülkede 2,5 partili bir sistemin dayatılmak istendiğini bunun için herkes hakkında birtakım kasetler hazırlanmış olabileceğini kaydetti ve “Herkesin özel yaşantısını, telefon konuşmalarını nasıl dinledikleri konusunda bir bilgimiz yok. Ama bugün Türkiye'nin ileri gelen isimlerinin kasetleri yapılıyorsa, sıradan insanların hiç güvencesi yok demektir'' diye konuştu.

KİMİN KASETLERİ HAZIRLADIĞI ORTAYA ÇIKARILABİLİR

Kaset olaylarının CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal’a yönelik hamle ile başladığını anımsatan Türker, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Deniz Baykal ile ilgili ilk kaset, kurultay kararı alınmasından 15 gün önce çıktı. Şimdi akla bir şey geliyor. Bu kaset çok eskiyse acaba Baykal'a geçmişte şantaj uygulandı mı? Şimdi aynı şey MHP için geçerli. Bu kasetler, yeni değil, eski tarihleri içeriyor. Böyle bir kaseti ele geçirenler niye zamanında tedavüle sokmadılar da tam seçim aşamasında soktular? Bu da düşündürücüdür. Böylesi bir yapı nasıl oluşturuluyor, kim oluşturuyor? Bunun ortaya çıkarılması mümkündür. Örneğin benim biraz önce telefonum çaldı, kapattım. Kullandığım servis sağlayıcıdan benim nerede olduğumu bulabilirler. Bu konudaki teknik analizleri yapabilirler. Sayın Mehmet Ağar'ın Soruşturma Komisyon Başkanlığı görevi yaptığı dönemde, özellikle bazı aydınlatılamayan cinayetlerle ilgili suçlananların nerede olduklarını, telefon kayıtlarından bulmuşlardı.''

ULUSALCILARI TASFİYE ETMEK İSTİYORLAR

DSP lideri, “AKP kendi derin devletini oluşturmuş. AKP’nin derin devleti, herkesi izliyor. Bu derin devlet, yalnız Türkiye’nin içinde oluşmuş, Türkiye’deki güçlerin değil, uluslararası güçlerin de amacını gerçekleştirebilecek bir yapıdadır. Bu, özellikle Türkiye'de ulusalcı, milliyetçi çizgide duran her kesimi tasfiye etmeye yöneliktir. CHP'nin içindeki Atatürk Milliyetçiliği’ni tasfiye eden bir duruşa kimse ses çıkartamıyor. 'Bu ülkeyi kuran partiyiz' diyorlardı. Bu konuda tamamen değişime herkes seyirci. Şimdiki kasetlerin oluşumu da budur” dedi. MHP’de kasetler nedeniyle görevden almalar gündeme geldiğinde, ‘Görevden almayın, yoksa arkası gelir’ uyarısında bulunduğunu kaydeden Türker, daha sonra yaşananları anımsattı.

KASETLER HERKES İÇİN TEHDİTTİR

DSP Genel Başkanı, kaset olaylarının Türkiye'de artık özel hayatın tamamen ‘dokunulur’ hale geldiğini gösterdiğini bildirdi. Bunun çok organize, örgütlü bir mekanizma tarafından yapıldığını ifade eden Türker, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu kasetlerin, Türk siyasetini etkilediği bir gerçektir. Önce CHP'deki yapıları etkiledi, şimdi MHP'yi etkiliyor. Türkiye'de ileride kimi etkileyeceği belli olmaz. Başbakan da üstü örtülü bir itirafta bulundu 'bana da şantaj yapmışlardı' dedi. Demek ki Başbakan ile ilgili kaset var ya da başkalarıyla ilgili kaset var. Bu herkes için söz konusudur, herkes için tehdittir. Bu nedenle bu tehdidin bence gündemden uzaklaştırılıp, kaseti çekenlerin kim olduğunun ortaya çıkartılması gerekir. Suç olan şey, yalnız kasetlerin içeriğindeki kabul edilmeyecek oluşumlar değil, kasetin arkasında olanlar da çok önemlidir. Bizim bakışımız bunların siyaseti etkileyecek hale gelmesinden dolayı çok büyük bir zarara neden olacağıdır”.

Türker basın toplantısının ardından, Çanakkale’de şehir turu attı ve çalışmalarına Çanakkale’nin ilçelerinde devam etti.