Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen ''Kürdistan Topluluklar Birliği/Türkiye Meclisi (KCK/TM)'' yapılanmasıyla ilgili davaya devam edildi.

Terör örgütü PKK’nın gizli şehir yapılanması Kürdistan Topluluklar Birliği Türkiye Meclisi (KCK/TM) davasında, aralarında BDP’li belediye başkanlarının da bulunduğu 104’ü tutuklu 152 sanığın yargılanmasına bugün de devam edildi. İddianamede, Ağrı eski Belediye Başkanı Hüseyin Yılmaz’ın Kuzey Irak’taki sınır ötesi harekat sırasında bir helikopterin düşmesi ve iki askerin şehit olması olayını kutlamak için bir çok kişiyi yemek ısmarladığı ileri sürüldü.

6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde KCK/TM ana davasında bugün 6’ıncı duruşması yapıldı. Her gün olduğu gibi sanıklar yine sıkı güvenlik önlemleri altında adliye binasına getirildi. Duruşmayı izleyecek olan aralarında avukat, gazeteci ve sanık yakınları üst aramasından sonra adliye binasına alındı. Polis, aldığı sıkı güvenlik önlemlerini bugün de sürdürdü.

Yapılan yoklamada sanıklar yine Kürtçe, ‘Buradayım’ cevabını verirken duruşmada, 94’ü tutuklu 95 sanık hazır bulundu. Duruşmada ilk sözü alan sanık avukatlarından Meral Danış Beştaş, iddianamenin okunmayan 320 sayfasının da özetlenmesini istedi. Beştaş, “En azından tutuksuz sanıklarla ilgili bölümün okunmasın” dedi. Savcı İsmail Oksay da “Bugün biterse sevineceğim” dedi.

Duruşmaya iddianamede sanıklara yöneltilen suçlamaların anlatıldığı bölümün okunmasıyla devam edildi. Savcılar dönüşümlü olarak iddianameyi okurken, sanıklardan bazıları da kitap okudu.

BAŞKAN İHALELERDEN PKK ADINA PARA ALMIŞ

Tutuklu sanıklardan Ağrı eski Belediye Başkanı Hüseyin Yılmaz’ın da iddianamede KCK/TM’nin sözcüleri arasında yer aldığı belirtildi. Yılmaz’ın belediyelerin düzenlediği ihalelerden PKK adına para aldığı iddia edilen iddianamede, ayrıca belediye başkanları, yardımcıları ve belediyeleri de denetlediğine yer verildi.

Eski belediye başkanı olması nedeniyle mevzuattaki yasal açıkları bildiği ve bu açıkları PKK lehine kullandığı kaydedilen iddianamede Yılmaz’ın, belediye başkanlarına örgüte bağlılık yemini ettirdiği ileri sürüldü. Yılmaz’ın, DTP’li ve BDP’li belediyelere gelen ödenekten PKK adına pay istediği ve aldığı ve Bismil eski Belediye Başkanı Şükran Aydın’ı tehdit ettiği öne sürüldü.

Sanıklardan Batman eski Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan’ın, Batman’da Üniversite kurulması için Batman Valiliği tarafından düzenlenen etkinlik için 10 bin bilet alarak personele sattığı, elde edilen 35 bin TL’yi valiliğe verdiği için uyarıldığı belirtilen iddianamede, KCK yasalarına göre suç işlediği ifade edildi. Hüseyin Yılmaz’ın Hüseyin Kalkan’a, “Bu paralar Kürdistan’da bize bomba olarak geri dönüyor” dediği öne sürüldü.

ASKERLERİN ŞEHİT OLMASINI KUTLAMIŞ

Sanık Hüseyin Yılmaz’ın Osman Baydemir’i Başbakan’ı karşılamaya gitmemesi konusunda uyardığı yazılan iddianamede, esnaftan 1 milyon 190 bin lira topladığı, Ankara’da hastane açan bir işadamından 1 milyon dolar istediği ve AB hibe programlarından para almak için projeler hazırlama talimatını verdiği kaydedildi.

Toplanan paraları da bazı işadamları üzerinden aklayan Yılmaz’ın 2008 yılında Kuzey Irak’a düzenlenen sınır ötesi operasyonda bir helikopterin düşmesi ve iki askerin şehit olması olayını kutlamak için bir çok kişiye yemek ısmarladığı ileri sürüldü.

KCK/TM’nin mali sorumluları arasında gösterine sanık Ramazan Morkoç’un ise, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesinde faaliyet gösterin DİYAR A.Ş. isimli şirketin yüzde 40 ortağı olduğu kayldedildi. Vatandaşların bazı işlerini görmeleri için Morkoç’a gitiği belirtildi.

İHD’DEN NEZARETHANE TEPKİSİ

Duruşma devam ederken adliye önünde İHD üyeleri toplanıp, tutuklu saıkların adliyedeki nezarathanede yaşadıkları sıkıntıları dile getirdi. İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Raci Bilici, adliye nezaharethanesine getirilen tutuklu sanıkların kelepçelerinin akşama kadar çıkarılmadığını bu şekilde tuvalet ve yemek ihtiyaçlarını gideremediklerini söyledi. Bilici, şöyle dedi:

“80 metrekare büyüklüğünde tavanı düşük, ortalama 50 santimetre olan 4-5 adet pencerenin olduğu bir adet tuvalet, bir adet lavabo ve sadece 3 adet bankın bulunduğu bir nezarethane odasında tutukluların hepsi barındırılmaktadır. Kapı ve penceresi tamamen demirli olan ve koridorlarda askerlerin beklediği adliye nezarethanesinde hiç bir kaçma olanakları bulunmamaktır. Ellerinde kelepçelerle odada çıkarılmadan duruşma saati gelinceye kadar bu şekilde bekletilenlere 3 adet bank, tutuklu sayısı karşısında yetersiz kalması nedeniyle, tutukluların tamamı oturacakları yer bulamamaktadır. Hiçbir tutuklu, hükümlüye her ne sebep olursa olsun işkence, insanlık dışı ya da onur kırıcı davranışta bulunulamaz. Adliye içerisinde bulunan nezarethane koşulları ivedilikle düzeltilmelidir ve tutuklulara insan onuruna yaraşır muamele yapılmalıdır. Ayrıca bu konuda keyfi davranan görevliler hakkında da gerekli soruşturma başlatılmalıdır. Bizler insan hakları savunucuları olarak bu takipçisi olacağız.”

GAZETECİLERE SALDIRI

İHD’nin yaptığı açıklama sonrasında Büyükşehir Belediyesi önünde toplanan kalabalık içerisinden bir grup, “Bunlar bizi terörist gösteriyor” diyerek açıklamayı görüntüleyen gazetecilere küfürlü yumruklu saldırıda bulundu.

Araya İHD yetkilileri ve polisin girmesi sonucu kısa süreli tartışmanın büyümesi önlendi. BDP Van Milletvekili Özdal Uçer, belediye önünde bulunan BDP otobüsünün üzerine çıkarak kalabalığı gazetecilere müdahale edilmemesi konusunda uyardı.