Adana'da evli bir erkekle ilişkisi olan kızı 18 yaşındaki Melek'i fare zehiri içirip, yastıkla boğarak öldürdüğü iddiasıyla 20 yıl hapis cezasına çarptırılan, ancak bu cezası Yargıtay'ca az bulunan tutuklu 46 yaşındaki İrep Demir'e ikinci yargılamada da aynı ceza verildi.

İddiaya göre, Merkez Seyhan İlçesi'ne bağlı Denizli Mahallesi'ndeki bir tuhafiye mağazasında tezgahtar olarak çalışan Melek Demir, ablasının da çalıştığı komşu mağaza sahibi 2 çocuk babası 30 yaşındaki Mehmet Demir ile aşk yaşadı. Aralarında soyadı benzerliği bulunan evli bir erkekle kızının ilişkisi olduğu öğrenen İrep Demir çılgına döndü. İrep Demir, 3 Şubat 2009'da kızına zorla faze zehiri ve çok miktarda kalp ilacı içirdi. Kızının ölmediğini gören İrep Demir, yastıkla yüzüne bastırıp boğdu.

CEZA YETERLİ BULUNMADI

Olaydan sonra tutuklanıp, 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan İrep Demir, önce ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına, ardından cinayeti tahrik altında işlediği için 24 yıla, mahkemedeki iyi halinden dolayı da indirim yapılarak 20 yıl hapis cezasına çarptırdı. Ancak sanık avukatının temyiz ettiği dava dosyasını inceleyen Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, sanık İrep Demir'e verilen cezayı az bularak yerel mahkemenin kararını bozdu. Yargıtay'ın kararı bozma gerekçesinde, "Sanığın cezadan kurtulmaya yönelik savunmasına itibar edilerek hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması ve öldürme eylemini kendisinin ve ailesinin, namus ve şerefini eksilttiği düşüncesiyle (töre saikiyle) gerçekleştirdiğinden dolayı bozmayı gerektirmiştir" denildi.

"ÇOK PİŞMANIM"

Yerel mahkeme, Yargıtay'ın talebi doğrultusunda sanık Demir'i 'töre saikiyle kasten öldürme' suçundan yargıladı. Duruşmada Yargıtay'ın bozma kararını açıklayan mahkeme başkanı, sanık Demir'e "Nasıl yaptın, pişman mısın?" dedi. Sanık Demir de "Bilsem nasıl yaptığımı? Hem de çok pişmanım" diye karşılık verdi.

"KÖTÜ YOLA MI DÜŞECEKSİN?"

Sanık Demir, daha önceki karar duruşmasında ise "Benim buraya gelmem bile utanç verici bir durum. Konuşamıyorum. 25 yıldır evliyim. Eşimle ve çocuklarımla çok uyumlu bir aile hayatımız vardı. Nasıl olduğunu bilemiyorum" diyerek ağlamıştı. Olayla ilgili olarak da şunları anlatmıştı: "Mağaza sahibinin eşi Ebru Demir ve kız kardeşi Eda Kapar, kızımı kocası Mehmet ile mesajlaştığı için alıkoymuş. Kızımı vermesi için Ebru'ya çok yalvardım, ama vermedi. 3'üncü kez gittiğimde kızımı götürmüşlerdi. 10 dakika sonra geldiler. Kızımın elinde kabanı ve kazağı vardı. Niye çıkardığını sorunca Eda Kapar 'Teyze sıcakladı, onun için çıkarttı' dedi. Ebru, ertesi sabah dükkanda olması şartıyla kızımı bana verdi. Akşam kızım kustu. Niye kustuğunu sorunca fare zehri içtiğini söyledi. Ben bu olaylar üzerine 'kızım keşke ölseydin' dedim. Bunu söylerken çok sinirliydim. Sabah kızımı konuşmak için odaya çağırdım. Kızıma 'bunlar senin çıplak resimlerini çekmişler, bunları ne yapacağız?' diye sordum. Kızım da, 'Bıktım artık sizin namusunuzdan, şerefinizden. Çekip gideceğim. Artık dayanamıyorum. Üstüme çok geliyorsunuz' dedi. Ben de 'Nereye gideceksin kötü yola mı düşeceksin?' dedim. Kavgaya başladık. Kızım beni itince o anda kendimi kaybettim. Daha sonra neler olduğunu hatırlamıyorum."

Duruşmada hazır bulunan sanığın eşi 47 yaşındaki Nejdet Demir ise şikayetçi olmadı.

Mahkeme heyeti, sanık Demir'i ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. Sonra duruşmalardaki iyi halinden dolayı cezayı ömür boyu hapis cezasına çevirdi. Ancak mahkeme heyeti, bozulan kararla ilgili, sanık aleyhine yapılmış bir itiraz bulunmadığı gibi kocasının da şikayetçi olmadığını dikkate alıp, sanık Demir'e 20 yıl hapis cezası verilmesine karar verdi.

ÇIPLAK FOTOĞRAFINI ÇEKENLERE DE CEZA

Melek Demir'in öldürülmeden önce saçını kesip, çıplak fotoğraflarını çektiği iddia edilen sevgilisinin eşi Ebru Demir, kız kardeşi Eda ve arkadaşları Hamdullah Son, yargılandıkları Adana 5'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaktan' 2'şer yıl, 'şantajdan' ise 1'er yıl olmak üzere 3'er yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.