HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, HDP'nin seçim bildirgesini açıklıyor. Beşiktaş'ta Mustafa Kemal Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıda Demirtaş ve Yüksekdağ birlikte kürsüye çıktı.

Eş Genel Başkanlar Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın İstanbul'da birlikte açıkladıkları 200 sayfalık bildirgenin 12 başlığı şöyle:

1. BİZ’LER KADINIZ
2. BİZ’LER GENCİZ
3. BİZ’LER GÖKKUŞAĞIYIZ
4. BİZ’LER ÇOCUĞUZ
5. BİZ’LER DEMOKRASİYE İNANANLARIZ
6. BİZ’LER İNSAN HAKLARI SAVUNUCULARIYIZ
7. BİZ’LER HER KİMLİKTENİZ
8. BİZ’LER ÖZGÜR DÜNYAYI SAVUNANLARIZ
9. BİZ’LER DOĞANIN KORUYUCUSUYUZ
10. BİZLER GÜVENCELİ YAŞAM EKONOMİSİNİ KURACAK OLANLARIZ
11. BİZ’LER İŞÇİYİZ, EMEKÇİYİZ
12. BİZ’LER SOSYAL HAKLARIN GÜVENCESİYİZ

Bildirge öncesinde açıklamalarda bulunan Yüksekdağ, "Bugün sunacağımız bildirge sultanın kabusu, bütün Türkiye halklarının ve hayalidir, inancıdır. Onlar kabus görmeye başladılar ama daha çok kabus gerecekler. Biz bu hayalle, bu inançla bildirgemizde ifade ettiğimiz yeni yaşamı inşa edecek gücü ortaya koyduk ve bu güç yeni yaşamın kurucusu olacak" dedi.
Yüksekdağ, "Bizler olmayı güzelliğe dönüştürenler, sizleri sevgiyle selamlıyorum. Bugün paylaşacağımız seçim bildirgesini, halklarımızın bağrında büyümüş değerlerden damıttık. Bildirgeyi ‘Biz'ler oluşturduk. Bildirgemizi direnenlerle, haklıların gücü ve aklıyla yaptık" diye konuştu

"HDP BÜTÜNLÜKLÜ BİR RADİKAL DEĞİŞİM ÖNERİYOR"

Selahattin Demirtaş da konuşmasında, "Bizim yapacağımız hiç bir öneriyi tek başına değerlendirmemek lazım. Çünkü biz bütünlüklü bir sistem değişikliği öneriyoruz. HDP bütünlüklü bir radikal değişim öneriyor. Yepyeni bir Türkiye'yi ancak radikal bir dönüşümle inşa edebiliriz. Ankara'nın yükseklerinde bakarak yeni bir toplum inşasına, toplumsal mühendisliğe soyunmadan bizzat, sokakta, meydanlarda, alanlarda, atölyede, fabrikada, iş yerinde, okulda, kampüste hep birlikte yeni yaşamı inşa edeceğiz" dedi.

KADIN BAKANLIĞI

Demirtaş ve Yüksekdağ konuşmalarının ardından seçim bildirgesini okudu. Figen Yüksekdağ, kadın bakanlığı kurulacağını belirterek şunları kaydetti:
"Meclisin yarısının kadın olduğu, kadın vekillerin, kadın mücadelesini temsil ettiği savaşın ve şiddetin olmadığı, başta erkek egemenliği olmak üzere, hiç bir egemenliğe tabi olmadığımız bir ülkede yaşamak istiyoruz. Bu kararları bu yönelimi hayata geçirebilmek için sadece sözlerimizle değil, uygulama gücümüzle de hareket edeceğiz. Bu görüş açısına bağlı olarak bir kadın bakanlığı kuracağız. Bu zamana kadar kadını aile sınırları içerisine hapseden, bir birey olarak görmeyen ve onun karşı karşıya kaldığı bütün şiddet ve ayrımcılığa karşı göz yumma politikasını ve destekleme politikasını sergileyen bu erkek egemen zihniyete karşı kadın bakanlığı aracılığıyla çok daha radikal güçlü bir kadın özgürleşme hamlesi gerçekleştireceğiz.
Kadın bakanlığımız bütün kadınların, uğradığı her türlü ayrımcılığa, haklarının, yaşamın en kuytu köşesinde dahi savunulması ve korunması için çalışacak, sadece kadınların hizmetinde çalışacak ve kadınlar tarafından yönetilecek, oluşturulacak."

HER MAHALLEYE ANA DİLDE KREŞ

Yüksekdağ, her mahalleye ana dilde kreş açacaklarını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizler ve içi emeği sosyal güvenlik içerisine alacağız. Sosyal devlet, sosyal destek paketlerini adalet ve eşitlik ilkesine göre düzenleyeceğiz. Tüm mahallelerde 7/24 ana dilinde ücretsiz kreşler açacağız. Kadınların eve ve 3 çocuk doğurarak o evin sınırlarına hapsedilmesine karşı, kadınları ekonomik yaşamda da, sosyal, siyasal ve toplumsal yaşamda da özgürleştirecek en önemli hizmeti en önemli hizmeti ve icraatı halkların demokratik partisi kadınların ve bütün bizlerin gücüyle yaşama geçirecek. Bu kreşler hizmet vermeye başladığında toplumun yarısı olan kadınların enerjisi özgürleşecek ve kadınların önünde ki bütün barajlar kalkacak."

FİGEN YÜKSEKDAĞ: SULTAN'IN KÂBUSU

Kürsüde ilk olarak konuşan Yüksekdağ, HDP seçim bildirgesini "Sultan'ın kabusu" olarak nitelendirdi. Bildirgeyi "yıllar boyunca halkımızın bağrında oluşmuş mücadele birikiminin bir aynası" olarak nitelendiren Yüksekdağ, "Bildirgemiz, Sultan'ın kâbusu, bütün Türkiye halklarının hayalidir, inancıdır. Onlar kâbus görmeye başladılar ve daha çok kabus görecekler" dedi.

Yüksekdağ, seçim bildirgesiyle ilgili şunları söyledi:
Heyecanınızı ve burada resmettiğiniz güzelliği saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Heyecanlı bir yola girdik. Geçtiğimiz tüm yolların ve aşamaların, gelip kesiştiği an işte bu andır. Öyle bir andayız ki bütün ezilen insanlığın, kadınların, gençlerin, halkların ve inançların insanca bir yaşama karşı duyduğu özlem ve istek işte bugün tarihsel bir dönemece geldi.

Biz bugün sadece geçmişte yürüdüğümüz yolları değil kazanacağımız bir Türkiye'yi istiyoruz. Bugün sizlerle seçim bildirgemizi paylaşacağız. Bu bildirge bizim yıllar boyunca halkımızın bağrında oluşmuş mücadele birikimimizin değerlerimizin bir aynasıdır.

Bu yollarda biriktirdiğimiz her değeri damıtıp işte bu bildirgeyle yeni yaşam programına dönüştürmeye çalıştık. Bu bildirgede bir kişinin üç beş kişinin değil bizlerin emeği var.
Bu bildirgeyi biz kadınlar, gençler, halklar, Aleviler, Kürtler ve bütün ezilen halklar oluşturduk. LGBTİ bireylerle birlikte yazdık. Haklıların gücüyle ve aklıyla yazdık.
Yıllar boyunca biriktirdiğimiz haklılığımız bu bildirgeyle bir kazanma iradesine dönüştü. HDP yani bir bütün olarak bizler bu zamana kadar kapatılan bütün kapıları açan kararlılığımız ve enerjimizle bugün çok farklı bir noktaya geldik.
Bildirgemiz, Sultan'ın kâbusu ve Türkiye halklarının hayalidir inancıdır. Onlar kâbus görmeye başladılar. Daha çok kabus görecekler ama biz bu hayalle biz bu inançla bildirgemizde ifade ettiğimiz yeni yaşamı inşa edecek gücü ortaya koyduk.

TÜRKİYE'DE HER ŞEY ÇOK FARKLI OLACAK

Sunacağımız bildirge çok öncesinden itibaren HDP'nin gittikçe büyüyen siyasi yürüyüşü üzerinden sizlere yansıdı.
Bu programı bizlerin gücüyle hayata geçirdiğimizde, yeni yaşamın böyle öncü hamlesini hayata geçirdiğimizde Türkiye'de her şey çok farklı olacak. Barışın adaletin işçilerin adaletin emekçilerin kadınların yeni bir yaşam alanına kavuşması için bütün Türkiye toplumunu bu bildirgenin tam içinde yer almaya davet ediyoruz. Bizlerin başarma gücünü de bu programı uygulama gücüyle birleştireceğiz. HDP’nin güçlü bir biçimde yer alacağı Meclis’te işte bugün sunacağımız bildirgenin yaşamla buluştuğu enerjiyi de ortaya çıkaracağız. Hepimizin yolu açık olsun.

SELAHATTİN DEMİRTAŞ: KORKUNUN YERİNİ HDP'NİN UMUDU ALACAK

Daha sonra Selahattin Demirtaş konuştu.

Demirtaş, şunları söyledi:
Hepinizi yürekten selamlıyorum. Umut ediyorum ki bildirgemizle birlikte bugünden itibaren artık Türkiye'nin her bir köşesinde karamsarlığın ve korkunun yerini HDP'nin umudu yer alacak. Bende şimdiden hayırlı uğurlu olsun diyorum.

GAZ, COP, TOMA GÖRMEKTEN BIKTIK USANDIK

Biz bu topraklar üzerinde büyük bir zenginlik ve hazinenin üzerinde oturan yoksullar olmaktan bıktık artık. Bizler çok dilli kültürlü inançlı yapımızla ve farklılıklarımızla horlanmaktan alay edilmekten usandık çünkü. Ve her gün bu ülkede silah sesi, gaz, cop, panzer, TOMA görmekten bıktık usandık. Artık birbirimizden korkmadan devletten hükümetten korkmadan birbirimize güvenerek inanarak barış içerisinde yaşamak istiyoruz.

Bizler HDP'yi oluşturan bizler, her bir farklılığımızla sesimizle, Türkiye toplumunun tamamı eğer ortak duygularda birleşeceksek bu bizler açısından teklik üzerine değil birlik üzerine inşa edilmiş insanlık kimliği olabilir.

Medeniyetin beşiği dediğimiz coğrafyamızda insanlığı merkeze koyarak yeni bir başlangıç yapmak zorundayız. İnsanlığı düştüğü yerden kaldırmak zorundayız. Bu HDP'nin boyun borcudur.

Kapitalizmin en acımasız uygulamalarına, neoliberal politikalara karşı, paranın her şeyi satın alabileceğine inanan duyguya karşı insanımızı insanlığımızı öne çıkaracağız. Halen umut var diyeceğiz.

Kanın oluk oluk aktığı, doğanın her gün acımasızca katledildiği bu coğrafyada halen umut var diyeceğiz.

HDP RADİKAL DEĞİŞİM ÖNERİYOR

Bizim yapacağımız hiçbir öneriYİ tek başına değerlendirmemek lazım. Biz bütünlüklü bir sistem değişikliği öneriyoruz. Radikal değişim öneriyor HDP. Yepyeni bir Türkiye'yi radikal bir dönüşümle inşa edebiliriz.

Bizim programımızın esasında hükümet olarak biz yapacağız yoktur, bizati halk olarak çözümün gerçek aktörleri vardır.

Hiçbir şey Ankara'dan göründüğü gibi değil. Sokaklardan Ankara’ya bakınca, burnu büyüklerin, ensesi kalınların gördüğü gibi değil. Ve bizler bugün HDP olarak ortaya koyacağımız söyleyeceğimiz şeyler hiçbir parti tarafından söylenmemiş gibi kabul edilmeyecek.

Artık HDP yeni bir çita koyuyor ortaya. Artık kaygıya yer yok diyorsak. Artık bizler duruma el koyuyorsak, o halde haydi. Bizler Meclis'e HDP Meclis'e.

''BİZ'LER TÜRKİYE'YİZ, BİZ'LER HDP'YİZ''

''Bizler karanlık günlerin aşılacağına inananlarız. Bizler birbirleri için kaygılanan birbirlerinin haklarına sahip çıkanlarız. Bizleri bir araya getiren insana hayvana doğaya olan tutkulu aşkımızdır. Bizler eşitliğe özgürlüğe adalete dayanışmaya inananlarız'' diyen Yüksekdağ'ın sözlerinin ardından Demirtaş, şunları söyledi: ''Bizler zulmün baskının karşısında insanlığı savunarak barış adına dikilecek olanlarız. sırt sırta omuz omuza vermiş büyük insanlık çağrısını dile getirenleriz. Bizler Türkiye'yiz, bizler HDP'yiz. Bizler insanlığa yakışır bir yaşam isteyenleriz. Bizler büyük insanlığa evet diyoruz.''