CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, "Bu bir barış harekatıysa barışın bir an önce tesis edilmesi için Ankara ve Şam arasında bir barış köprüsünün kurulması lazım ve arkasından hızla İran, Irak, Suriye ve Türkiye'nin Ortadoğu Barış İşbirliği Teşkilatı'nı kurup, Ortadoğu'nun bu kan gölü durumuna son verilmesi gerekiyor" dedi.
CHP Spor Kurulu, Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya başkanlığında genel merkezde toplandı. Genel Kurul öncesi konuşan Kaya, Türkiye’nin 82 milyonluk nüfusu ve genç insan oranı ile dünya ülkeleri arasında ön plana çıktığını; ancak Türkiye’nin, sporda söz konusu genç nüfusun karşılığını veremediğini söyledi. Kaya, "Ülkemizdeki genç nüfusa rağmen lisanslı sporcuların genel nüfusa oranı dünya ortalamalarının çok altında yer almaktadır. Dünya ülkelerinde lisanslı sporcuların genel nüfusa oranı;  ABD'de yüzde 69, Almanya'da yüzde 33,6, Fransa'da yüzde 27,5 iken Türkiye'de bu oran sadece yüzde 4,6'dır. Bunun en önemli nedeni gençlik ve spor politikalarındaki yanlış uygulamalardır" diye konuştu.
'STAT VAR, SALON VAR ANCAK BAŞARI YOK'
Yıllardır Milli Eğitim ile koordinasyon sağlanamaması ve on binlerce beden eğitimi öğretmeninin atamasının yapılmamasının Türkiye'yi sporda da dışa bağımlı hale getirdiğini savunan Kaya şunları dedi:
"Hemen her branşta yabancı sporcu hakimiyeti söz konusu olmaktadır. Milli takımlarda yer alması için ülkemize getirilen oyuncular, belli bir süre sonra, ülkelerine dönüyorlar. Sporcu ithal ediyoruz, kendimiz şampiyon sporcular yetiştiremiyoruz. Atletizmde de yabancı atletlerle başarı elde etmeye çalışıyoruz. Oysaki bu topraklar; Mehmet Yurdadönleri, Veli Ballıları, Semra Aksuları, Ayşegül Baklacıları, Gazi Aşıkoğluları ve nicelerini yetiştirmiştir. 2020 Avrupa Şampiyonası finallerine katılabilmek için mücadele eden A Milli Futbol Takımımız bile yurt dışı alt yapılarında yetişen futbolcularımız sayesinde ayakta durabiliyor. Türkiye ne yazık ki kendi alt yapısından sporcu çıkartamıyor. İktidar yıllardır 'stat yaptık, saha yaptık, salon yaptık' diye övünürken; ne yazık ki o statlarda, sahalarda, salonlarda yetişen sporcularımızın başarılarıyla övünemiyoruz. Stat var, salon var ancak başarı yok."
'GAZETECİLERE SIKILAN KURŞUN İNSANLIĞA SIKILMIŞTIR'
Çıkışta basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Kaya, dün Mardin'in Nusaybin ilçesinde Barış Pınarı Harekatı'nı takip eden gazetecilere Kamışlı tarafından keskin nişancılarla yapılan saldırıları değerlendirerek, "Savaş koşullarında dokunulmayacak temel noktalar vardır. Hastaneler, ibadethaneler, okullar, çocuklar, kadınlar ve hepsinden önemlisi halkı bilinçlendirmek için çaba sarf eden basın mensupları ve gazeteciler. Gazetecilere ve basın mensuplarına sıkılan her kurşun aslında insanlığa sıkılmıştır. Sivillere atılan her bomba insanlığa atılmıştır bunu şiddet ve nefretle kınıyorum. Bu konuda bir savaş suçu işlenmektedir ve bu suçu işleyenler de en ağır cezaya çarptırılmalılar. Gazetecilere bu saldırılar bir asla hiçbir koşulda olmamalıdır. Terör örgütlerini bu yaptıkları saldırıdan dolayı şiddet ve nefretle kınıyorum" dedi.
'TÜRKİYE CUMHURİYETİ KENDİ TOPRAKLARINI SAVUNACAK'
Türkiye Cumhuriyeti devletinin kendi topraklarını ve kendi sınırlarını savunacağını belirten Kaya, "Suriye'de barışın hızla tesis edilmesi de gerekir. Bu bir barış harekatıysa barışın bir an önce tesis edilmesi için Ankara ve Şam arasında bir barış köprüsünün kurulması lazım ve arkasından hızla İran, Irak, Suriye ve Türkiye’nin Ortadoğu Barış İşbirliği Teşkilatı’nı kurup, Ortadoğu’nun bu kan gölü durumuna son verilmesi gerekiyor. Ayrıca bu ortamda kara propagandaya teslim olmamak lazım, toplumun gördükleri var, yaşadıklarımız var. Nusaybin’de Kürtçe ağıt yakan insanları gördük. Bu tablo Türkiye’ye ve dünyaya yakışan bir tablo değil" diye konuştu.