MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanlığı dönemi dâhil 17 yıldır bir şekilde ülkenin yönetiminde söz sahibi olduğunu belirterek, "Bu zatın hala suçluyu başka yerlerde araması abesle iştigaldir." dedi.

Partisinin grup toplantısında milletvekillerine hitap eden Devlet Bahçeli, Van depremi ve sonrasında yaşananlarla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

    "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın şikâyet etmeye hakkı olmayıp, sorumluluklarının idrakiyle hareket etmesi gerekir." diyen Bahçeli, şöyle devam etti: Kendi ifadesiyle yapılan onca uyarıya, yaşanan onca acıya ve ödenen onca bedele rağmen hale tedbirler alınmamışsa, beton binalar yerine kumdan kaleler inşa edilmişse, bunların hesabını kimden soracağız? Her şey ortada iken, mahalli idarelerdeki süresi de dâhil olmak üzere 17 yıldır Türkiye'nin yönetiminde bir yönüyle söz sahibi olan bu zatın hala suçluyu başka yerlerde araması abesle iştigaldir."

    "AYRILIK DUVARLARI DERİN VE TARİHİ BAĞLILIKLA YERLE BİR EDİLMİŞTİR"

    Başbakan Erdoğan'ın muhtemel İstanbul depremiyle meşgul olmak yerine hayali projelerle vakit kaybettiğini savunan Bahçeli, deprem sonrası milletin Edirne'den Hakkari'ye tek yürek olduğunu vurguladı.
    Bahçeli şöyle devam etti: "Milletimiz takdire şayan dayanışma duygusuyla tasayı paylaşması ortaya muazzam birlikteliğin fotoğrafını çıkarmıştır. Bölücü zihniyetlerin, bizi birbirimizden koparmak için ellerini kovuşturanların, depremi fırsat bilen çıkarcıların, millet olmamızdan geri adım atmamızı bekleyenlerin hevesleri Van Gölü'nün enginliğinde boğulmaya terk edilmiştir. Milletimizin arasına örülmek istenen ayrılık duvarları, çekilmek istenen kutuplaştırıcı hatlar birbirimize duyduğumuz derin ve tarihi bağlılıkla yerle bir edilmiştir."

"FİTNE İSTEYEN YENİLMEYE MAHKÛMDUR"

    Milli birliğin, beraberliğin ve bağlılığın hamurunun kardeşlikle mayalandığını, sevgiyle yoğrulduğunu vurgulayan Bahçeli, "Bu coğrafyanın her karışı kökeni ve inancı ne olursa olsun muhterem şehitlerimizin kanlarıyla vatanlaşmıştır. Bilinsin ki, bu cennet vatanın bereketli bahçesinde fitnenin başak vermesini, kök salmasını kim istiyorsa yenilmeye ve hayalleriyle tarihin karanlığına gömülmeye mahkûm olmaktan kurtulamayacaktır. Büyük bir aile olan Türk milleti, asırlarca gözü gibi bakıp olgunlaştırdığı birlikte yaşama ülküsüne halel getirtmeyecek ve gerekirse tıpkı dün olduğu gibi şehit kanıyla vatanını tekrar sulayacaktır. Türk milletini oluşturan tüm fertler, eşit ve onurlu bir şekilde bir araya gelerek büyük bir sosyolojik varlığa birlikte güç ve canlılık vermişlerdir. Bunu yaparken milli kimliğimiz etrafında toplanmışlar, Türkçenin seslenişinde buluşmuşlar ve Türk bayrağının altında sonsuza kadar var olma iradesi göstermişlerdir. Kuşkusuz bin yıllık kaynaşmanın, bütünleşmenin, iç içe geçmenin adresi olan Türk milleti, milli bağlarının zedelenmesine ve koparılmasına asla fırsat ve izin vermeyecektir." dedi.

    Van depremi sonrası medyada yer alan 'ağlama sırası onlarda' yorumlarına tepki olarak dile getirdiği 'soysuzluk' sözlerini birilerini memnun etmek için söylemediğini ifade eden Bahçeli, "Bu düşüncelerimizi birilerini memnun etmek ya da değerli bulmalarını sağlamak için de ileri sürmediğimizi herkes iyi bilmelidir. Biz ayrımcılığın her türlüsüne karşı olduk, karşı çıktık ve reddettik. Irkçılığın her tonuyla aramızdaki mesafe bundadır. Bir tarafta barış ve özgürlük diyen, diğer tarafta katillerle aynı kulvarda buluşarak milleti budamaya çalışan dağılmanın, etnik fesadın ve düşmanlığın zirve isimlerine tahammülümüz bunun için asla bulunmamaktadır. Yüzüne bölücülüğün izi, eline şehitlerimizin kanı bulaşanlar masum hak taleplerinin tarafı olarak kendilerini takdim etmeye yeltenseler de buna inanacak ve aldanacak kimse yoktur." şeklinde konuştu.

"CUMHURİYET COŞKUSUNUN AZALTILMASINA MİLLET İZİN VERMEYECEKTİR"

    Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının iptal edilmesine değinen Bahçeli, "Bahanelere sığınarak Cumhuriyet’in coşkusu azaltılmak, önemi ve anlamı çarpıtılmak isteniyorsa, hatırlatırım ki milletimiz buna müsaade etmeyecektir. Gizli gündemlerde saklı duran çekememezlik ve tarihi kinler fırsattan istifade ederek açığa çıkarılıyorsa bunun bumerang gibi sahiplerini vuracağı aşikârdır. Açıktır ki, Cumhuriyet’in kuruluş yıllarındaki zihniyetin, sistemin ve takip edilen ilkelerin bugün de sorunlarımızdan arınmak için rehber olacağını düşünüyorum." şeklinde konuştu.

"KATIRIN HAKKINI ARAMAKTAN BAHSEDENLER, ŞEHİDİN HAKKINI NE ZAMAN SAHİPLENECEK?"


    Terör örgütünün saldırıları sonucu can kayıplarının devam ettiğini vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti: "Osmaniye’de şehit olan iki polisimizin ardından Bingöl’de canlı bomba vahşeti hepimizin ürpermesine neden olmuştur. Vücuduna sardığı bombayla sivillerin üzerine giden gözü dönmüş caniliğin, inanın bana insanlığın bilinen lügatinde bir tarifi ve tanımı yoktur. Burada canlı bombanın üstüne atlayarak evlatlarını korumak maksadıyla kendini feda eden ana yüreğiyle ve analık ruhuyla gurur duyduğumu ifade etmek istiyorum."

    "Analar ağlamasın diyerek bölücülüğe kılıf arayanlar, anaların bile göz göre göre bombalandığını daha ne zaman ve hangi şartlar altında idrak edeceklerdir?" diye soran Bahçeli, "AKP ile BDP’nin el ele vererek, etnik kimlikleri tahrik etmelerinin ülkemizi ne hale getirdiğini daha hangi vahşi cinayetlere bakarak görmek mümkün olacaktır? Acımasızlığın, vicdansızlığın PKK açılımıyla zirve yaptığını Başbakan Erdoğan ve yıkım koordinatörü başbakan yardımcısı daha hangi bombaların patlamasıyla anlayacaktır? Katırın bile hakkını aramaktan ve savunmaktan bahsedenler, asıl şehidimizin hakkını ne zaman sahipleneceklerdir?" ifadelerini kullandı.

BARZANİ ZİYARETİNE AĞIR ELEŞTİRİ


Peşmerge ABD'nin bölgeden tamamen ayrılacağını açıklamasının ardından hedef şaşırtmaya başlamıştır. Buradan hükümüte soruyoru:

PKK'nın silah bırakması için hangi tavizlere kapı aralanacaktır?

Barzani'nin teröre verdiği destek ortada dururken bu şahısla ne görüşülecek?

Türkiye bölücülükle girdiği mücadeleyi artık mutlaka kazanmalıdır. Türkiye bölgesinde küresel planlara heba olmadan Erdoğan kendine gelmelidir.

BDP'YE MESAJ: TAHAMMÜLÜMÜZ YOK

Van'daki deprem sonrasında sanal ortamda ayrımcılığı körükleyen hastalıklı bakışı reddettik. Bu görüşümüzü birileri beğensin diye söylemediğimizi de herkes bilsin. Bir tarafta barış ve özgürlük diyen diğer tarafta katillerle aynı masada oturanlara tahammülümüz asla yoktur. Eline şehitlerimizin kanı bulaşanlara inanacak kimse de kalmamıştır. Bizim kardeşlik sözlerimizi sırnaşma olarak değerlendirenler milletin dikkatinden kaçmayacaktır.