Genelkurmay Başkanlığı tam kritik bir noktada öyle bir açıklama yaptı ki, herkese mesaj verdi. BDP'nin 'iki dil' ısrarı üzerine yapılan açıklamada gerçek muhatap ise hükümet.

Meclis'te kürsü serbestisini kullanarak herkesin dingonun ahırındaymış gibi konuşmaya başladığı bir dönemde, TSK'nın bu açıklaması  'balyoz' gibi düştü gündeme.

Son günlerde BDP'li milletvekilleri Mecliste istedikleri gibi kürtçe konuşup, propoganda yapmaya devam ediyor.
Oysa daha önce o kürsüden kürtçe konuşan Leyla Zana hakkında dava açılmış ve 10 yıl hapis cezası almış, siyaset yasağı getirilmişti.


Halbuki Anayasa'nın ikili hüküm maddeleri hala yürürlükte. Kimse bu gidişe dur demiyor. Ülkenin birlik bütünlüğü konusunda adalet mekanizmalarının eli kolu bağlı bekliyor.

Bunların hepsinin adı 'Kürt açılımı'.

İyi de nereye kadar?

'Asker siyasetten elini çeksin' denildi. Bu işlere karışan açıklamalar yapan askerlerin hepsi örgüt üyeliğinden yargılanıyor. Tabi bu yargılamaların başladığı gün TSK'dan yeni bir açıklama geliyor.

Neden?

Çünkü TSK'nın başında bulunan komutanlardan en alt düzeye kadar herkesin sabrı taştı. Sabrı taşan sadece komutanlarda değil. Halkta patladı patlayacak.

Yapılan o kadar baskı ve soruşturmalar, askeri vesayet tartışmalarına rağmen TSK'nın yaptığı açıklama çok ciddi.

GENELKURMAY: ENDİŞEYLE İZLİYORUZ

İşte Genelkurmay  BDP'nin 'iki dil' ile ilgili kararıyla ilgili açıklama yaptı.

Genelkurmay Başkanlığından yapılan açıklamada, "Son günlerde ’dilimiz’ üzerinde kamuoyunun gündeminde yer alan birtakım tartışmaların, Cumhuriyetimizin temel kuruluş felsefesini kökten değiştirecek bir noktaya doğru hızla götürülmeye çalışıldığı endişeyle izlenmektedir" denildi.

Genelkurmay Başkanlığının internet sitesinde yer alan açıklamada, Büyük Önder Atatürk’ün Türk ulusuna armağan ettiği en büyük eseri olan Türkiye
Cumhuriyeti’nin, halk egemenliğine dayalı, kuruluş felsefesinin temelinde, ’üniter devlet’ ve ’ulus devlet’ olgusunun yer aldığı, demokratik bir yapı ve
sağlam hukuki temeller üzerinde yükselerek bugünlere ulaştığı belirtildi.

Açıklamada şunlar kaydedildi:
"Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın değiştirilmeyecek hükümleri arasında yer alan 3’üncü maddesi; ’Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir
bütündür. Dili Türkçedir’ hükmü amirdir.

Dil, kültür ve ülkü birliği, bir millet olmanın başta gelen vazgeçilmezleridir. Dil birliğinin olmaması durumunda bunun sonuçlarının neler olacağı, tarihteki birçok acı örnekleriyle gözler önündedir.

TEMEL KURULUŞ FELSEFESİNE AYKIRI

Son günlerde ’dilimiz’ üzerinde kamuoyunun gündeminde yer alan birtakım tartışmaların, cumhuriyetimizin temel kuruluş felsefesini kökten değiştirecek bir noktaya doğru hızla götürülmeye çalışıldığı endişeyle izlenmektedir.

TSK ULUS DEVLET, ÜNİTER YAPI KONUSUNDA TARAFTIR

Türk Silahlı Kuvvetleri; devletin, Anayasamızda yer alan, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi
koruma görevi kapsamında; ulus devlet, üniter devlet ve laik devletin korunmasında her zaman taraf olmuş ve olmaya devam edecektir."