Koronavirisü nedeniyle, ilk defa bir kandil gecesi birçok yerde camilerde namaz kılınamayacak, camiler kapalı olacak. Koronavirüsü'nün bulaşmaması için evden dışa çıkmama uyarıları ile vatandaşlar, Kandil namazını da büyük ihtimalle evlerinde kılacak. Diyanet işleri başkanlığı Cuma ve vakit ve kandil namazları için vatandaşlara gerekli bilgilendirmeyi yaptı.

Cuma günü ve kandil gecesi, camiler kapalı tutulacak

DİYANET İşleri Başkanlığı, koronavirüsün yayılma tehlikesine karşı camilerde alınan önlemleri zafiyete uğratacak davranışların ve ortaya çıkacak olumsuzlukların önüne geçmek için Cuma günü ve kandil gecesi cami ve mescitlerin kapalı tutulacağını ve cuma namazı için sela da okunmayacağını bildirdi.


Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre;  Prof. Dr. Ali Erbaş’ın imzasıyla 81 il müftülüğüne gönderilen yazıda, koronavirüsün yayılma tehlikesine karşı cuma namazı ile vakit namazlarının cemaatle kılınması hususunda alınan kararla ilgili oluşabilecek olumsuzlukların önüne geçmek için alınacak yeni tedbirler bildirildi. Yazıda; İslam’ın ana gayelerinden birinin insanın can güvenliğini sağlamak olduğuna dikkat çekildi.

'KARARLARI UYGULAMAK İNSANI SORUMLULUKTUR'

Yeni tip koronavirüsle mücadele amacıyla Devletin ve Diyanet İşleri Başkanlığının din hizmetlerinin icrası ile ilgili aldığı tedbirlerin hatırlatıldığı yazıda, "Vatandaşlarımızın sağlığını korumayı, bilhassa yaşlılarımızın can güvenliğini sağlamayı hedefleyen ve muhtemel zararları önlemeye yönelik olan bu kararların uygulanması insani ve vicdani bir sorumluluktur" ifadeleri kullanıldı.

Yazıda, bazı kişilerin, vatandaşların dini hassasiyetlerini istismar ettiğinin ve camilerde alınan önlemleri zafiyete uğratacak davranışlar sergilediğinin tespit edildiği belirtilerek, koronavirüsle mücadele kapsamında alınan tedbirler sona erinceye kadar ortaya çıkabilecek olumsuzlukların önüne geçmek maksadıyla kamu kurum ve kuruluşları, kuran kursları ve yurtlarda bulunan mescitler de dahil olmak üzere Cuma günü ve kandil gecesi camilerin kapalı tutulacağı ve Cuma namazı için sala okunmayacağı bildirildi.

Paki bu gece İslam dünyasının kutlayacağı Miraç Kandili nedir?

Miraç Kandili Ne zaman kutlanır ?

Miraç'ın kelime anlamı ‘merdiven‘, ‘yükselecek yer‘, ‘en yüksek makam‘ manalarına gelmektedir. Receb ayının 27. gecesi ise Miraç Kandili‘dir.

Hz. Muhammed (s.a.s)’in Allah’ın huzuruna yükseldiği gece olarak kabul edilen Miraç Kandili, üç ayların ilki ‘Recep’ ayına denk geliyor.

Miraç, mana olarak merdiven, yukarı çıkmak ve yükselmek anlamlarını ifade ediyor. İslam literatüründe ise Kâinat Serveri’nin (sallallahu aleyhi ve sellem) göğe yükselmesi, mekandan münezzeh olan Allah’ın huzuruna kabul edilmesi olayıdır.

Miraç hadisesi iki aşamadan oluşuyor. Birinci safhada, Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa (Beytü’l-Makdis)’a (Kudüs) götürülür. Kur’an-ı Kerim’in İsra Sûresi’nin 1. ayetinde de zikredilen bu aşama, gece yürüyüşü anlamına gelen ‘İsra’ adını alıyor. İkinci sırayı ise Peygamber Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) Mescid-i Aksa’dan Allah’ın (cc) huzuruna yükselişi oluşturuyor.

Hz. Muhammed, yolculuğunda ‘Burak’ adlı binekle seyahat etti. Beş vakit namaz bu gece farz kılındı, Allah’a şirk koşmayanların cennete gireceği müjdesi de bu gecede verildi.

Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sallallahu aleyhi ve sellem) Miraç’a çıkmasıyla birlikte; mana âleminde yükselmeyi, insanın aklını ve idrakini zorlayan nice üst derecelere ulaşabileceğini, gönül, ruh temizliği ve ahlaki erdemlerin herşeyin sahibi olan Yüce Allah’a bağlılıkla kazanabileceğini hatırlatıyor.

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Miraç hakkında “Ben Miraç’tan daha güzel bir şey görmüş değilim.” buyuruyor.
Miraç’ın bize en büyük armağanı olan ve Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) tarafından “bizim miracımız” olarak tarif buyurduğu ‘namaz’ ise iç dünyamızdaki yükselişi ve arınmayı ifade ediyor.

‘Buradan bir parmak ucu geçersem yanarım’

Sahih-i Buhârî’de yer alan hadis-i şerife göre Miraç hadisesi şöyle gerçekleşir: Bir gece Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem), Kâbe’nin avlusunda (diğer bazı rivayetlerde amcasının kızı Ümmühânî’nin evinde) ‘uyku ile uyanıklık arasında bir durumdayken’ Cebrail (as) yanına geldi ve Efendimiz’in göğsünü açarak kalbini zemzemle yıkadı. Sonra Burak denilen bir binek üzerinde onu Kudüs’e götürdü. Burada Hz. İbrahim, Hz. Musa, Hz. İsa ve diğer bazı peygamberler tarafından karşılandı. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) imam olarak diğer peygamberlere iki rekatlık namaz kıldırdı.

Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), Kudüs’te kurulan bir Miraç ile Cebrail (as) ile birlikte göğe yükselmeye başlar. Semanın bütün tabakalarına uğrar. Göğün birinci katında Hz. Adem, ikinci katında Hz. İsa ve Yahya, üçüncü katında Hz. Yusuf, dördüncü katında Hz. İdris, beşinci katında Hz. Harun, altıncı katında Hz. Musa ve yedinci katında Hz. İbrahim karşılar Kainatın Efendisi’ni.Cebrail (as) ile birlikte yükseliş Sidretü’l-Münteha’ya (hudut ağacı) kadar sürer. Cebrail, “Buradan bir parmak ucu ileri geçecek olursam yanarım.” diyerek orada kalır. Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem), buradan itibaren Refref adlı başka bir binekle yükselişini sürdürür. Bu yükselişte, Cennet ve nimetlerini, Cehennem ve azabını müşahede eder. Sonunda Allah’ın huzuruna kabul edilir. Mekândan münezzeh olan Allah Teâlâ ile Kur’ân-ı Kerim’in ‘âlemlere rahmet’ olarak gönderdiğini buyurduğu Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) arasında gerçekleşen buluşmada Habib’ine, kendisine şirk koşmayanların Cennet’e gireceği müjdelenirken, Bakara Suresi’nin ‘Âmene’r-resûlü…’ şeklinde başlayan son iki ayeti de hediye olarak verilir. Son olarak, İslam’ın temel ibadetlerinden beş vakit namaz farz kılınır.

Namazın önemine dair Abdullah ibni Amr Hazretleri’nin naklettiği şu hadise kulak vermek yeterli: “Adamın biri, Peygamber Efendimiz’e gelerek amellerin en değerlilerini sormaya başladı. Allah Resûlü, adamın ilk sorusuna:

-Namazdır, dedi.

-Sonra hangisidir?

-Yine namazdır.

-Sonra hangisidir?

-Yine namazdır.

Adam aynı suali dördüncü kez sorunca Efendimiz:

-Allah yolunda cihâd etmektir, buyurdu.”

MİRAÇ GECESİ NAMAZI

Miraç gecesi kılınacak namaz on iki rekattır. İki rekatte bir selam verilerek kılınacak olan namaz on iki rekat ile bitirilir. Her rekatte Fatiha’dan sonra on kere ihlas okunur. Kılınma zamanı yatsı namazı kılındıktan sonra, imsak vaktine kadar ki herhangi bir vakit olabilir. Bu oniki rekat namaz bittiği zaman selamdan sonra yüz defa :

“Sübhanallahi vel hamdülillahi vela ilahe illallahü vallahü ekber vela havle vela kuvvete illa billahil aliyyül azim” duası okunur.

Ardından da yüz kere istiğfar yapılır.