Hepimizin evini süsleyen, süslerken de aydınlatan, oteller, camiler insan yerleşiminin ve aydınlatmanın ihtiyaç olduğu her yerde karşımıza çıkan avizeler… Evet avizelerin Türkiye’deki üretim merkezinin Küçükköy ve Sultangazi olduğunu biliyor muydunuz?

Bir zamanlar Küçükköy’de merdiven altlarında, bodrum katlarında sağlıksız koşullarda üretilen avize taşı beklide her birimizin evinde birer dekor olarak bulunuyor. Peki bu birbirinden estetik, asıldığı yerde yaptığı aydınlatma ile insanları büyüleyen avize üretimi o kadar kolay mı?

Soruların cevabını ve Avize sektörünün Türkiye ve Dünya üzerindeki payını, Sultangazi Avizeciler Sanayi Sitesi’nin sektördeki yerini Avizeciler Sanayi Sitesi Başkanı Hüseyin Tavukçu ile konuştuk. Çocukluğundan bu yana avize sektörünün içinde bulunan ve bugün 112 iş yerinin bulunduğu ve sektörün kalbinin attığı Sultangazi Avizeciler Sanayi Sitesi İstanbul ve Türkiye’de tek.

Sanayi sitesi avizecilere dar gelmeye başladı. Bir zamanlar Küçükköy ve civarında merdiven altlarında, bodrum katlarda üretilen avize taşları bugün Türkiye’nin tek imalatçı sitesinde üretiliyor. Avizeciler Sanayi Sitesi Başkanı Hüseyin Tavukçu, sitenin imalatçılar için dar geldiğini, Türkiye’de sektörün büyüdüğünü ve dış rekabete açıldığını ifade ederek, artık büyüyen şirketlerin İstanbul ve çevre illerde daha büyük alanlarda fabrika kurduklarını söyledi.

Türk aydınlatma sanayinin dünya aydınlatma pazarından aldığı payın sınırlı olduğunu, ancak yinede yıllar içersinde ciddi gelişmeler gösterdiğini kaydeden Hüseyin Tavukçu “ Edindiğimiz bilgiye göre 200 yılında 38 milyon dolar olan ihracaatımız 2005 yılında 124 ülkeye ve 130 milyon dolara ulaşmıştır. Son yıllarda bu rakamın daha da artmakta olduğu gözlenmektedir. Rusya’da inşaat yapan müteahhitlerimiz tarafından da önemli bir ihracat hacmi geliştirildiği gözlemlenmektedir. Sektörün ihracat hacmini oluşturan dekoratif aydınlatma ürünlerinin üretimi tamamen emek yoğun bir süreçtir. Dolaysıyla Avrupa’ya ciddi bir ihracat şansımız olduğu bilinmelidir. Avantajlarımız arasında iletişim, iletişim, ulaşım kolaylığı sevk sürelerinin kısalığı, kalite bilincimiz ve Avrupa Birliği üyeliğine aday olmamızdır” diye konuştu.

OTOMASYON ÜRETİM AİZE CAM SANAYİNİ VERİMLİ HALE GETİRDİ

Küçükköy’ün Türkiye’nin aydınlatma ve Cam sanayinde merkezileşmiş bir bölgesi olduğunu kaydeden Hüseyin Tavukçu, Cam sanayinin Osmanlıdan bu yana Türkiye’yi uluslar arası arenada temsil eden bir sektör olduğunu söyledi. Tavukçu “Aydınlatma sektöründeki cam üretimi, otomasyon üretimlerle daha verimli ve daha ekonomik hale gelmiştir. Ancak her üretim birimi, otomasyon üretim için yeterli olmuyor. Otomasyonda çok yüksek adetler gerekmektedir. Biz insan becerisiyle yapılabilen ürünleri üretiyoruz. Biz avizeciler sanayi sitesi olarak Küçükköy’de bina altlarında, bodrum katlarında, hatta merdiven altlarında bine yakın avize taşı imalatçıları vardı. İrili ufaklı üç kişilik işletmelerden 30- 40 kişilik imalathaneler. 1980’li yıllarda bu işletmeler Türkiye’nin yanında yurt dışına da ihracat yapma kabiliyeti de kazandılar” bilgisini verdi.

RUSYA GİBİ BÜYÜK BİR PAZARI KAYBETTİK

1980 sonrası gelişmeler ile gözünü açan Avize sektörünün, gerek bilgi, gerek teknoloji ve gerek meteryal sağlayarak kalitelerini geliştirecek şartlara sahip olmaya başladığını hatırlatan Hüseyin Tavukçu, “ Laleli pazarı aydınlatma sektörünü önemli ölçüde destekledi, ancak insanlarımızın geleceği değil, günlük kazanma hedefleri geleceklerini kaybetmelerine neden oldu. Çok büyük bir pazarı kaybettik. Kalitesiz üretim yaptık, rekabet kalitesi düştü ve insanlar ürünlerimizden kaçtı. Bu kaçışı biz sağladık. Tekstil kadar avize ve aydınlatmanın da payı vardı. Aydınlatmayı bizzat takip ettim, Rus pazarı diye tabir edeceğimiz pazara 10 senede vereceğimiz hizmeti 2-3 senede yapmaya çalıştık. Kaliteyi düşürdük. 10 senede ülkemize sağlayacağımız çok büyük bir girdiyi böylece kaybettik. İş ehlinin olmalı. Avizecilik büyük bir sanatsa, satış da önemli sanatlardan biridir. Gelişen şartlar, yoldan geçeni de iş yapar hale getirir, ama bir süre sonra onların hizmetleri hizmet olmaktan çıkar sektörü kirletir. Biz bunu yaşadık” dedi.

ŞİŞHANE DESTEK VERMEMİŞTİ.

Sişhane’nin Avizeciler Sanayi Sitesi Kurulurken destek vermediğine dikkat çeken Tavukçu “ Geleceği iyi okuyamadılar. Küçükköy’deki 112 esnaf toplanarak Avizeciler İmalat Sitesini yapmak için bir kooperatif kurdular. Avizeciler kısa sürede faaliyetlerine bu sitede başladılar. O gün imalatla başlayan bu sitede, şimdi toptan ve perakende satış yapar haline geldi. Hizmette rekabet değil, müştereklik görüyoruz. Buradaki gelişim onlarında yakın ilgisin çekmeye başladı. Geçmişte vermeleri gereken desteği şimdi vermeye başladılar. 112 birimimiz imalat sahasından teşhir merkezi haline geliyor.

İstanbul merkezli, Türkiye ölçekli Üretim ve satış hizmetlerinin en yoğun yaşandığı merkez konumu kazanmaya hızlı bir şekilde dönüşmektedir. Bu da göstermektedir ki, yakın gelecekte 5 İstanbulludan birinin avize ve aydınlatmaya ihtiyaç duyduğunda sitemize gelecektir. Hedefimiz bu” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE İHTİYACANIN YÜZDE 30’UNU KARŞILIYOR

Eskiden Türkiye’nin aydınlatma ihtiyacının yüzde 70’ini karşıladıklarını, ancak, sonrada firmaların bir bölümünün kapanması, bir bölümünün de büyümeye orantılı olarak daha büyük alımlara kaydığını ifade eden Tavukçu, “ Bu merkez geçmişte avize ve aydınlatma ihtiyacının yüzde 70 ini karşılarken, bugün İstanbul ve civar illeri ile Anadolu’ya yayılmıştır. Şu an bizim sitemiz üretim anlamında Çin mallarının da rekabetimizi olumsuz etkilemesiyle kapasitesinin yüzde 70’ini kaybetmiştir. Birçok üretici sektörden kopmuştur. Bu gün üretim olarak Sultangazi merkezli Türkiye’nin ihtiyacının yüzde 30’unu karşılamaktadır” ifadesini kullandı.

SİTE DAR GELİYOR

Tavukçu sitenin durumu ve sektörde birlik ile ilgili ise şunlar ısöyledi:
Aydınlatma ve avizecileri altyapısı yapılmış, sağlıklı bir yerde toplayıp üretim yaptırabilmek için çalışmalarımız bulunmaktadır. Biz yılmadan gelecekte sektörün rekabet gücünü artırıcı, çevreyi olumsuz etkilemeyen bir gelecek hazırlamak için çalışıyoruz. Çin tehlikesi kıpıda, Çinlinin malını satarsanız, çin yarın gelir kendi malını burada k endi satar. Bizim model oluşturup üretimi yapmamız lazım. Biz pazarı kendi kontrolümüz altında tutmamız lazım.
Bilinçli bir örgütlenme kaçınılmazdır. Ülkemize doğru seçimle doğru malzeme getirmemizi sağlayacağız. Çinde bu ucuzluğu ne kadar taşıyacak.
Biz hazırlıklı olursak, birlik ve beraberliğimizi sürdürürsek Çin’le rekabet ederiz.