Türkiye'nin tüm bölgelerinde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yapılan bir araştırmayı '21. yüzyılın Türkiye'sinde Hurafeler' adı altında kitaplaştıran Iğdır Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kıyasettin Koçoğlu, ülke genelinde bin 380 farklı hurafe ve bid'at tespit edildiğini ifade ederek, bu hurafe ve bid'atların sayısında aile ile ilgili olanların başı çektiğini söyledi.

''Türkiye'de halen yaygın bir hurafe ve batıl inanış anlayışı var'' diyen Koçoğlu, bilgisizlik, yalnızlık, çaresizlik, zorda kalmışlık, korku, üzüntü, hastalık, sıkıntı ve felaketler, umut ve umutsuzluk isteyerek veya istemeyerek insanları hurafelerin tuzağına ittiğini belirtti. Hurafe ve bidat konusunda halen Doğu Anadolu Bölgesi'nde çalışmalarını yürüttüğünü ve bu bölgenin hurafe haritasının çıkarılması ve daha detaylı incelenmeyi amaçladığını kaydeden Koçoğlu, genelde de Diyanet İşleri Başkanlığının yaptığı çalışmanın daha da detaylandırılmasının faydalı olacağına inandığını bildirdi. İslam'ın başlangıçtan itibaren sahih bilgiye önem verdiğini ve tüm zamanlarda hurafe, bidat, cin, istismar ve taassupla mücadeleyi öngördüğünü anlatan Yrd. Doç. Koçoğlu, hurafe ve batıl inanışların eski dönemlerde olmasına karşın halen modern toplumlarda da yaygınlığını sürdürdüğünü kaydetti.

Türklerin göçebe bir toplum olmaları ve tarihsel olarak zaman zaman din değiştirmeleriyle eski gelenek ve göreneklerin yaşatılmaya devam ettiğinin altını çizen Koçoğlu, Türkiye'de halen mevcut bazı hurafelerin tarihi kökenleriyle ilgili olarak; Keldaniler zamanında yıldızların hareketine göre hüküm çıkarma, eski Arap kaimlerindeki falcılık, Fenikelilerden türbelerde kandil yakmak, Mısır, Babil ve Asurlu'lardan sihir, İran edebiyatından Osmanlı'ya geçen ''Kaf Dağı ve Zümrüd-ü Anka'' efsanesi, Romalılardan kalma Baykuş ötüşünün uğursuzluğu gibi hurafe ve bidatların modern toplumlarda da görüldüğünü bildirdi.

''TÜRKİYE'DE AİLE İLE İLGİLİ 335 FARKLI HURAFE VAR''

''21. yüzyılın Türkiye'sinde Hurafeler'' adlı kitabında, Türkiye'de üretilen hurafeler içerisinde aile konusunun birinci sırada yer aldığını belirten Kıyasettin Koçoğlu, ülkede aileyle ilgili farklı tam 335 hurafe ve bidat bulunduğunu söyledi.
Koçoğlu, yapılan araştırmalarda hurafe ve bidatlarda aileyi sırasıyla uğur ve uğursuzluğa inanmak (319), cenaze (272), şifa (78), türbe-yatır (73), hıdrellez (49), baht açılması (39), namaz (36), nazar (31), dua (26), adak-kurban (25), hac (23), mübarek gün-gece (17), misafir (12), bayram (12), sihir-büyü-fal (9), cin-peri (9), aşure (8) helâl-haram (7), muska (6), ay ve güneş tutulması (2) takip ettiğinin görüldüğünü bildirdi.
Aile konusunda en yaygın hurafelerin çocuklarla ilgili olduğunu kaydeden Koçoğlu, bazı hurafeleri şöyle sıraladı:
Sünnet olan çocuğun acısının azalacağına inanılarak sünnet olma anında, annesi ve diğer hanımlar tarafından oklava çevirmek ,Yeni doğan çocuğun dindar olması için göbeği kesilerek cami avlusuna bırakmak ,Konuşamayan çocukların konuşabilmesi için cuma namazından sonra müezzin tarafından cami anahtarını çocuğun ağzına sokup çıkarmak ,Yürüyemeyen çocukların ayaklarına ip bağlayarak cuma namazından ilk çıkan kişiye ipi kestirmek, Kırkı çıkmamış bir bebeğin tırnakları kesilirse o çocuğun hırsız olacağına inanmak,Babanın çocuğuna, çocuğun da babasına selam veremeyeceğine inanmak, Küçük çocukların üzerinden atlanıldığında boylarının kısa olacağına inanmak, Çocuğu olmayanlara çocukları olması için deve dili veya etini yedirmek , Çocuk doğan eve kırk gün süre ile et alınmaması gerektiğine inanmak.

"NAMAZLA İLGİLİ 16 HURAFE VE BİDAT BULUNUYOR"

Türkiye genelindeki araştırmalarda bir şeylerin uğur ve uğursuzluğuna inanmakla ilgili hurafe sayısının 319 olduğunu bildiren Yrd. Doç. Dr. Koçoğlu, bunun içerisinde; aylar, geceler, hayvanlar, sayılar ve tırnak kesmekle ilgili hurafelerin de yer aldığını kaydetti. ''Baykuş ötmesi, kara kedinin insanın önünden geçmesi, horozun vakitsiz ötmesi, insanların ve araçların önünden tavşanın geçmesi''nin uğursuzluğuna inanan insanların bulunduğunu anlatan Koçoğlu, Türkiye'nin bazı yörelerinde de tilkinin uğur getirdiğine inanıldığını aktardı.

Koçoğlu, Türkiye'de şifa ile ilgili 78, türbe ve yatırlarla ilgili 73, baht açılmasıyla ilgili 25, Hıdırellez ile ilgili 23, namazla ilgili 16 hurafe ve bidatın bulunduğunu, ayrıca nazar, adak, kurban, misafir, sihir-büyü-fal ve ay-güneş tutulmasıyla ilgili çok sayıda inanış bulunduğunu bildirdi.

Özellikle Iğdır-Kars bölgesindeki çalışmaları sürdüren Yrd. Doç. Dr. Kıyasettin Koçoğlu, yapılan çalışmalarda bu iki şehirde 71 farklı türde hurafe ve sidat tespet edildiğini belirtirken bunlardan 20'sinin Iğdır yöresinde görüldüğünü kaydetti