Ata sporu güreşin altın kızı Yasemin Adar: Sporcunun siyaseti olmamalı
"2020'de hem olimpiyatlar, hem de düğünüm var"
"Kıyafetimle değil performansımla eleştirin"
"Paris'teki şampiyonluk ve aldığım evlenme teklifi bana çifte mutluluk yaşattı"
''Kadın güreşiyle ilgili bütün ön yargıları yıktım''

Nesrin AYDIN - Haluk KARAASLAN / ANKARA, ()

Türk güreş tarihinin tek Avrupa ve Dünya şampiyonu kadın güreşçisi Yasemin Adar,  güreş öğrenmek için gittiği eğitim merkezinin kapısından şampiyon olarak çıktı. Trakya Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı Yüksek Lisans öğrencisi Avrupa ve Dünya Şampiyonu Adar, tarihi Ankara kalesini gezerek spor hayatını ve gelecekteki hedefleri ile ilgili Demirören Haber Ajansı'na () özel açıklamalarda bulundu.
Bir hareket öğrenmek için güreş eğitimine başlayıp 4 ayda Türkiye 2'ncisi olduğunu belirten Yasemin Adar, "Ben spora lise döneminde başladım. Buna en büyük katkısı olan da beden eğitimi öğretmenim. Lise döneminde beden eğitimi öğretmeni olmaya karar verdim ve benim için kendisi rol modeldi. Diğer öğretmenlere baktığımda hepsi takım elbise giyiyorlar, bir tek beden eğitimi öğretmeni rahat, eşofman giyiyor. Ben de dedim ki benim yapabileceğim tek meslek beden eğitimi öğretmenliği, çünkü çok rahat bir kişiliğe sahibim. Beden eğitimi öğretmenime sizin gibi olmak istiyorum ne yapmam gerekiyor dedim. O sağ olsun beni yönlendirdi. Öncelikle bir spora başlamam gerektiğini arkasından o dönem ÖSS vardı, ÖSS'ye hazırlanıp, belli bir puan almam gerektiğini söylemişti.  Ben bunların hepsini yaptım. İlk önce atletizme başladım. Arkasından sınava girdim, gayet başarılı bir puan aldım. Sonra öğrendim ki Beden Eğitimi Spor Yüksekokulları'na katılmak için mülakat gerekiyormuş. O mülakatta da zorlu bir hareket vardı. Pioret hareketi diyoruz biz buna. Yukarıdan köprüye düşüp, ayakları ileri geri hareket ettirme hareketi. O zaman esnek de değilim. Bana bu hareketi en iyi güreşçiler yapar, sen bir güreş eğitim merkezine gir bu hareketi öğren mülakatta mutlaka yaparsın dediler. Dedikleri gibi ben güreş eğitim merkezine gittik, hareketi öğrendim. Orada Aslıhan Seyhanlı ve Kemal Kurt adından iki antrenör vardı. Onlar benim çok yetenekli olduğumu ve kesinlikle güreş yapmam gerektiğini söylediler. Ben onların sayesinde güreşe başladım. 4 aylık kısa bir çalışmanın ardından Türkiye Şampiyonası'nda 2'inci oldum. Milli takım kamplarına çağrılmaya başladım. Uluslar arası turnuvalarda güreşmeye başladım. Ve en sonunda Avrupa, Dünya şampiyonu olarak karşınızdayım" ifadelerini kullandı.
"YAPTIĞIM 4 HAREKETİ ŞAMPİYONLUK SİMGESİ"
Sporcunun siyaseti olmamalı düşüncesini benimsediğini ifade eden Adar, "4'üncü kez Avrupa şampiyonu olarak ülkemize geldim, çok mutlu çok gururluyum. Şampiyona öncesi 20 günlük takım arkadaşlarım ve teknik ekibimiz birlikte sıkı bir çalışma yaptık. Günde ek çalışmamız, ısınmamız, teknik, taktik antrenmanlarımız yaklaşık 6 saati buluyor. Sabah 3 saat akşam 3 saat toplamda 6 saat çalışarak ve düzenli bir beslenme ve uyku düzeni ile sosyal hayatımız hiç yok denecek kadar az zaten. Disiplinli bir süreçle güzel bir şekilde hazırlanarak, rakiplerimizin analizlerini yaparak Bükreş'teki Avrupa Şampiyonası'na gittik ve ben de 4'üncü Avrupa şampiyonluğumu elde ederek çok gurur duydum. Bu arada yaptığım 4 hareketi tamamen 4'üncü kez Avrupa şampiyonu olduğumun simgesidir, başka hiçbir anlam taşımıyor. Siyasi görüşü olmayan bir kişiyim zaten sporcunun siyaseti olmaz diye düşünüyorum. Onu da buradan söylemek istedim. Çalışmalarımızın başarısını gayet iyi bir şekilde aldığımıza inanıyorum çünkü geçen sene ve bu sene takım halinde her zaman bir ilki yaşıyoruz. Avrupa Şampiyonası'nda takım halinde 3'üncü olduk. Benim yanımda ekstra 50 kiloda Evin Demirhan, 55 kiloda Bedia Gün ve 59 kiloda Elif Jale Yeşilırmak arkadaşlarımız da Avrupa 3'ncüsü oldu. Bunlar da bizim için güzel başarıydı. Geçen sene 5 madalya kazanmıştık bu sene 4 madalya kazandık. Buse Tosun arkadaşımızdan çok ümitliydik.  Bir spor kazası geçirdi diyelim çünkü biz ondan şampiyonluk beklerken grubundan çıkamama ihtimali oldu. Bunun için üzüldük. Ama gönül isterdi ki Buse Tosun arkadaşımız da şampiyon olup bizimle beraber aynı duyguyu aynı atmosferi yaşamasın ama takım halinde 3'üncü olmaktan da gayet mutluyuz. Takım halinde 3'üncü olduk ama inanıyorum ki ilerleyen zamanlarda takım halinde şampiyon da olacağız" şeklinde konuştu.
"2020'DE HEM OLİMPİYATLAR, HEM DE DÜĞÜNÜM VAR"
Yasemin Adar, Dünya Şampiyonası'nda  olimpiyatlar için kota almak istediğini vurgulayarak, "2019 senesi benim için çok önemli. Çünkü benim hedefim her zaman söylediğim gibi 2020 Tokyo Olimpiyatları. 2019'da dünya şampiyonası var, bu dünya şampiyonasında ilk 6'ya girmek olimpiyatlara kota almak demek. Eğer bu kotayı alamazsam, 2020 olimpiyatları için o yılda düzenlenecek olan kalifikasyonlara katılmam gerekecek. Benim hedefim bir an önce dünya şampiyonasında ilk 6'ya girerek olimpiyatlar için kota almak ve 2020 Olimpiyatlarına hızlı bir şekilde hazırlanmak. Önümüzde yine kamplarımız, müsabakalarımız olacak. Onun arkasından ikili kamplar yapmaya gideceğiz. Sonra da Dünya Şampiyonası'na Kazakistan'a gideceğiz. Bu yıl gerçekten çok uzun ve zor geçecek, zor süreçler olacak. Ama biz de burada iyi bir şekilde hazırlanıp, ülkemizi her zaman her gittiğimiz müsabakalarda en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz. 2020 Tokyo Olimpiyatları'na hazırlanmam için önce kota almam lazım. Ama aldığım zaman da çok düzenli ve disiplinli bir şekilde hazırlanmam gerekiyor. Bunun yanı sıra olimpiyatlardan sonra evlenmeyi planlıyoruz. Bu benim için zorlu ve sıkıntılı bir süreç olacak. Hazırlıklarım neler olacak, nasıl yapacağım bilemiyorum. O zamanı yaşayıp göreceğim. Ama öncelikli hedefim olimpiyatlarda ülkemi en iyi şekilde temsil edip, kadın güreşinde olimpiyat madalyası alıp tekrar bir ilki yaşayıp tarihe geçmek istiyorum. Bir yandan da evlilik süreci var, onun için de hazırlık gerekiyor. Onu da artık organizasyonlarla halletmeye çalışacağız" diye konuştu.
"KIYAFETİMLE DEĞİL, PERFORMANSIMLA ELEŞTİRİN"
Kadın güreşiyle ilgili bütün ön yargıları yıktığını belirten Adar, "Toplumda kadın güreşine karşı her zaman bir ön yargı var maalesef. Ama şunu görüyorum ki ben ne kadar başarılı olursam ne kadar çok ülkem adına başarı sağlarsam toplumumuzun bakış açısı değişmeye başlıyor. İlk güreşe başladığımda ön yargılı bir bakış açısı vardı. Ama ben madalya almaya başladıkça, şampiyonluklar gelmeye başladıkça görüyorum ki toplumumuzun artık bakış açısı değişmeye başladı. Artık kadın güreşini biraz da olsa benimsemeye çalışıyorlar. İlk başlarda sosyal medya, gazeteler, köşe yazarları kadın güreşi kıyafeti konusunda çok eleştiriye maruz kaldı. Ben eleştiriye her zaman açığım ama başarı ve başarısızlık konusunda açığım. Giydiğim kıyafet, yaptığım spor konusunda kadın güreşini eleştiri yapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta bizim de bir ailemiz var ve ister istemez bu yazıları okuyorlar, etkileniyorlar. Ama şunu biliyorum ki başarı gelmeye başladıkça bizi benimsemeye başladılar. Kadın güreşini benimseye başladılar. Bu benim için çok güzel ama ilerleyen zamanlarda olimpiyat şampiyonu olursam ki eminim tamamen kabul edecekler ve gençlerimizin önü açılacak. Bütün önyargıları kırmış olacağız. Bunun için de canla başla çalışıyoruz. Serbest takımın Elmadağ'da kamp yeri var, grekoromen takımın Sarıyer'de kamp yeri var ama kadın güreşinin böyle bir tesisi yok. Ben istiyorum ki tesisimiz olsun,  biz de hazırlanıyoruz, biz de boş sporcu değiliz, bizim de derecelerimiz var bizim de şampiyonluklarımız var.  Ben istiyorum ki kadınlara ait bir güreş tesisi yapılsın ve bu tamamen bize ait olsun. Bu şekilde daha iyi hazırlanıp, daha iyi bir şekilde ülkemizi temsil etme hakkına sahip olabilelim" şeklinde konuştu.
"PARİS'TEKİ ŞAMPİYONLUK VE ALDIĞIM EVLENME TEKLİFİ BANA ÇİFTE MUTLULUK YAŞATTI"
2017 yılında Dünya şampiyonu olduğu minderde evlenme teklifi alan Yasemin Adar, eleştirilerin yersiz olduğunu belirterek, "2017 Dünya Şampiyonası Paris'teydi ve ben bir ilki gerçekleştirdim. Ülkem adına ilk kez kadınlarda dünya şampiyonu oldum. Benim için unutulmaz bir yere sahip çünkü erkek arkadaşım bana, ben minderde bayrağımızla zafer koşusu yaparken diz çöküp evlenme teklifi etti ve ben çifte mutluluk yaşadım. Bir kadın daha ne kadar mutlu olabilir. Bir yandan Dünya şampiyonu oluyorsun bir yandan evlenme teklifi alıyorsun, İstiklal Marşımızı okutuyorum filan benim için unutulmayacak en güzel anılardan biri. Unutamayacağım çok güzel anılardan biriydi. Bundan sonra çok fazla eleştiriye maruz kaldım, başarının önüne geçti, bizim örfümüze adetimize uygun değil, geleneksel kadın güreşine yakışmadı diye eleştiriler aldım. Ama benim için bunların hiçbir önemi yok. Ben Erdem'e yani nişanlıma iyi ki de böyle bir evlenme teklifi etmişsin, iyi ki böyle bir anımız olmuş dedim. Çünkü bunu ben değil bütün dünya unutmuyor. Artık beni bilen kişi de Dünya Şampiyonası'nda evlenme teklifi alan kız olarak biliyor. Bu da unutmamak, unutulmamak için çok güzel bir şey" ifadelerini kullandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Yasemin Adar'ın açıklamaları
-Detay görüntüler 

(FOTOĞRAFLI)