Türkiye Atletizm Federasyonu tarafından Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇÖMÜ) Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu'nda (BESYO) düzenlenen IAAF Çocuk Atletizmi Semineri'nde Türk atletizminin unutulmaz isimleri Mehmet Terzi, Semra Aksu, İsmail Akçay, Turgut Gür, Mehmet Tümkan, Mehmet Akgün, Mehmet Ay ve Mehmet Yurdadön üniversite öğrencileriyle buluştu. Türkiye'nin ilk kadın federasyon başkanı olan Semra Aksu, Çocuk Atletizmi Projesi'nin Türk atletizminin geleceğini kurtaracağını söyledi. 1979 yılında atletizme başladığını ve 272 kez milli olduğunu hatırlatan Aksu, bir sporcunun görebileceği en büyük organizasyon olan olimpiyatlara üç kez katılma şansını yakaladığını anlattı. 17 yıllık spor yaşamında pek çok rekor kırdığını belirten Semra Aksu, "1984 yılında 24.40 koşarak kırdığım 200 metre 23 yaş altı salon rekoru 31 yıldır kırılamamaktadır" dedi. Çocuk atletizminin, Türkiye'nin değişik yerlerinde devam eden bir proje olduğunu belirten Semra Aksu, "Bu proje, 7-12 yaş çocuklarımızı kapsıyor. Büyük bir atılım. Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği'nin (IAAF) Türkiye ayağına katkı koymasından gurur duyuyorum. Türk atletizmin geleceği bu projelerin içinden çıkacak çocuklar olacaktır diye düşünüyorum" dedi. Eski Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi ise, 23 yıllık spor yaşamında değişik branşlarda koştuğunu, asıl dalının maraton olduğunu ve 2 kez olimpiyatlara katıldığını belirterek, "Burada bulunmamızın, nedeni Uluslararası Atletizm Federasyonu'nun Çocuk Atletizmiyle ilgili 2009 yılında başlayan projesi. Dünyada atletizmi tüm okullarda birinci branş yapma hedefi var. Pilot illerde, pilot okullarda 3 yılda 1 milyon öğrenciye ulaşıldı. Bu projeyi çok önemsiyorum. Böylesi olaylarda genellikle asıl kaynağın okullar olduğu söylenir ama eğitim sistemimizde ve müfredat programında maalesef istenilen noktaya ulaşılamadı" ifadesini kullandı. Türkiye Atletizm Federasyonu Başkanı Fatih Çintimar da, Türk atletizminin 2 yıl önceye kadar 158 sporcunun doping yüzünden men ceza almasından ötürü çok ciddi yara aldığını belirtti. Göreve geldiklerinden bugüne kadar geçen 2 yıllık sürede hiçbir pozitif numunesi olmayan dünyadaki en önde gelen federasyonlardan birisinin Türkiye olduğunu söyleyen Çintimar, "Türkiye Atletizm Federasyonu olarak, bugün Rusya'nın dopingle ilgili yaşadıklarını yaşamamak için bu projeyi başlattık. Bunların önüne geçebilmek için işin temelinden başlayıp, en üste doğru en iyi şekilde nasıl temiz bir spor ile başarıya ulaşılacaksa onun ruhunu oluşturmaya çalışıyoruz. Türkiye'deki federasyonlar içinde bütçesinin yüzde 30'unu altyapıya harcayan tek federasyonuz. Bu yeterli değil. Yüzde 50'nin daha fazlasını altyapıya ve çocuklara harcamak istiyoruz ki buradan yukarıya bir şeyler çıkarabilelim. Bu proje IAAF'ın tüm dünyadaki atletizm federasyonlarına uygulamış olduğu bir proje. Biz de bu projenin bir parçası olarak çok ciddi bir ekiple, çalışmayla ülkemizdeki önce var olan beden eğitimi öğretmenlerine ve şu an mezun olacak öğretmenlerimize bu eğitimi verip, çocuklarımızla birlikte, okullarımızla birlikte bir yapı oluşturmak istiyoruz. Çocuklarımızın okul öncesi eğitiminde belki ders olabilecek nitelikte bir oyun öğretimini, programını gündeme getirmeye çalışıyoruz. Bu eğitimi üniversitelerimiz ile birlikte yapıyoruz" dedi. Seminerde Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Dopingle Mücadele Komisyonu Genel Koordinatörü Prof. Dr. Rüştü Güner, dopingle mücadele konulu bir sunum yaptı, yasak madde kullanımının sporcular üzerinde yarattığı zararları anlattı. Programın sonunda, seminere katılanlara sertifikaları, eskimeyen şampiyonlara da teşekkür plaketi verildi.