CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Süleymanşah Türbesi'ni gerekçe göstererek orduyu Suriye'ye sokmak isteyebileceğini ilere sürerek, "Genelkurmay Başkanı'na seslenmek isterim, Türkiye'yi maceraya sokmayın. Ortadoğu bataklığına Türkiye'nin girmeye hakkı da yetkisi de yoktur" dedi.

Kılıçdaroğlu, dün akşam Samanyolu Haber'de katıldığı bir televizyon programında şunları kaydetti:

GAZİ MECLİS'TE YOLSUZLUK YAPANLARIN OLMASINI İÇİMİZE SİNDİREMİYORUZ

Fezlekelerin milletvekillerine açılmasını istedik maalesef başaramadık. Sanıyorlar ki bu fezlekeler orada okunmayınca halk bunları öğrenemeyecek. Bunların arzusu, fezlekelerin içeriğinin seçimlere kadar halkın öğrenmemesi. Parlamentonun görevi yolsuzlukları örtmek midir, yolsuzluklarla mücadele etmek midir? Gazi Meclis'in içine yolsuzluk yapanların oturmasını içimize sindiremiyoruz. Parlamentoda hırsız olmaz. Kul hakkı yiyenin parlamentoda ne işi var, bunlarla mücadele etmek istiyoruz, AKP kapatmak istiyor. Yapılması gereken olayı örtmek değil açıklamaktır. Bakanlar soruşturma komisyonu kurulmasına izin vermişler, niye bugün meclise gelmediler, gelselerdi kürsüye çıksalardı, "Milletvekilleri öğrensin, bizim alnımız ak, böyle bir töhmetin altında kalmak istemeyiz" diyebilirlerdi. Soruşturma komisyonu kurulsun mu kurulmasın mı hangi bilgiye dayanarak elimi kaldıracağım. Fezlekeyi okumam lazım benim, belki aklım yatmaz, ret oyu veririm. Bunu yapmıyorlar, halk gerçekleri öğrenmesin, bilmesin. Size sözüm bu yolsuzlukların üzerini kapattırmayacağız.

BAŞABAKAN BÖYLE BİR TÖHMETİ TAŞIYAMAZ

Bunlar siyasette zenginleştiler. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, siyasete girmeden önceki durumunu açıklasın. O dönem haciz kıskacındaydı, şimdi bir eli yağda bir eli balda. Sen bakandın, ne oldu? Nasıl kazandın bu parayı?Tapelerin montaj olup olmadığı konusunda hiçbir çekince yok. Muammer Güler önce, "Ben oğlumu aramadım" dedi. Oğluyla yaptığı konuşmalar internete düştü, savcılığa dilekçe verdiler, "Oğlumla yaptığım görüşmeyi fezlekeden çıkarın" diye. Erdoğan'ın oğluyla 17 Aralık sabahı yaptığı görüşme internete düştüğü akşam başbakanlık iki satırlık bir açıklama yaptı. Niye başbakan açıklama yapamadı. O gece uğraşıyordu nasıl delilleri yok ederim diye. Umut Oran, hangi dakika, hangi saat oğluyla, kızıyla konuşmalarına ilişkin TİB'in kayıtlarını açıkladı. Erdoğan sanıyor ki silin dediğim zaman yok oluyor. Araya Tivnikli'yi koymuş sildirsin diye. Hiç kimsenin gücü yetmez. Bir ülkenin başbakanı böyle bir töhmeti taşıyamaz. Erdoğan bu yükün altında kalamaz. Türkiye bu yükün altında kalamaz, ayrılması lazım.

1,7 TRİLYON DOLAR HARCANDI

Son 10 yıl içinde ne kadar para harcandı. 1 trilyon 775 milyar dolar harcandı. Peki 50 yılda ne kadar harcandı? Bunun yarısından daha az. Keban, Atatürk Barajı yapıldı. Bunun yarısından daha az bir parayla yapıldı. Bunlar 1 liralık işi 5 liraya yapıyorlar, 4 lira cepte. Sorun da burada. Rüşvetle Türk vatandaşı olan birisi 4 bakanı satın almıştır. Bunları paralel devlet yaptı diyorlar hepsi palavra, devletin vicdanı yapmıştır bu operasyonu. Yolsuzluğun olduğu yerde devletin ilgili kurumları harekete geçer, bizim ülkemizde yolsuzluk operasyonu yeni mi oldu, dünya kadar yolsuzluk operasyonu oldu ama ilk kez Türkiye, devletini soyan hükümetle tanıştı. Devletin aile boyu soyulduğu sistemi gördük biz.

SANA NE DARBESİ YAPILACAK

Bu fezlekeleri kapatmak, örtmek istiyorlar. Sana ne darbesi yapılacak. Halkın yüksek irfanına güvenen birisiyim. Hep demokrasi yara aldı darbelerden. Darbelerin olmadığı demokratik yollardan halkın hesap soracağı bir sistemi kurmak zorundayız biz. Neden bu yolsuzluklar oluyor, bakanlar neden mal varlıklarını açıklamıyorlar. Telefon açıyor bu ve gazetecilerin işine son veriyor. Alo Mustafa çıktı şimdi. Mustafa'ya telefon açıyor, başörtülü bir köşe yazarının işine son veriyor. Hani bu başörtülü bacılarımızın haklarını savunuyordu. İşi gücü bırakmış, nasıl köşeyi döneriz, ailece nasıl zengin oluruz diye uğraşıyor.

BERKİN'İ TERÖRİST İLAN ETTİ

Gezi'de çadırları kim yaktı, hükümetin adamları, ölenler kim bizim insanlarımız. Ölenlerin hiçbirisine bugüne kadar Allah rahmet eylesin demedi. Berkin 15 yaşında bir çocuk, ekmek almaya gidiyor, çocuğumuz. Hükümetin görevi o çocuğu öldürenleri bulmak mahkemenin önüne çıkarmak. O çocuğu terörist ilan etti, meydanlarda yuhalattı ölen kişinin arkasından kötü söz söylemek Müslümanlığa yakışır mı? Sakın provokasyona gelmeyin, birisi silah sıksa bile kaçın oralarda durmayın. Burak Can 22 yaşında Alucralı bizim evladımız, birden silahlar patlıyor ve hayatını kaybediyor. Provokasyondur. Başsağlığı diledim ben, CHP'ye oy verdi mi vermedi mi bunları aramam ben, bunlar bizim insanlarımız.

TİMSAH GÖZYAŞI

İlker Başbuğ'u da almıştır, tutuklayın bunu demiştir. Demiyor muydu ben bu davaların savcısıyım diye. Tutuklama isteğinde kim bulunur? Savcı bulunur. Kamuoyunun tepkisi üzerine timsah gözyaşları dökmeye başladı. Doğru değilse neden tutuklanmasına izin verdin?

O MÜFETTİŞLER BANA GELSİN

(Bazı özel yurt ve okullarda müfettişlerin öğrencileri sorguladığı haberlerine ilişkin) O müfettişler bana gelsin, ben kötülüyorum. Küçük çocuklardan ne istiyorlar, adı hırsıza, yalancıya çıkmış bir insandan başbakan olmaz. Şimdi bakın ne yapıyorlar küçük çocuklara müfettiş göndermişler, Erdoğan kötüleniyor mu? Zaman zaman yurttaşların aklına şu geliyor, bu hükümet gitti, CHP gelirse istikrar bozulur mu? Niye bozulsun. Ben devlette 27,5 yıl çalıştım, o bir sucuk fabrikasında muhasebeciydi, batırdı. Hiç kimse benim hakkımda şu yolsuzluk yapmıştır dememiştir, diyemez de zaten, boğazımdan aşağı haram lokma inmemiştir. Ama onun hakkında dünya kadar rapor var.

BAĞIŞ'I NE YAPACAK

Bizim partimizin temel bir kuralı vardır, dinin siyasete alet edilmesini doğru bulmayız. Dün akşamki ses kayıtlarını ben de dinledim. Kuran'ı Kerim ile alay ediliyor. "Ben her cuma google'dan bir ayet bulur, sallarım" diyor Egemen Bağış. Herhangi bir CHP ilçe başkanı bunu söyleseydi, Türkiye'de yer yerinden oynamıştı, Erdoğan meydan medyan gezmişti, bunlar din düşmanı demişti. Erdoğan'a soruyorum bu Bağış'ı ne yapacaksın? Hem rüşvetten yargılanacak, hem dini istismar edecek. Herşeyi yapıyorlar iktidarda kalmak, emin olun yurtdışına kaçmaktan başka bir çaresi yoktur. Kaçsa da onu bu ülkeye getireceğiz. Yargılanacak kurtuluşu yok. Seçimler aklanma aracı değildir, aklanacaksan mahkemeye gideceksin, adam gibi yargılanacaksın.

ERDOĞAN İÇİN SORUŞTURMA KOMİSYONU

3 dönem kuralı değişebilir, sinyallerini vermeye başladılar. Cumhurbaşkanı olmaktan ümidini kesti, şaibeli bir adamdan cumhurbaşkanı olur mu allah aşkına? Erdoğan için de soruşturma komisyonu kurulmasını isteyeceğiz. Onun da aklanmasını isteyeceğiz. Bir ülkenin başbakanı şaibeyle bu ülkeyi yönetemez. Aklanır gelir, cumhurbaşkanı mı olacak başımın üstünde yeri var. Bu halinle sen bu ülkede cumhurbaşkanı olamazsın, bu ülkenin bir irfanı, vicdanı vardır. Bu ülke bu kadar şaibeyi kaldıramaz. Gül'ün cumhurbaşkanı olarak iyi bir performans çizdiği kanısında değilim. Büyük bir prestij kaybına uğradı. Cumhurbaşkanlığı makamı derin bir yara aldı. Herkesi kucaklayan, parti kimliği öne çıkmamış birisinin cumhurbaşkanı olmasını isterim. Partili kimliği çok öne çıkan birisinin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturması kaygı yaratıyor. Gül'de bunu gördük.

ORDUYU SURİYE'YE SOKMAK İSTEYEBİLİR

: Seçimlere giriyoruz, gazetelerde küçük küçük haberler yer alıyor Süleymanşah Türbesi'ne saldırılar olacak diye. Sınırımızdan 30 kilometre içeride. Seçimlerden önce orduyu Suriye'le sokmak isteyebilir, Genelkurmay Başkanı'na seslenmek isterim, Türkiye'yi maceraya sokmayın, hele hele şaibeli bir başbakan varken, bu ülkenin genelkurmay başkanını terörist olarak içeri atmış biri varken. Oraya bir saldırı yok ama provokasyon olabilir. Erdoğan orduyu oraya sokmak isteyebilir, herkesin çok dikkatli olması lazım, Türkiye'nin macereya ihtiyacı yoktur. Ortadoğu bataklığına Türkiye'nin girmeye hakkı da yetkisi de yoktur.

ANKARA'YI ALACAĞIZ

Durumumuz gayet iyi. Ankara'da bir sorunumuz yok. İstanbul'da da açık çok minimize edildi, bu önümüzdeki günlerde kapanacak. Bursa, Balıkesir, Manisa, Adana, Hatay bizim için önemli, buraları alacağız. İstanbul'da bir puanlık fark var. Ankara'da rahatız. Mansur Bey önde. İzmir'de bir sorun yok.

HERŞEY VAR

(CHP/MHP/BDP/cemaat ittifakına ilişkin bir soru üzerine) Aklına ne geliyorsa konuşuyor, ne söylediğini de bilmiyor. Promptera yazıyorlar, ne olduğunu da bilmiyor. MHP, CHP, cemaat hep beraber hükümete karşıymışız, biz nerede biraraya geldik ki? MHP ile rakip partiyiz. BDP, HDP siyasi parti saygı duyarız. Onlara da söyledik, Erodğan'ın provokasyonlarına dikkat edin dedik. İktidardan gitmemek için cinayet dahi her şeyi yapar. Gittiği zaman başına ne geleceğini biliyor. Herşeyi göze alan bir kişi, iftira, yalan dolan her şey var bunda.