CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, 4+4+4 eğitim sistemini eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “Din eğitimine kim karşı? Hiç kimse. Onun da eğitimi var. Anne, baba din eğitimi vermek isterse elbette verilmelidir. Bakın bu bir ihtiyaç mıdır? Ben, CHP genel başkanı olarak, ‘Bu bir ihtiyaçtır.’ diyorum. Bunun giderilmesi gerekir.” dedi.

OSTİM Sanayici ve İş Adamları Derneği (OSİAD)’nin 21. Genel Kurul Toplantısı'na, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Milletvekili Özcan Yeniçeri, ASİAD kurucularından Mehmet Akyürek, Sanayi Bölgeleri Derneği Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay katıldı.

Toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 4 +4+ 4 eğitim modelini eleştirdi. Kılıçdaroğlu, eğitim politikasında oluşturulması gereken modellerin nasıl gerçekleşeceği yönünde değerlendirmelerde bulundu. Modelin, demokratik bir ülkede işin uzmanları tarafından yapılacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

        
“Akademisyenler bu sistemi konuştu mu? Pilot bölgelerde denemeleri yapıldı mı? Akıllı bir yönetimin ve akıllı bir hükümetin yapacağı budur. Biz bunu 8 yıllık kesintisiz eğitimin uygulanmaya başladığı dönemde konuştuk. 1960 yılında milli eğitim şuralarında, daha sonra pilot okullar seçildi. Doğudan, Batı’dan, Kuzey’den, Güney’den okullar seçildi ve sonuçta başarılı olundu. Şimdi eğitimi 2’ye böldük. Şimdi elini vicdanınıza koyun şu sorunun cevabını verin. Çocuk üniversiteye giderken bile, ‘Ben nasıl bir bölüm seçeceğim?’ diye soru soruyor. Şimdi biz ilkokul 4. sınıftaki bir öğreniciye diyoruz ki alanını seç. Nasıl bilecek bu çocuk? Bırakın da çocuk ilköğretim 4. sınıfı bitirsin.” Bugüne kadar hiç bir eğitim kurumunun sekiz yıllık eğitimle ilgili olumsuz bir raporunun çıkmadığını altını çizen Kılıçdaroğlu, ancak şu ana kadar bir çok olumlu raporların çıktığını da savundu.

        
“SİYASETÇİ ÇOCUK ÜZERİNDEN POLİTİKA YAPAMAZ”

        
Siyasetçinin, çocuk üzerinden politika yapamayacağını da dile getiren Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı: “Çocuk hepimizin çocuğudur. Hangi görüşten, hangi kimlikten, hangi etnik kimlikten olursa olsun çocukların hepsi aynı okula gitmektir. O zaman eğitim gibi bir konu da kararı uzmanlara bırakmaktır.”

        
“12 MİLYAR DOLAR SICAK PARANIN KAYNAĞI NE?”


        
Kılıçdaroğlu, konuşmasında yaptığı bir araştırmanın sonuçlarını da açıkladı. Kılıçdaroğlu, Türkiye’de 111 milyar dolar sıcak paranın olduğu, kaynağı bilinemeyen paranın da 12 milyar dolar olduğunu açıkladı.

        
Bu durumun vahim bir gelişme olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Bilinmeyen paranın miktarı 1, 3, 5 milyar dolar olsa anlarız. Ama 12 milyar dolar paradan söz ediyoruz. 111 milyar dolar sıcak para var. İşte bizi böyle yönetiyorlar. Mallarını nasıl satacaklar yoksa bize. ABD Merkez Bankası trilyonlarca dolar para bastı. Niçin? ABD malları uluslararası piyasada alıcı bulsun diye. Biz ne yaptık. Övündük paramız çok değerli oldu diye. İşte ekonomiye güvenmek çok farklı bir şeydir. Kendi malınızı uluslararası alanda kalitesini yükseltip değerini yükselteceksiniz. Alım değerini düşüreceksiniz ki ülke içinde istihdam oluşturabilesiniz. Buna istidam yaratmadan büyüme diyoruz. Dışarıdan ara mal geliyor. İşliyor, ihraç ediyorsunuz. İhraç ürünlerinde oluşturduğumuz katma değeri sormuyoruz. Mesela bir televizyonda 1 dolar kazanıyoruz.”