ALERJİK hastalıkların yaz-kış demeden çocuk sağlığını tehdit ettiğini belirten Uzm. Dr. Canan Ateş, aileleri uyardı. Ellerin gerektikçe su ve sabunla yıkanması gerektiğini söyleyen Ateş, "Çocuğu temiz havalandırılmış ortamlarda tutun, bol sıvı alımı ve taze sebze meyve tüketimine dikkat edin" dedi.

Hava kirliliği, sigara ve egzos dumanı, havadaki ani sıcaklık ve nem değişikliği, viral üst solunum yolu hastalıkları ve egzersiz gibi nefes yolunda iritasyona sebep olan durumlar çocuklarda alerjik bronşite neden oluyor. Hastalığın öksürük, nefes darlığı, balgam artışı, hırıltılı solunum ve karın ağrısı belirtileriyle ortaya çıktığını anlatan Medicana Çamlıca Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Canan Ateş, "Özellikle koşunca, ağlayınca efor sarf edince beliren öksürük, nezle ve gripal enfeksiyon sırasında görülen hırıltı veya solunum sıkıntısı, gece ve sabaha karşı öksürük nöbetiyle balgam çıkarma öyküde sıkça mevcuttur" diye konuştu.

"ELLERİNİ SU VE SABUNLA YIKAYIN"

Çocukları alerjiden korumak için ailelerin genel hijyen kurallarına dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Canan Ateş, "Ellerin gerektikçe su ve sabun ile yıkanması hasta bireylerden uzak durmak, çocuğu temiz havalandırılmış ortamlarda tutmak, oda ısısının gündüz 20 ila 22 derece gece 18 ila 19 derece olmasını sağlamak, bol sıvı alımı ve taze sebze meyve tüketimi önerilmekle birlikte uzman doktor takip ve tedavisine uyulmalıdır" ifadelerini kullandı. Alerjik Rinit'in de havada bulunan ve solunum yoluyla alınan alerjenlere bağlı ortaya çıktığına dikkat çeken Uzm. Dr. Canan Ateş, alerjik rinit ile alerji arasındaki farkları şöyle sıraladı:

"Burun, göz veya boğazda kaşıntı, akıntı ve burunda tıkanıklık hissi gibi tekrarlayan şikayetlerle karşımıza çıkar. Bu şikayetlerin çocukta sıklıkla tekrarladığını veya uzun süre devam ettiğini görmek aslında alerjik rinitten şüphelenmemizi sağlar. Vücudumuzda alerjik reaksiyon oluşturan maddelere alerjen denir. En sık rastlanan alerjenler ev tozu akarı, polenler, küf mantarı ve hayvan tüyleridir. Anlaşılacağı üzere 'alerji' genel bir tabirdir. Alerjik rinit duyarlı bireylerde üst solunum yolunun alerjene verdiği aşırı cevabın bir sonucudur."

"ÇOCUKLARIN YÜZDE 18'İNDE ASTIM GÖRÜLÜYOR"

Bilimsel çalışmalara göre çocuklarda astımın görülme sıklığının yüzde 10 ila 20 arasında değiştiğini anlatan Uzm. Dr. Ateş, bu oranın Türkiye'de yüzde 18’e olduğunu anlattı. Uzm. Dr. Ateş, ailelere şu tavsiyelerde bulundu:

"Solunan havanın kirliliği, taşıtlardan salınan egzoz gazları, evde sigara içimi, kimyasal içerikli temizlik maddelerin kullanımı ve yetersiz havalandırılan ortamlar astıma zemin hazırlar. Genetik olarak alerji potansiyeli taşıyan (ailede astım veya alerji öyküsü) çocuklarda astım gelişimi kolaylaşır. Evin düzenli havalandırılması, kimyasal temizlik maddelerin yerine doğal ürünlerin tercih edilmesi, ev tozu akarların barınabileceği, uzun tüylü halıların, perde ve pelüş oyuncakların uzaklaştırılması, yatak örtüsü ve yastığa akar geçirmeyen kılıfların geçirilmesi, evde asla sigara içilmemesi, çocuğa abur cubur veya hazır gıdaların yedirilmemesi gibi alınacak tedbirler büyük oranda hastalığın alevlenmesini önleyecektir."

TEDAVİDE 2 İLAÇ KULLANILIYOR

Tedavide 2 farklı ilaç kullanıldığını söyleyen Ateş, "Bunlar sprey veya buhar şeklinde uygulanır. Birisi hızlı etki eden, hızlı rahatlama sağlayan kısa süreli (5-7) kullanılıp bırakılan diğeri ise uzun etki eden uzun süreli kullanılan ve kortizon içeren ilaçlardır. Mevcut alerjinin kökten çözümlenmesini sağlayan aşı tedavisidir. Dilaltı damla aşı tedavisi solunum alerji uzman doktoru tarafından yapılır ve 3-5 yıl sürebilir. Son olarak; birçok astım hastasında varolanreflünün tedavisi yapılır. Mide girişindeki kapakçığın astımlı çocuklarda gevşek olması nedeniyle mideden yukarı yemek borusuna ordan nefes borusuna çıkan asitli, mide içeriği öksürük ataklarını sıklaştırır. Reflüye yönelik tedavi ve reflü önleyici diyet hastalığın ilerlemesini durduracaktır" dedi.

(FOTOĞRAF)