TOPLUMDA görülme sıklığı yüzde 5 olan hemoroid hastalığı birçok hastanın utanması nedeniyle ilerliyor. Hastaların genellikle 3 ya da 4'üncü evreye gelince hekime başvurduklarını söyleyen Kent Bayraklı Tıp Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Yeğinboy, hastaların utanmaları nedeniyle ameliyat olmak zorunda kaldıklarını belirtti.
Halk arasında basur olarak bilinen hastalığın en sık 35-45 yaşları arasında görüldüğünü belirten Op. Dr. Yeğinboy, "Oysa şikayetler başladığında, daha hastalık erken evredeyken başvurulsa daha ağrısız ve daha az girişimsel yöntemlerle sorun halledilebilir. Hastalığın geç evredeki tedavisinde ise ameliyat altın standart olup, en iyi yöntem ise klasik ameliyattır" dedi.
Hastalığın, anal bölgede toplardamarların baskı altında genişlemesi sonucu geliştiğini belirten Op. Dr. Yeğinboy, "Aşırı kabızlığa bağlı ıkınma, sürekli oturma veya ayakta durma, hamilelik ve obezite en önemli nedenler olarak sıralanabilir. Bu hastalık iç ve dış olarak ikiye ayrılır. İç hemoroid fazla ağrıya neden olmadan sadece kanama şeklinde belirti vermesi yanında makatta bir dolgunluk hissi ve kaşıntı da eşlik edebilir. Dış hemoroid ise kendini şişlik, ağrı, kanama ve yanma ile gösterir. Hemoroidin 4 evresi vardır. 1'inci evre dışardan normal görünüm, sadece kanama. 2'inci evre ıkınma ile dışarı çıkan ve kendiliğinden içeri giren hemoroidal şişliktir. 3'üncü evre ıkınmayla veya ıkınma olmadan çıkan, kendiliğinden veya elle içeri itilebilen hemoroidal şişlik. 4'üncü evre ise elle içeri itilemeyen, sürekli dışarda duran hemoroidal şişliktir."
AYIP DÜŞÜNCESİ, UTANMA DUYGUSU
Hemoroidin ilk iki evresinde başvuran hasta sayısının yok denecek kadar az olduğunu, hastaların çoğunun utanma nedeniyle üçüncü ve dördüncü evrede başvurduğunu ve bu evrede de artık ameliyatsız çözümün kalmadığını belirten Opr. Dr. Yeğinboy sözlerini şöyle sürdürdü: "Hemoroid hastalığında ideal ameliyat yöntemi, en az tekrarlama olasılığı olan, hastayı tekrar ameliyat stresine sokmayacak olan klasik yöntemdir. Her evrenin ameliyat yöntemi farklılık gösterir. İlk iki evrede ameliyat gerekmez. Bu evrelerde beslenme ve yaşam alışkanlıklarında yapılacak değişikliklerle yakınmaların çoğu ortadan kalkmaktadır. Yine sıvı tüketiminin artırılması, liften ve posadan zengin diyetler yanında, semptomları ortadan kaldıracak ilaç tedavisi genellikle yeterlidir. 2'nci evrede ise daha ağrısız ve daha az müdahale gerektiren lazer ya da boğma yöntemi genellikle yeterli olmaktadır. 3'üncü ve 4'üncü evrede ise tedavide ameliyat kaçınılmazdır. Bu evrelerde en uygun ameliyat yöntemi  klasik hemoroid ameliyatı dediğimiz memelerin alınması, günümüzde halen altın standarttır. Tedavide ameliyat sonrası erken dönemde ortaya çıkan ağrı yakınması ve kanamanın en az olması da amaçlanan hedefler arasındadır."

FOTOĞRAFLI