Erol AKKIR/ANTALYA, () - AKDENİZ Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özbudak, 'light' sigaranın çocuk ve kadınların sigaraya başlamasında önemli rol oynadığını belirterek, "Light sigarayla kandırılıyoruz" dedi. Prof. Dr. Ömer Özbudak, 9 Şubat Dünya Sigara Bırakma Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, sigaranın insan sağlığı açısından tehlikelerine dikkati çekti. Türkiye'de 15 yaş üzeri nüfusun yüzde 25'inin sigara kullandığını belirten Prof. Dr. Özbudak, 'light' sigara ve 'elektronik' sigaranın özendirici olduğunu söyledi. 'Light' sigara tanımıyla toplumun, insanların kandırıldığını kaydeden Prof. Dr. Özbudak, "Light ifadesi, Dünya Sağlık Örgütü'nün sağlıklı ürünler için kullandığı bir terim. Fakat bu isim alınmış, çalınmış ve 'light sigara' adıyla tiryakilerin önüne koyulmuş bir tuzak. 'Light' sigara da birebir normal sigaranın içerdiği tüm zararlıları barındırıyor" dedi. LIGHT SİGARA, KADIN VE ÇOCUKLAR İÇİN TUZAK Light sigaraların filtre ucuna yerleştirilen ventilasyon kanalları vasıtasıyla vücuda daha az zararlı madde taşıdığının iddia edildiğini anlan Prof. Dr. Özbudak, bu iddianın doğru olmadığını savundu. Kullanıcının daha derin nefes alarak daha fazla sigara tükettiğini, daha çok zararlı maddeyi akciğerlerine çektiğini vurgulayan Prof. Dr. Ömer Özbudak, "Bugün light sigaralar özellikle çocukların ve kadınların sigaraya başlamasında en önemli etken. Light sigarayla başlayan sigara serüveni zamanla normal sigarayla devam ediyor. Bu nedenle light ya da zararsız sigara diye bir şeye yok. Dolayısıyla insanlar mentollü, kakaolu, ince, slim, düşük nikotinli olarak sunulan sigaraya aldanmamalı. Bunlar, sigara şirketlerinin insanların sigaraya başlamaları ve devam etmeleri için önüne koyduğu tuzaktır. Light sigarayla kandırılıyoruz" dedi. ELEKTRONİK SİGARA, NORMAL SİGARADA OLMAYAN AĞIR METALLER İÇERİYOR Elektronik sigaranın da zararlarına dikkati çeken Prof. Dr. Özbudak, Göğüs Hastalıkları Dernekleri ve Dünya Sağlık Örgütü'nün yaptığı araştırmalarla elektronik sigaranın zararlı olduğunun ortaya konduğunu söyledi. Hatta sigara içmeyen bireylerin dahi 'zararsız' diye elektronik sigara kullandığına vurgu yapan Prof. Dr. Özbudak, "Yanlış algı nedeniyle insanlar sigaraya başlıyor. Elektronik sigara ucunda nikotin içeren bir kartuşun olduğu, yanma özelliği olan aynı sigara gibi ışık veriyor. Bunlar sigara bırakmada kullanılan madde olarak lanse edildi. İçiciler, 'Sigarayı bıraktırıyor, zararlı madde içermiyor' bilinciyle bunlara yöneldi. Oysaki elektronik sigara, aynı normal sigarada bulunan, kansere neden olan zararlı bir çok maddeyi içeriyor. Hatta sigaranın içinde bulunmayan ağır metaller bile var. Bu da bilimsel olarak net biçimde kanıtlanmıştır" diye konuştu. "ELEKTRONİK SİGARA ALDATMACADIR" Prof. Dr. Özbudak, elektronik sigaralar üzerine yapılmış 4- 5 bilimsel çalışma olduğunu, hepsinin ortak sonucunun, elektronik sigaraların içeriğinin, üzerinde yazan içeriklerle uyumlu olmaması olduğunu söyledi. Özellikle internet üzerinden satışı yapılan elektronik sigaralara karşı uyarıda bulunan Prof. Dr. Özbudak, "Bilimsel veriler ışığında söylüyorum, elektronik sigara, sigarayı bırakmakta kullanabilecek doğru ürünler değil. Light sigarada olduğu gibi içerisine çeşitli koku verici maddeler konulan, cezbedici, kişiye keyif veren ürünler olarak piyasaya sürülmekte. Elektronik sigara aldatmacadır" dedi. 30 MİLYAR DOLAR SİGARA ŞİRKETLERİNİN KASASINA GİDİYOR Türkiye'de 15 yaş üzerindeki nüfusun yüzde 25'inin sigara kullandığını vurgulayan Prof. Dr. Özbudak, şunları kaydetti: "Olayın üç boyutu var, ekonomik, sosyal ve sağlık. Sağlıkla ilgili boyutunu artık biliyoruz. 7 yaşındaki çocuğa sorduğunuzda sigaranın zararlarını anlatacak durumda. Türkiye'de bugün 20-25 milyon sigara içicisi var. Çok büyük bir ekonomik yükü sigara şirketlerinin cebine yönlendiriyor. Yıllık 25-30 milyar dolar gibi büyük bir rakamı sigara üreticilerine gönderiyoruz. Diğer yandan sağlığımızı kaybediyoruz. Sağlığımızı kaybettiğimizde kullanılan tansiyon ve kanser gibi hastalıkların ilaçlarını da yine yurt dışından ithal ediyoruz. Bu da ikinci bir ekonomik kayba yol açıyor. Dolayısıyla hem sağlığımızı kaybediyoruz hem de ekonomik yönden ciddi bir kaynağımızı sağlıksız bir ürün için harcamış oluyoruz."