Kilo vermede önemli noktanın, her zaman sağlıklı ve düzenli beslenme olduğuna işaret eden İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Koptagel İlgün, “Şok diyet ya da 'şu kadar günde bu kadar kilo verdiriyoruz' diyen 'fantastik' diyetleri doğru bulmuyorum'' dedi.

İlgün, dünyada ve Türkiye'de artık hastalıkların tedavilerinin bile kişiye göre olduğuna işaret ederek, ''Diyetler de kişiye özel olmalı. 'Bahar geldi, şunu yiyin, şunu yemeyin' diyerek yuvarlak cümlelerle diyet reçeteleri sunuluyor. İnsanların bir biyoritmi var. Bu tür diyetler kişinin biyoritmini de bozuyor. Hızla verilen kiloların hızla geri alındığını görüyoruz'' diye konuştu.

Diyet konusunda pek çok bilginin kafa karışıklığına da yol açtığını ifade eden İlgün, kimileri ''günde 2 öğün yemek yiyin'' derken, kimilerinin de ''ara öğünlerle 6 öğün yiyin'' dediğini dile getirdi.

İlgün, sağlıklı beslenmenin önemine vurgu yaparak, ''Önemli olan öğünlerde yemek yenmesi ve bol su içmek. Yılın belli zamanlarında değil, her zaman sağlıklı ve düzenli beslenmek ile istikrarlı spor yapmak'' dedi.

Beslenme ve spora ilişkin önerilerde de bulunan İlgün, özellikle gece mideyi yormayacak şekilde yemek yenmesi ve yaşa göre spor yapılması gerektiğini söyledi.

KİLO VERME MUTLAKA HEKİM KONTROLÜNDE OLMALI

İç hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Ziya Mocan da sağlıklı beslenmenin önemine değinerek, ''Şok diyetleri sağlık açısından uygun bulmuyoruz. 'Kısa dönem diyet' diye bir şey yok, artık sağlıklı beslenme var'' dedi.

Kilo verme programında sağlıklı beslenmenin önemli olduğunu da söyleyen Mocan, aç kalarak ya da tek düze beslenerek de kilo vermenin doğru olmadığını ifade etti. ''Sağlıklı beslenmeyi hayat boyu prensip edinmek gerekiyor'' diyen Mocan, kısa dönem ve hızlı kilo vermenin pek çok sakıncası bulunduğunu dile getirdi.

Kilo vermenin mutlaka hekim kontrolünde yapılması gerektiğini kaydeden Mocan, kısa süreli kilo vermelerde vücutta sarkmaların da meydana geldiğini belirtti ve şunları söyledi: ''Kilo verme programının özellikle obezlerde en az 2 yıla yayılması gerekiyor. Hızlı kilo verilirken yağ hücrelerinin içindeki yağ azalıyor ama yağ hücrelerinin sayısı azalmıyor. Sorun da buradan kaynaklanıyor. Kısa dönem zayıflamalarda yağ hücre sayısı azalmadığı için daha sonra normal yemeye başlandığında hızlı bir şekilde bu yağ tekrar toplanıyor ve hızlıca kilo alınabiliyor. Ancak uzun dönemde kilo verilirse o zaman yağ hücrelerinde sayısal azalma oluyor. Kilo vermedeki ana prensip de yağ hücrelerinin sayısal olarak azalması. O zaman bu, kalıcı kilo kaybına neden oluyor.''

UYKUSUZLUK VE SİNİRLİLİK NEDENİ

Yaza hazırlık için birkaç kilo fazlalığını vermek isteyenlere de öneride bulunan Mocan, bu kişilerin egzersizi artırıp yağı ve ekmeği kesmeleri durumunda aç kalmadan kilo verebileceklerini söyledi.

''Şok diyet''lerle kısa sürede kilo verilebileceğini ama bunun sağlıklı olmayacağını dile getiren Mocan, bu durumun huzursuzluk, uykusuzluk, sinirlilik ve özellikle kadınlarda adet düzensizliğine neden olacağını da kaydetti.