Turgay İPEK/ERZURUM, () - TÜRK Parti Genel Başkanı Ahmet Eyüp Özgüç, parlementoda grubu bulunan Ak Parti, CHP, MHP ve HDP'nin iktidarın bütününü oluşturduğunu belirterek, "Aralarında gizli bir ittifak ve koalisyon var. Düşünceleri parlementoya yeni bir siyasi partiyi sokmamak. AKP'nin iktidarda, diğerlerinin de muhalefette kalması işlerine yarıyor" dedi.
Merkez Palandöken ilçesindeki parti binasında düzenlediği basın toplantısında, iktidar ve muhalefet parti liderlerini eleştiren Türk Parti Genel Başkanı Ahmet Eyüp Özgeç, bugünkü parlementonun HSYK, MİT, internet ve iç güvenlik yasasasını çıkarak milletin parlementosu olma kabiliyetini ve vasfını kaybettiğini iddia etti. Parlemantonun sürekli Türk milletinin özgürlüklerini kısıtlayan, haklarını elinden alan antidemokratik uygulamaların yasalaştırıldığı yer haline geldiğini vurgulayan Özgüç, "Bu parlamento milleti ezen bir parlamentodur. Türk milletinin parlamentosu değildir. Milletin haklarını temsil eden bir parlamento değildir. Türk milletini de parlamentoya olan güveni, inancı giderek azalmıştır. Seçimlerde bu çerçevede bakıldığı zaman demokratik olmaktan son derece uzaktır ve seçimlerin güvenliği de ciddi olarak şüphe altındadır. Nereye giderseniz gidin seçim sandıklarında hile yapıldığı konusunda kanaat var. Bugüne kadar kamuoyunu rahatlatıcı hiçbir tedbir alınmadı ve alınmamaya devam ediyor. Kaçak sarayda anketlerin manüple eden seçimleri de manüple eder. Herhangi bir yerde hırsızlık yapan oylarda da hırsızlık yapar. Bunlar milli iradeye saygılı olduklarını mitinglerde sürekli olarak söylüyor ama milli iradenin temel hakkı olan devlet malına, ihalelerine, devletine, parasına ve devletin bütçesine el uzatmıştır. Hukuku, adaleti yok eden bir kadronun seçim güvenliğini sağlayacağına inanmıyorum. Türkiye'de seçim güvenliği tehlikededir. Türkiye'de herkesin geleceği ve bekası için Recep Tayyip Erdoğan için de, AKP kadrolarının geleceği için de, demokrasinin yok edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü demokrasinin yok edildiği ortamlarda iktidarın demokratik bir biçimde el değiştirme imkanı da kalmaz. Bunun örneklerini yakın tarihte sıklıkla gördük. Demokratik yolları ortadan kaldırmış Saddam'ı kuyudan aldık. Libya'da Kaddafi'yi lağım çukurundan aldılar. Neden çünkü demokratik yollarla hükumetin, gücün, iktidarın el değiştirmesini ortadan kaldırırsanız, iktidarın el değiştirmesi demokrasi dışı yollarla olmaktan başka çaresi olmaz. Biz bu konuda iktidarı da muhalefeti de bu konuda uyarıyoruz. Demokrasinin varlığı herkesin bekası için güvencedir. Biz onların geleceğini düşünerek konuşuyoruz" diye konuştu.
Siyasetin, basının, iş dünyanın ve yargının baskı altında olduğu Türkiye'de siyaset yapmanın çok zor olduğuna değinen Türk Parti Genel Başkanı Ahmet Eyüp Özgüç, şunları söyledi:
"Parti kurarsınız ilçe teşkilatında yer alacak esnafın kapısına zabıta gider, iş dünyası size asla destek vermez, uzak durmaya çalışır, meslek gruplarına, sivil toplum kuruluşlarına gitmek isterseniz kapılar yüzünüze kapanır. Yerel basına demeç vermek isterseniz belediyenin verdiği reklamlar kesilir. Türkiye'de siyaset yapmak çok zor. MHP, CHP ve HDP, AKP'nin değirmenine su taşıyor. Birçok parti koalisyona açık. Ama MHP ve Devlet Bahçeli bunu reddetti. Çok güçlü bir biçimde iktidarın el değiştirme imkanı vardı. Ama bunu yapmadılar. Saadet ile Birlik Parti koalisyon yaptı. MHP bunu kabul etmedi. Ben bunu AKP iktidarının devamı için önemli bir siyasi hamle olarak görüyorum. Cumhurbaşkanlığı seçiminde de iki muhalefet parti elinden geleni yaptı. Bu parlemento değişmeli. Halkı ezen parlemento olmamalı. Yeni siyasette bunun üzerine kurulmalı. Türkiye'yi bölge ülkelerinden farklı kılan bir takım özellikleri vardı. Bunlardan biri seçim güvenliğiydi. Şimdi seçim güvenliği yok. Basın özgürlüğü yok edildi. Eleştirileri özgürce yapamıyoruz. Türkiye'de ÖSYM güvenliği de ciddi olarak milletin içini rahatlatan, güven veren unsurlardan biriydi. Şimdi bunu da kaldırıyorlar. Adalete olan güvenimiz kalmadı. Anayasa Mahkemesi'ne olan inancı kaybettik. Askerin tarafsızlığı, objektifline ve gücüne güvenirdi. Şah Fırat'ı terk edip geldi. Ülkenin Genel Kurmay Başkanı AKP'nin Genel Kurmay Şubesi gibi davranmaya başladı. Milli Güvenlik Kurulu iktidarın alt kabinesi çalışır gibi. Milli Güvenlik Kurulu'na güvenmiyorum."

FOTOĞRAFLI