"KOBANİ'YE ROJOVA'YA GİRERSENİZ BATAKLIKTAN ÇIKAMAZSINIZ"
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Bursa'daki incelemelerini, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe'yi ziyaret ederek sürdürdü. Daha sonra Şehzade Mehmet ve Cem Sultan’ın yattığı Muradiye Külliyelerini ile Orhan Gazi, Osman Gazi Türbelerini gezen Bakan Yılmaz, Muradiye’de bulunan Orduevi’ni ziyaret etti. Şehadet Cami’nde öğle namazını kılan Bakan Yılmaz, Atatürk Merinos Kültür ve Kongre Merkezi’nde yapılan Ak Parti İl Danışma Meclisi toplantısına katıldı. Burada konuşan Bakan Yılmaz, katılımcıların hicri yılbaşını kutladı.
Hükümet olarak yatırımlarını geçmiş dönemlerin aksine, gelecek nesilleri düşünerek yaptıklarını söyleyen Yılmaz, Türkiye’nin şu an bir ateş çemberi içinde olduğunu kaydetti. Şu anda Ak Parti yerinde bir başka partinin iktidar olması halinde, Türkiye'nin savaşa sokulmuş olacağını iddia eden Bakan Yılmaz, "Birisi diyor ki ‘Kobani’ye girin-çıkın ne olur? Diğeri diyor ki, 'Rojova’da sizler de olun.’ Türkiye vatandaşlarını gönderin diyorlar. Eğer siz Kobani'ye girerseniz, bataklıktan bir daha çıkamazsınız. Eğer 'Rojova' diyerek girerseniz, bu milleti bataklığa sürüklemiş olursunuz. Bir daha geri çıkamazsınız. Tarihten ders alarak bu aziz milleti düşünerek AK Parti meclisten yetki tezkeresi aldı. Yetki tezkeresi Silahlı Kuvvetlerin. Gerekirse bu milletin hak ve menfaatlerini korumak için yabancı silahlı kuvvetlerini Türkiye’de konuşlandıracağız. Ve gerekirse bu milletin hak ve hukukunu kullanmak için silahlı kuvvetlerimizi dışarı göndermek için Meclis'ten yetki aldık" dedi.
Konuşmasında, Türkiye’nin her zaman mazlumun yanında olduğunu, Sovyet devriminden kaçan beyaz Ruslar ile devrimi yapan Troçki'yi ve Humeyni ile ondan kaçanlara da kapısını açtığını söyledi. Yılmaz, "Biz bir imparatorluk bakiyesiyiz. Bir gün önce gelenin, bir gün sonra gelenden bir üstünlüğü yoktur. 77 milyon birinci sınıf vatandaşız" diye konuştu.
IŞİD'İ YARATAN NEDENİ GÖRMEZSEK SİVRİSİNEKLERLE UĞRAŞIRIZ
Konuşmasında, Kuzey Irak’tan 1990 yıllarda Saddam’dan kaçarak Türkiye’ye sığınan 500 bin kişi için güvenli bölge oluşturulduğunu ve bu kişilerin daha sonra ülkelerine geri döndüğünü hatırlatan Bakan Yılmaz, şimdi ise Suriye'den gelen yaklaşık 2 milyon kişinin, kendi vatanlarında güven içinde yaşaması isteniyorsa, Suriye’de güvenli, uçuşa yasak bir bölge oluşturulması gerektiğini söyledi. Bu konuda Fransa'dan destek aldıklarını, diğer koalisyon güçlerini de ikna etmeye çalıştıklarını belirten Milli Savunma Bakanı, bunun sağlanması halinde, Türkiye'ye gelen 2 milyon kişinin ülkelerine döneceğini savundu. Son iki yıl içersinde hiç kimsenin IŞİD'ın adını bilmeyip, El-Kaide’yi konuştuğunu açıklayan Yılmaz, "Şimdi El Kaide’yi konuşan mı var? IŞİD’i doğuran nedenlere de bakmak lazım. Eğer bunu ihmal ederseniz, nasıl dün El-Kaide ile Taliban ile mücadele ediyordunuz, bugün IŞİD ile mücadele edersiniz. Onu da kaldırırsanız yarın başkası gelir" dedi.
Terörü doğaran sebeplerin ve coğrafyadaki adaletsizlikle ve hukuka aykırı davranışların ortaya konularak değerlendirilmesini isteyen Yılmaz, "Eğer bunu görmezsek, bataklıkla değil, sivrisineklerle uğraşmış oluruz. IŞİD gider bir başka örgüt gelir. Eğer bu coğrafyadaki problemleri kökten çözmek istiyorsak, her insanın temel insan hakları dahil tüm insan haklardan eşit şekilde yararlanması gerektiğinin bilinmesi gerekiyor. Eğer komşunda bir ateş yanıyorsa, bu ateşin nereye sıçrayacağı nereye yayılacağı kimse bilemez. Siz olmasanız da orada bir ateş yanıyor. Ama siz olursanız, ateşi yönlendirebilmek ve söndürebilme ihtimaliniz var. Bu bakımdan diyoruz ki Türkiye’nin mutlaka uluslararası koalisyonun içinde olması lazım. İçinde olsun ki ateş daha büyümesin, daha yanlış hareketler yapmasın, Türkiye’nin koalisyonda yer alması lazım. Şu an koalisyonu aktif olarak destekliyoruz. Ama içinde değiliz. Ama biz olmadık diye koalisyon durmuyor ki. Yine bombalamalar devam ediyor. Ölümler devam ediyor" diye konuştu.
“DEVLETİN YOKSA ÖZGÜRLÜĞÜN YOK"
Balkanların, Kafkasların ve Ortadoğu’nun umudunun Türkiye olduğunu vurgulayan Bakan Yılmaz, bu nedenle Türkiye'nin birlik içersinde olması gerektiğini savundu. "Devletin yoksa özgürlüğün, namusun, mal özgürlüğün ve konuşma özgürlüğün yoktur" diyen Yılmaz, buna ise Şengal Dağı’ndan gelen Ezidiler örnek gösterdi.
Yılmaz konuşmasının sonunda ise, Mehmetçiğe taş atanların bile, Mehmetçiğin olduğu bu güçlü Türkiye’de, sağlanan özgürlükler sayesinde o taşları attığını sözlerine ekledi. 

FOTOĞRAFLI