Muharrem İnce: At izi it izine karıştı, devlet çöktü (3)

 

TOKAT'TA KONUŞTU: TÜRKİYE'YE TAZE KAN LAZIM

CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Tunceli ve Elazığ programının ardından üçüncü miting için havayolu ile Tokat'a geldi. İnce, parti teşkilatı tarafından Tokat kent meydanında düzenlenen mitinge katıldı. Tokat'ta 30 yıl önce orduevinde 6 ay askerlik yaptığını anlatan İnce, kendisinin de eski bir Tokatlı sayılacağını ifade etti.

Tokat'a gelirken, otobüste Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının bir kısmını izlediğini ifade eden İnce, kendisine 'Ey Muharrem, Menderes asılırken neredeydin' diye sorduğunu belirterek, "Ben 1964 doğumluyum. Menderes asılırken ben dünyada yoktum. Rahmetli babam da Menderes'ciydi, Demirel'ciydi. Menderes'in asılmasına tabi iki karşıyız, üzülüyoruz, insanlık ayıbı görüyoruz ama o ayrı bir şey. Ben doğduğumda Menderes asılmıştı. Bu kadar cahil olma, konuştukça batıyorsun" dedi. 

Aynı konuşmada Erdoğan'ın 'Yaptıklarımızı görmüyor musun, kör müsün' eleştirisi yönelttiğini ifade eden İnce, "Erdoğan, şeker fabrikasını, sigara fabrikasını satıyorsun. Erdoğan, bana 'kör müsün' diyorsun. O fabrikaları sen mi kurdun? Sen nankör müsün Erdoğan? Ben kör değilim ama sen nankörsün. 16 senedir iktidardasın. 16 sene sonra millete aş, iş, fabrika diyeceğine kıraathane diyorsun. Slogana bak. 'Bedava çay, bedava kek var' diyor. Gündüz keki yedi, akşam yemeği ne olacak. Bedava kek, bedava çay, düştüğü noktaya bakın. Baktı ucuz olunca yanına çorba ilave etti, makarna ilave etti. Yakında Tokat kebabı da ilave eder merak etmeyin" diye konuştu.

'BENİMLE TELEVİZYONA ÇIK, HAVAN OLSUN'

Bir kere daha Cumhurbaşkanı Erdoğan'a televizyon programı daveti yapan Muharrem İnce şöyle konuştu: 

'BENİMLE TELEVİZYONA ÇIK DA HAVAN OLSUN BİRAZ'

"Madem sen ustasın. Ekonomiyi biliyorsun, bu işlerden anlıyorsun. Senden bir isteğim var. Bir televizyon programında çık karşıma, el mi yaman bey mi yaman göstereyim sana. Diyor ki, benimle televizyona çıkarsa, benim reytingim artarmış. Çocuklara 'şu televizyonların izlenme oranlarını çıkarın' dedim. 'Onun izlenme oranı ile benimkini karşılaştırın' dedim. Ben 4 izlenmişsem, Erdoğan 1 izlenmiş. Dün bir televizyonda konuştuğu program izlenmede 34'üncü sırada çıkmış. Yani hava durumundan bile aşağıda. Benimle televizyona çık da havan olsun biraz. Ona diyorum ki, bak her kuşun eti yenmez. Benimle dalaşa girme, seni madara ederim. Hiç yolu yok. Ama ben seninle ağız dalaşı istemiyorum. Ben seninle ciddi konuları konuşmak istiyorum. Ekonomi, dış politika konuşmak istiyorum. 4 milyon Suriyeli'yi konuşmak istiyorum. Sanayiyi, sattığın şeker fabrikalarını, Tokat'taki sigara fabrikasını konuşmak istiyorum."

İnce, İkinci Ordu Komutanı Korgeneral İsmail Metin Temel'e yönelik 'Apoletini sökerim' sözüyle ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın televizyon programında yaptığı, 'Komutan, ben orduyu överken alkışladı' sözlerine video izleterek karşılık verdi. Komutanın kendisini eleştirirken alkışladığını belirten İnce, Erdoğan'ın yalan söylediğini iddia etti. 

'TÜRKİYE'YE TAZE KAN LAZIM'

Türkiye'nin nefes almaya ihtiyacı olduğunu ifade eden Muharrem İnce "Türkiye'nin terör, ekonomik, dış politika sıkışmışlığı var. Sanayi verimsiz, eğitim dip yaptı, emekliler geçinemiyor, pasaportumuzun Kapıkule'den öte değeri yok. Gençlerimiz umutsuz, elinde fırsat olsa ülkeyi terk eder. Böyle bir ortamda Türkiye'yi bir yorgun adam düzlüğe çıkaramaz. Türkiye'ye bir taze kan lazım. Tek hayalim var. Ülkenin evlatlarını iyi yetiştirmek" dedi.

Dünyanın hızlı bir değişim içerisinde olduğunu anlatan İnce, şu an kullanılan cep telefonlarının 2020'de işe yaramayacağını, artık quantum telefonlara geçileceğini söyledi. 5-10 yıl içinde araçların sürücüsüz olacağını belirten İnce şöyle dedi: 

'KADIN ARKADAŞLARIM, 20 SENE SONRA ROBOTLAR ELEKTRONİK EVLATLARINIZ OLACAK'

"Şimdi Antalya'ya tatile gidiyorsurnuz ya, 10-15 sene sonra uzay turizmi geliyor. Ben burada konuşacağım Ankara'dakiler 3 boyutlu hologram ile beni seyredecek. Mesela tıp değişecek. Herkesin gen haritası çıkarılacak. Hasta olmak daha zor olacak. Telefonlar, bilgisayarlar, 18 ayda bir bunun kapasitesi 2 katına çıkıyor. 1969 yılında Amerikalılar aya gitti. Şu anda elinizdeki telefonların kapasitesi, 1969'daki NASA'nın bilgisayarlarının 10 katı daha güçlü. Dünya hızlı bir değişim içinde. Ben nano teknoloji, quantum diyorum. Onun için robot diyorum. Kadın arkadaşlarım, 20 sene sonra robotlar sizin elektronik evlatlarınız olacak. Dünya buraya gidiyor. Erdoğan çıkıyor 'dindar ve kindar nesil yetiştireceğim' diyor. Dindar nesile hiç bir itirazım yok ama o ailenin kararı. Benim Cumhurbaşkanlığımda din dersi nasıl olacak. Muhafazakar aile derse ki 'Bana haftada 2 saat din dersi yetmez, fıkıh, hadis, siyer istiyorum'. Devlet diyecek ki başüstüne. Seçmeli kaç saat istiyorsa, isteyene istediğini  kadar din dersi. Zorunlu istemeyen almayacak. İsteyene istediği kadar, istemeyene zorla yok. Bunu yapacağız. Her yıl 10 bin öğrencimizi doktora için yurt dışına göndereceğiz."

Erdoğan'ın çocuk sayısına bile karıştığını, ancak kendisinin çocuk bezinin yüzde 18'lik KDV'si ile ilgilendiğini ifade eden İnce, "Ben 'hak, hukuk, adalet' diyeceğim, o 'çay, kek, oralet' diyecek" dedi.

Vali ve kaymakamlara seslenen İnce, devletin verdiği yardımları Erdoğan veriyormuş gibi anlatmamaları uyarısı yaptı. Kendi dönemlerinde bu yardımların miktarını artıracaklarını hatırlatarak, "Yoksullara, gençlere, yaşlılara vereceğimiz bu paraları ben artıracağım. Ben vermeyeceğim, bu parayı CHP de vermeyecek. Şu an size verilen parayı Erdoğan, AK Parti vermiyor, devlet veriyor devlet. Biz hırsızlık yapmayacağımız için kasada daha fazla para olacak" ifadelerini kullandı.

'EN BÜYÜK GÜCÜMÜZ GENÇLER'

İlk iş olarak Türkiye'yi barıştıracaklarını ifade eden İnce şöyle devam etti:

"4 Mayıs'ta parti rozetini çıkardım. Ceketimde Türk bayrağı var. CHP'nin adayı olarak çıktım, onunla gurur duyarım ama ben 81 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. Bakanlar Kurulunu yaparken, Cumhurbaşkanı yardımcılarını belirlerken hepsini CHP'lilerden yapmayacağım. Toplumu kucaklayacak şekilde yapacağım. Türkiye'yi barıştıracağız. Hemen barıştıracağız. Ekonomik olarak büyüyeceğiz. Merkez Bankası bağımsız olacak. Yatırımcıların önünü açacağız, güven vereceğiz. Hukuk devleti olacak. Kuralları işleyen devlet olacak. Atıl sanayi devreye girecek. Meraları, tarım alanlarını atıl bırakmayacağız. En büyük gücümüz gençler. Almanya'nın yaş ortalaması 40, İsveç'in 45, Türkiye'nin 29. Türkiye'nin en büyük gücü gençleri. Kadınları çalışma yaşamının içine dahil edeceğiz 100 kadından 32'si çalışıyor. Bunu 2 katına çıkaracağız. En büyük engel çocuk. Ne yapacağız. Her mahalleyi bir kıraathane değil kreş aşacağız. Ucuz olacak ve güvenli olacak. Gönül rahatlığı ile çocuğunu bırakacaksın. Kadınlar ekonominin içinde olacak. Bunu birlikte başaracağız."

Kendisinin daha seçilmeden icraata başladığını ifade eden İnce, OHAL'i kaldırma ve polis ve öğretmenler için 3600 ek gösterge fikirlerini Erdoğan'ın da gündemine aldığını ve kendisini taklit ettiğini söyledi. Kendi döneminde Erdoğan'ın da emekli Cumhurbaşkanı olarak rahat edeceğini iddia eden İnce, Türkiye'nin huzur ve barış içinde zengin bir ülke olacağını vaat etti.

'ASGARİ ÜCRET 2200 LİRA OLACAK'

Yeni dönemde artık vatandaşın değil devletin kemer sıkacağını söyleyen İnce sözlerini şöyle tamamladı: 

"Saray yok, 3 bin koruma yok. Yazlık saray yok. Marmaris'e yazlık saray yapıyor 300 odalı. Asla oraya gitmeyeceğim. Marmaris'teki yazlık sarayı engelli çocuklara vereceğim. Bir öğretmen Cumhurbaşkanı olarak, fizik öğretmeni olarak, çocuklarla gönül gönüle, gençlerle yürek yüreğe çalışan biri olarak 81 milyona sözümdür. Yetiştirme yurtlarında kimsesiz çocuklar var. 18 yaşına kadar devlet bakıyor. Ama 18 yaşını doldurunca sokağa bırakıyor. Size sözümdür. Ben o çocukları, devlet memuru veya işçi olarak devletin bünyesine alacağım, sokağa bırakmayacağım. 81 milyon ülke 3-5 bin çocuğa bakamıyorsak bize yazıklar olsun. Asgari ücret 2200 lira, en düşük emekli maaşı 1500 lira olacak."