Hasan KIRMIZITAŞ- Eyyüp BURUN- Metin Faruk TAMER- Ahmet ÖZER- Çağlar ÖZTÜRK/GAZİANTEP, () - CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, kına gecesine yönelik düzenlenen, 55 kişinin yaşamına mal olan canlı bomba saldırısının ardından geldiği Gaziantep'te, 'Birlik, Beraberlik ve Kardeşlik Mitingi'ne katıldı. Terör saldırılarına Türkiye'nin ve Gaziantep'in boyun eğmeyeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz kimseye boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. 2012 yılında yine bir 20 Ağustos'ta bayramın ikinci günü PKK Gaziantep'e bombalı araçla saldırıp, 10 vatandaşımızı şehit etmişti. Gaziantep PKK'ya boyun eğdi mi? 8 gün önce DAİŞ canlı bombayla saldırdı, boyun eğdi mi? Onlar şehit oldular ama, Gaziantep DAİŞ'e boyun eğmedi. Şimdi buradan sesleniyorum; nerede olurlarsa olsunlar, onların da inlerine gireceğiz, onları de neredeyseler çıkartacağız" dedi. Öğleden sonra eşi Emine Erdoğan ile Gaziantep'e gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kentte çeşitli temaslarda bulundu. Valilik ve belediyeyi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Ulu Cami'de, terör saldırısında yaşamını yitirenler için okutulan mevlide katıldı. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve protokol üyelerinin katıldığı mevlitte, Cumhurbaşkanı Erdoğan, saldırıda şehit olanlar için Kur'an-ı Kerim okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevlidin ardından 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda düzenlenen 'Birlik, Beraberlik ve Kardeşlik Mitingi'ne katıldı. Erdoğan, miting öncesi kına gecesinde düzenlenen 55 kişinin öldüğü bombalı saldırıda yaralanan ve tedavilerinin ardından taburcu olan damat Nurettin ve gelin Besna Akdoğan çifti ile bir süre görüştü. Yoğun güvenlik önlemi alınan ve saatler önce mitinge gelenlerin üst aramasından geçirilerek alındığı meydanda kurulan platforma çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, alanı dolduran 50 bini aşkın kişiyi Rabia işareti yaparak selamladı. 'AKITTIKLARI KANLARDA BOĞULACAKLAR' Gaziantep'e taziye ziyareti için geldiğini hatırlatan ve IŞİD'in saldırıda bir çocuk kullandığına dikkat çeken Erdoğan, "20 Ağustos Cumartesi günü Gaziantep terörün en alçak yüzüne maruz kaldı. Terör, 14 yaşında bir çocuğu intihar bombacısı olarak kullanıp, Akdere mahallemizdeki bir kına gecesinde adeta kan akıttı, canlar aldı. Bu saldırıda 34'ü çocuk, 54 vatandaşımız hayatını kaybetti, 44'ü çocuk 94 vatandaşımız yaralandı. Saldırı öylesine vahşiydi ki; hala kimliği tespit edilemeyen mevtalarımız var. Bir kez daha o saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Saldırıda vefat edenlerin yakınlarıyla birlikte tüm Türkiye'nin, tüm Gaziantep'in başı sağolsun. Bir çocuğu kullanarak; çocukları, bebekleri, masum insanları katledecek kadar gözü dönen bu hainler akıttıkları kanda mutlaka boğulacaklardır" dedi. 'İDAM KARARINI ONAYLARIM' Bu sırada alandan yükselen 'idam isteriz' sloganları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konudaki düşüncesinin belli olduğunu vurgulayarak şöyle dedi: "Bu konuda düşüncemi size hep söyledik. Gaziantep'te de bugün söylüyorum; milletim idam istiyor değil mi? Bunun kararını verecek merci neresidir, TBMM'dir. Çünkü oradakiler sizin vekilleriniz ve yasama organı. Sizin bu talebinizi ben kendilerine ilettim, bugün buradan yine iletiyorum. Bunu müzakere etmeliler ve ondan sonra kararı vermeliler. Karar önüme geldiğinde de ben düşüncemi söylüyorum, ben bu kararı onaylarım. Neden? Bir taraftan darbe girişiminde 241 evladımız şehit olacak, burada 54, öbür tarafta 16. Devamlı bu tür eylemlerde bunca insanımız öldürülecek. Öldürenler elini kolunu sallaya sallaya gezecek veya cezaevinde beslenecekler. Kardeşlerim; bugün dünyanın büyük bir çoğunluğunda hala idam cezası vardır. Kara Avrupası hariç." 'TÜRKİYE TERÖRE TESLİM OLMAMIŞTIR' Türkiye'nin terör örgütleri ve terör yöntemlerinin hiçbirine teslim olmadığını, olmayacağını Gaziantep'teki kına gecesinde kan dökenlerin de Gaziantep'e baş eğdireceğini sanarak yanıldığını dile getiren Erdoğan, "İşte Gaziantep burada. Peki; siz neredesiniz? Akdere, Beybahçe, Vatan, Güzelvadi, Barak, Şirinevler, Türkmenler, Düztepe, Cengiz Topel, Perilikaya mahalleleri ile burada. Şehirdeki Suriyelilerle misafirlerimizle burada. Bombalı saldırının gerçekleştiği yerin çevresindeki bu mahallelerde yaşayanların etnik kökenine, meşrebine, siyasi görüşüne bakarak bu saldırıyla onları tahrik edebileceklerini sananlar bir kez daha hüsrana uğradılar. 20 Ağustos saldırısını yaptıran ve yapanlar da ölümleri fırsat bilip gelip burada acıları istismar etmek isteyenler de sizden hak ettikleri dersi aldılar. Hep söylüyorum, burada bir kez daha tekrarlıyoruz; Türkiye artık bu oyunlara gelmiyor. Terör örgütlerini kullanarak bu ülkeyi, bu milleti dize getirebileceklerini sananlar, yarın kendi ellerinde patlayacak bombanın pimini çektiklerini bilmelidir. Gaziantep bunun en güzel örneğidir" şeklinde konuştu. 'BUYRUN, CERABLUS BOŞALTILDI' Gaziantep'in Karkamış İlçesi'nin, Suriye tarafından atılan havanlar ile hedef alındığını ve bunun üzerine harekatın başlatıldığını da anlatan Erdoğan, "İşte Cerablus, ne oldular? Karkamış’ı rahatsız ettiler. Sürekli Karkamış'a havan toplarıyla saldırdrılar. Bir sabır, iki sabır, üç sabır. Dört, beş, on sabır, sabır, sabır. Artık 'yetti' dedik. Öyleyse 'gereği yapılacak' dedik ve şimdi işte buyurun Cerablus boşaltıldı. Cerablus'un sahipleri oraya yerleşmeye başladı. Gaziantep'te de Cerabluslu kardeşlerimden Cerablus'a dönmek isteyenlere her türlü desteği ve yardımı vereceğiz. Artık herkes yerini bilecek. Özgür Suriye Ordusu'na her türlü desteği verdik ve onlarda gerekli operasyonu yaptılar" diye konuştu. 'DAİŞ; ONLARIN DA İNLERİNE GİRECEĞİZ' Konuşmasında 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatan ve halkın tank, uçak, helikopter ve silahlara rağmen dik durduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep saldırısını yapan DAİŞ terör örgütünün de inlerine gireceklerini belirterek şöyle dedi: "Siz dimdik ayakta durdunuz, eğilmediniz. F-16'lar, helikopterler sizi eğdiremedi, tanklar eğdiremedi. Can verdiniz, kan verdiniz, 241 şehit verdik, 2194 yaralımız oldu. Ama durmadınız ve işte o köprü artık ne oldu; 15 Temmuz Şehitler Köprüsü oldu. Bu millet zaten gaziydi, işte burası Gaziantep, burası Şehitkamil, burası Şahinbey. Biz kimseye boyun eğer miyiz? Namerde boyun eğer miyiz? Eğmedik, eğmeyeceğiz. İşte 2012 yılının yine bir 20 Ağustos'unda Ramazan bayramının ikinci günü PKK Gaziantep'e bombalı araçla saldırmış, 10 vatandaşımızı şehit etmişti. Gaziantep PKK'ya boyun eğdi mi? 8 gün önce DAİŞ canlı bombayla saldırdı boyun eğdi mi? Onlar hep şehit oldular, Gaziantep DAİŞ'e boyun eğmedi. Şimdi sesleniyorum buradan; nerede olurlarsa olsunlar, onların da inlerine gireceğiz, onları da neredeyseler çıkartacağız." 'PENSİLVANYA'DAKİ ŞARLATANIN PEŞİNDEN KOPUN' 15 Temmuz darbe girişiminde ihanet şebekesi olarak tanımladığı terör örgütü FETÖ'nün gasp ettiği tank, uçak, helikopter ve silahlarıyla tüm milletle birlikte Gaziantep'e de saldırdığını kaydeden Erdoğan şöyle devam etti: "Peki Gaziantep FETÖ'ye boyun eğdi mi? Tam tersine şu meyanda toplanan yüz binlerce insan tarihin en büyük destanlarından birini yazdı. Buradan sesleniyorum; devletin tüm kurumlarında olanlara sesleniyorum, eğer Pensilvanya'daki bu şarlatanın peşinden gidenler varsa, artık buradan kopun. Kopmadıysanız milletime sesleniyorum; şarlatanın peşinden gidenleri bilenler varsa bunları karakollarımıza, savcılıklarımıza bildirin ve gereğini yapalım. Bunlarla beraber yürümeyeceğiz. Çünkü bunlar vatanımıza ihanet ettiler. Silahlı kuvvetlerimize ihanet ettiler. Emniyet teşkilatımıza ihanet ettiler. Özel harekatta geldiler bombaladılar, 53 yiğidimizi orada şehit ettiler. 53 yiğidimiz. Bunlar milletin polisi, özel harekatımız. Bunlara nasıl acımasızca F-16'larla bomba yağdırdınız? Aynı şeyi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde yaptılar, 36 kardeşim yaralandı, 6'sı şehit oldu." 'NE HALEP, NE ANTEP...' Gaziantep'in gazilik unvanını fazlasıyla hak ettiğini de dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gaziantep'in adeta ikiz kardeşi olan yanı başındaki Halep 5 yıldır 7 düvelin saldırısı altında. Ne Halep, ne Antep 7 düvele boyun eğdi mi? Antep'in göğsünde gururla taşıdığı gazilik madalyası alnının akıyla çıktığı her mücadeleden sonra biraz daha büyüyor, biraz daha parlıyor. Antepli gazilik unvanını anasının ak sütü gibi her seferinde helal ettiriyor" dedi. 'ONLAR KAÇACAK, BİZ KOVALAYACAĞIZ Bu sırada Gaziantep'in kahramanlığını anlatan 'Vurun Antepliler namus günüdür' şiirinin dizelerini okuyan ve alandan alkış alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gaziantepli yeri geldiğinde mavzeriyle, memleket kadar büyük olan yumruğuyla, tüm dünyaya bedel yüreğiyle mücadele etmesini bilir. Teröristler daha düne kadar sınırlarımızın ötesinden Karkamış'ı taciz ediyorlardı. İşte şimdi de ordumuz onları ne yapıyor kovalıyor. Şimdi kaçıyorlar. Güneye kaçıyorlar, batıya kaçıyorlar, doğuya kaçıyorlar. Onlar kaçacak, biz kovalayacağız. Bu devlet hiçbir şehit ve gazinin kanını yerde bırakmamıştır, bırakmayacaktır, yakınları müsterih olsun" dedi. 'TERÖR ÖRGÜTLERİ ARASINDA FARK YOK' Şehit olanları geri getiremeyeceklerini, yüreklere düşen ateşi geri alamayacaklarını ama akan her kanın hesabını sorduklarını ve sormaya devam edeceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütlerinin arasında fark olmadığını vurguladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: "Terör örgütlerinin isimleri farklı olsa da aynı amaca hizmet eden, benzer yöntemleri kullanan yapılar olduğunu biliyoruz. Cizre'de 11 polisi şehit eden PKK, burada 54 kardeşimizin kanını döken DAİŞ arasında ne fark var? 15 Temmuz darbe girişiminde 241 insanı şehit eden, 2194 kardeşimizi yaralayan FETÖ'nün; PKK ve DAİŞ'le ne farkı var? Eskiden bir Asala vardı, Ermeni terör örgütü. Diplomatlarımızı katlederdi, savcılarımızı, güvenlik güçlerimizi, işadamlarımızı öldüren birtakım örgütler, eylem yapmak için hala fırsat kolluyorlar. Bunların diğerlerinden bir farkı yok. Millet üzerine gelen tank, uçak, helikopter olsa, namlulardan çıkan bomba da olsa kurşun da olsa korkmadığını korkmayacağını göstermiştir. Gerek PKK saldırılarında, gerek DAİŞ eylemlerinde, gerek 15 Temmuz darbe girişiminde hayatlarını kaybeden pek çok kardeşim yakınlarıyla görüşme imkanım oldu. Onların vakur duruşuna şahit oldum ve ben milletimle iftihar ediyor, gurur duyuyorum. Bu millet farklı, bu milletin eli öpülür, bu milletin alnı öpülür. Çünkü bu millet kendilerine 'haydi meydanlara, haydi havalimanlarına ölesiye' dediğimizde, Allah milletimizden razı olsun hep birlikte meydanlara, havalimanlarına yürüdüler, hiçbir şeyden çekinmediler, ölesiye yürüdüler, bunun da gereğin yaptılar." 'DAİŞ PROJE ÖRGÜT' Terör örgütleriyle mücadele eden güvenlik güçlerinin ortaya koyudğu cesaret ve inanç karşısında 10 PKK'nın netice elde etmesinin mümkün olmadığını anlatan Erdoğan, "Silahlı kuvvetlerimiz içindeki bir azınlık grup askeri elbiseye girmiş. Bunlarda temizlenecek, daha var bitmedi. Polisin içinde varlar, onlar da temizlenecek. Ya kendileri bırakıp gidecekler, ya da biz bulup çıkaracağız. Aynen kanser hücresi gibi, bunları kazıyacağız, çıkaracağız ve sağlam vücuda sahip olacağız. Herkesle konuşuyoruz; devlet başkanıyla, hükümet başkanlarıyla konuşuyoruz; 'ya o, ya biz' diye. DAİŞ denilen proje örgüt aziz dinimizin değerlerini istismar ederek yüzlerce masum vatandaşın kanını döküyor olsa da elde ettiği ve edebileceği bir şey yok. Bunlar rabbimizi istismar ediyorlar, Allah'ı istismar ediyorlar. Bu oyuna gelmeyeceğiz. Her gecenin sabahı olduğu gibi bu terör örgütlerinin tamamen biteceği günler de yakındır. Bu millet, bu devlet güçlüdür. Bu millet parmak ile sayılamayacağı gibi, kırmak ile de tükenmez. İnancı uğrunda, davası uğrunda, vatanı uğrunda, bayrağı ezanı uğrunda ölmek bu millet için şereflerin en büyüğüdür. En önemlisi de bu millet bir ölürse bin dirilen bir millettir" diye konuştu. 'ÖRGÜTLERE İSİM BULMAKTAN ALFABEDE HARF KALMADI' Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugün dünyanın en kanlı terör örgülerinin aynı coğrafyada bizim çevremizde faaliyet göstermesi tesadüf değil. Güya birbirlerine karşı gözüken terör örgütleri, birbirlerinin değil sadece ve sadece masum insanların kanını döküyor. Güya terör örgütleriyle mücadele için bölgeye gelen güçler de masum kanı dökmenin dışında iş yapmıyor. DAİŞ, PKK, DHKP-C, YPG, FETÖ Türk milletine ihaneti anlatan örgütlere isim bulmaktan alfabede bile harf kalkmadı. Bu sahte maskeleri bırakın, hepsinin arkasında aynı surat olduğunu biliyoruz. Vazgeçin artık bu kirli oyundan. Siz önce dökülen kanların hesabını verin. Akdere Mahallesi'nde katlettiğiniz 54 kardeşimizin, Suriye, Irak'ta kanına girdiğiniz yüz binlerce mazlumun hesabını verin. PKK'nın yıllardır öldürdüğü doğmamış çocuktan ihtiyara her yaştan vatandaşın hesabını verin. Terör çarkını döndürmek için uyuşturucuya alıştırdığınız, ana babasından koparıp dağa kaçırdığınız gençlerin hesabını verin. DHKP-C denilen örgüt şehit ettiğiniz savcı Mehmet Selim Kiraz'ın, işadamı Özdemir Sabancı'nın hesabını verin. FETÖ'nün 15 Temmuz gecesi tanklarıyla ezdiği, bombalarıyla bedenlerini parçaladığı, kurşunlarıyla hayatlarını söndürdüğü canların hesabını verin. Bu kadar zulüm dünyaya ağır gelir. Bunun için diyorum ki; zalimler için yaşasın cehennem." 'DAİŞ'İN TEMİZLENMESİ İÇİN HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERİRİZ' DAİŞ'in temizlenmesi için her düstü desteğin verileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Özellikle bu bölgeyi kana ateşe boğanlar, bu ateş kendilerine değdiğinde aynı dayanıklılığı gösteremez. Gelin bir an önce ülkemizi de, bölgemizi de, dünyayı da bu terör belasından kurtaralım. Biz her zaman mücadeleye hazırız. Arzumuz barıştan, huzurdan, esenlikten yanadır. Bölgenin terör örgütlerinden temizlenmesi için üzerimize düşeni yaparız. Sınırımızın içi ve yakınında terör örgütlerinin faaliyetine asla müsamahamız yoktur, olmayacak. Bölücü örgüte yönelik operasyonlar kesintisiz devam edecek. DAİŞ'in Suriye ve Irak'tan temizlenmesi için yürütülen çalışmalara her türlü katkıyı veririz. Cerablus'ta bunun için varız, Başika'da bunun için varız. Gerekirse diğer bölgelerde de aynı şekil sorumluluk üstlenmekten kaçınmayız. PYD denilen bölücü örgütün Suriye kolu hususunda da aynı kararlılığı sahibiz. Bunun da kökünü kazıyana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının son bölümünde alanı dolduranların dayanıklılık ve duruşuna teşekkür etti ve yeniden başsağlığı dileğinde bulundu. Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet söylemini de hatırlatan Erdoğan, "İşte bayrağımız, başka paçavra tanımıyoruz. Burada şehidin kanı var, bağımsızlığın hilali var. Her şehit bir yıldızdır. 780 bin kilometre kare ile tek vatan ve bu vatanı parçalamaya kimsenin gücü yetmez. Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka devlet asla ve kata tanımıyoruz. Devletiminizin içinde yapılanmaya gidenler bunun bedelini ağır ödeyecekler ve ödüyorlar" dedi. Mitingin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, kına gecesine yönelik düzenlenen saldırıda yaralanan bazı vatandaşları tedavi gördükleri Dr.Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Mücahitler Ek Hizmet Binası'nda ziyaret edip geçmiş olsun dileklerinde bulundu.