ŞIRNAK'ta, kömür ocağında meydana gelen göçükte hayatını kaybeden işçilerin ailelerini ziyaret eden CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, "İnsanlar, o kontrol noktalarına görünmeden geçemiyor. Koca koca yüklü kamyonların da geçmesi mümkün değil. Yani burada kaçak kömüre, kaçak sigara muamelesi yapmasın kimse. Yani 1 kilo çantanıza koyup, götüreceğiniz herhangi bir malzeme değil" dedi. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, Şırnak'ta önceki gün kömür ocağında meydana gelen göçükte hayatını kaybeden 7 işçinin ailelerini ziyaret için dün kente geldi. Geceyi kentte geçiren Tanrıkulu ve Hürriyet, bugün de partilerinin Şırnak il binasında basın toplantısı düzenledi. Sezgin Tanrıkulu, göçükte hayatını kaybeden 6 işçinin ailelerini ziyaret ettiklerini belirterek, bugün de Cizre'ye giderek, ölen işçilerden Sekvan Üstün'ün ailesine taziye ziyaretinde bulunacaklarını, ayrıca hem kanaat önderleri hem de sivil toplum kuruluşlarıyla görüşeceklerini söyledi. Şırnak'ın 30-40 yıldır büyük acılar çektiğini söyleyen CHP İstanbul Milletvekili Tanrıkulu şöyle konuştu: "Şırnak'taki kanaat önderleri ve vali ile görüştük, kendisinden bilgi aldık. 30-40 yıldır çok ağır sorunları var. Çok ağır acılar yaşadı Şırnak. Onların tanığıyız, yıllardan beri. Ama son 1-2 yıldır yaşadığı acı hepsini katladı ve Şırnak 6 mahallesiyle nerdeyse tamamen yıkıldı. Önceki günde meydana gelen göçükte acılarımızı ağırlaştırdı. Hepsi genç insanlarımız, arkadaşlarımız ve yaşamlarını yitirdiler. Biz buraya bu acıya gerçekten ortak olmaya geldik. Siyasetten daha öte bunun için geldik. Yurttaşlarımızın gözlerine bakalım, acılarını paylaşalım. Ve burada Şırnaklıların yalnız olmadıklarını ifade etmek için geldik." 'ŞIRNAK'A YATIRIM YOK' Güvenlik olmadığı için Şırnak'a hiçbir yatırımcının gelmediğini ileri süren Tanrıkulu, "Mesele aynı zamanda kömür meselesi Şırnak'la ilgili olarak. Şırnak'ta devletin hiçbir yatırımı yok. 10 kişinin çalıştığı bir imalathane yok. Bir sürü teşvik verildi bölgeye bugüne kadar ama bir yatırımcı bölgeye gelmedi maalesef, çünkü güvenlik yok. Bir de üretime dönüştürecek başka bir ortam yok Şırnak'ta. O nedenle Şırnak kömüre mahkum durumda. 25 bin hektarlık bir alan var. Cudi'nin, Şırnak'a bakan yüzü olduğu gibi kömür. 2013'ten beri kapatılan ocaklar vardı. Şimdi yeni bir ihale yapıldı. O ihale ile yeni bir firmaya verildiği ifade ediliyor. Bu konuda net bilgi alamadık henüz. Ancak şu var ki kazanın meydana geldiği alanda henüz bir çalışma izni olmadan çalışma yapılmış. 2 yurttaşımızın sigortası yok. Sigortasız çalışmışlar. Tam olarak ocakta çalışıp, çalışmadıkları da belli değil. Bütün bunları inceleyeceğiz, araştırmaya devam edeceğiz. Bu kazaların nedenini hepimiz biliyoruz ki politik nedenlerdir. Siyasal tercihlerdir, özelleştirmedir, taşeronlaştırmadır ve bütün bunların üzerine eklenen denetimsizliktir. Herhangi bir denetim yok. Denetim olmayınca da insanlarımız, yurttaşlarımız işte olmayınca da 40-50-60 liraya yerin 150 metre dibine girip nerdeyse canlarını ortaya koyarak, kömür çıkarmaya çalışıyorlar. Ocakların kendisi ilkel koşullarda maalesef" diye konuştu. 'OCAKLARIN MODERNİZE EDİLMESİ LAZIM' Şırnak'ta kömür adına bir servetin yattığını ifade eden CHP'li Sezgin Tanrıkulu kömür ocaklarının modernize edilmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi: "İşler yolundayken kimse herhangi bir şey söylemiyor. Ama bir kaza meydana gelirse kaçak deniliyor maalesef. Bu ocakların gerçek anlamda modernize edilmesi lazım. Çünkü orada bir servet yatıyor. Ve bu kömüründe pazarı var. Hemen yanı başımızda Silopi'de termik santral var ve alıcısı var bu kömürün. Hanelerde kullanılan kömür aynı zamanda. Hızla modernize edilmesi lazım. Ranttan çıkarılması lazım. Belli kişilere rant sağlayan bir alan değil, bu üretimin Şırnak'In kalkınmasına huzuruna aktarılması lazım. Bu rantın Şırnak'ta paylaşılması lazım. Şırnak'a yatırım olarak dönmesi lazım. Ama maalesef hükümet Şırnak'taki bu madene uzun yıllardır sadece politik nedenlerle baktığı için yakınlarına ve çevresine bir rant odağı haline getirdi. Biz bunu hiçbir şekilde doğru bulmuyoruz. Açık şeffaf, modernize edilmiş bir biçimde iş güvenliği ve can güvenliği sağlayacak bir biçimde, hiçbir yurttaşımızın ölümü olmayacak şekilde yeniden revize edilerek üretimin yapılması lazım. Çünkü biz hiçbir zaman iş kazalarına kader demedik. Hiçbir zaman iş kazalarına fıtrat demedik. Eğer bu şekilde denetimsiz yapılırsa iş kazaları açıktan cinayettir. Tıpkı Soma'da olduğu gibi, bunları dile getirmeye, parlementoda da dile getirmeye devam edeceğiz. Uyarıcı görevlerimizi yapacağız. Yapıcı görevlerimizi yapmaya devam edeceğiz ve Şırnaklıların da bir daha böyle acı yaşamaması içinde elimizden geleni yapmaya çalışacağız." 'KAMYONLARIN KONTROL NOKTASINDAN GEÇMESİ MÜMKÜN DEĞİL' Kömürün pazarlama aşamasının devlet kontrolünde olduğunu belirten Tanrıkulu, "Kaçak sigara değil kömür. Sonuçta kamyonla, traktörlerle kontrol noktasından geçen bir üründür kömür. Fiş olmadan, kontrol noktalarından geçmesi mümkün değil. Dolayısıyla üretimin kendisi kaçak olsa bile pazarlama aşaması devletin kontrolü altındadır. O kontrol noktalarına görünmeden insanlar geçemiyor. Koca koca yüklü kamyonların da geçmesi mümkün değil. Yani burada kaçak kömüre kaçak sigara muamelesi yapmasın kimse. Uyuşturucu muamelesi yapmasın kimse. Yani 1 kilo çantanıza koyup götüreceğiniz herhangi bir malzeme değil." Konuşmalardan sonra partililer ile kısa bir görüşme yapan CHP heyeti, göçükte hayatını kaybeden Sekvan Üstün'ün ailesine taziye ziyaretinde bulunmak üzere Cizre'ye hareket etti.