ESKİ Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Ülkenin gidişatı ile ilgili hem istişare etme hakkımız ve sorumluluğumuz var hem de benzer düşünen arkadaşlarla bu konuları daha detaylı ele alma var. Bundan sonra da ülke meseleleriyle ilgili konularda kanaatlerimi ifade etmeye devam edeceğim" dedi.

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ile birlikte Başkent'te Ankara Dostları Platformu'nca düzenlenen iftara katıldı. Otelde gerçekleştirilen iftarda YÖK eski Başkanı Yusuf Ziya Özcan, AK Parti Manisa eski milletvekili Selçuk Özdağ, AK Parti Sakarya eski milletvekili Ayhan Sefer Üstün ve AK Parti Ankara eski İl Başkanı Mustafa Nedim Yamalı da yer aldı. Davutoğlu, dostluğun insanların birbirine sadece güzel sözler söylemesiyle ifade edilen bir ilişki olmadığına dikkat çekerek, "Gerçek dostlar, birbirleriyle güzel övgülerle konuşanlar değil, birbirine hakikat üslubunca konuşanlardır. Bugünlerde kaybettiğimiz değerlerin başında dostluk gelmektedir" dedi.

Davutoğlu, "İnsana saygı azalıyor. Irkçılığın her türlüsü bir virüs gibi dünyanın etrafını sarıyor. Şu an dünyanın her yerinde gelecekle ilgili beklentiler olumsuz. Böyle dönemlerde istikameti belli, ilkeleri açık ve adımları sabit milletler fark oluştururlar. Hem dünyada, hem ülkemizde karamsarlık var. Son dönemlerde kimle karşılaşırsanız psikolojik karamsarlığın içerisinde olduğunu görüyorsunuz. Bize her şey yakışır; ama karamsarlık asla yakışmaz. Ümidini kaybedenin yarını olamaz" diye konuştu.

'DÜŞÜNMEKTEN KORKANLAR VİZYON ÜRETEMEZ'

Ümidi oluşturacak şeylerin, ortak referanslara sahip bir topluluğun yeni bir vizyon üretmesi olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Vizyon üretmek ise düşünce özgürlüğüyle olur. Düşünmekten korkan insanların vizyon üretmesi mümkün değildir. Bugün eğer yeni bir vizyonun altyapısını kurmak gerekiyorsa, iki şey ön şarttır; psikolojik olarak kendimizi yenileyeceğiz ve her ne olursa olsun düşünce özgürlüğünü sonuna kadar savunacağız. Bu ülkeye aşkla bağlı olan beni en çok kaygılandıran şey, ortak referanslarımızı kaybetmiş olmamızdır" dedi. 

'ORTAK AİDİYET BİLİNCİ' VURGUSU

Davutoğlu, siyasetin öznesinin insan olması gerektiğine işaret ederek, şöyle konuştu:

"Bizim savunduğumuz, özgürlük ve güvenlik. İkisi de aynı anda ve aynı ölçekte başarılması gereken iki temel hedeftir. Eğer ki güvenliği özgürlük için feda ederseniz kaosa, özgürlüğü güvenlik için tercih ederseniz otoriter rejimlere yönelirsiniz. İnsan doğasına aykırı hiçbir rejim yaşayamaz. Terörle mücadele ederiz ve etmeliyiz de. 15 Temmuz sonrası da alınan tedbirler doğrudur. Fakat şimdi güvenlik lehine ağırlaştığı görünen dengenin, özgürlük ve demokratikleşme adımlarıyla mutlaka dengelenmesi lazım. Devletlerin bekası, milletlerin devamı, askeri güç ile sağlanamaz. Devletlerin bekasını oluşturan temel şey, o toplumu bir araya getiren bireylerin ortak aidiyet bilincidir. 15 Temmuz gecesi, bizi bu hain çeteye karşı ayakta tutan şey, ortak aidiyet bilincimizdi. Siyasetimizde ne 'benimki' ne de 'seninki' olmalı. Hepimiz ortak bir aidiyeti yaşatmalıyız."

Davutoğlu, "Siyasi etik konusunun en açık çözümü şeffaflıktır. Şeffaflığın olduğu yerde etik sapmalar çok zor olur. Hain FETÖ çetesinin kullandığı yöntem olan takiye, şeffaflığı yok ettiği için toplumda bir ahlaksızlığa zemin hazırladı. Onun için şeffaflık, siyasi etiği, siyasetin finansmanı, imar yasası gibi konulara yaptığımız atıflar, hep bu ortak ahlak zeminini korumak içindir. Yeni bir siyasi vizyonun pratikte en önemli unsuru, bu siyasi pratiği ortak ahlaki değerlere göre yeniden inşa etmektir" diye konuştu.

'FARKLI GÖRÜŞLERE, KARŞI FİKİRLE CEVAP VERELİM'

Davutoğlu, son 3 yıldır pek çok suçlamayla karşı karşıya kaldığını belirterek, "Farklı görüş beyan eden kim olursa olsun, buna karşı fikirle cevap verelim. Çünkü herkesin herkesi tarif edilmesi mümkün olmayan bir dış gücün ajanı olarak delilsiz bir şekilde suçlama kapasitesi vardır. Delil üretmedikten sonra suçlamak o kadar kolay ki. 3 yıldır bu tür ve benzer birçok suçlamaya bizzat muhatap olmuş birisi olarak söyleyeyim; bu suçlamalardan korkan insanlar düşünmeyi unutur, ahlakı unutur ve en önemlisi de insan olmayı unutur" dedi.

'MİLLETE OLAN BORCUMUZU ÖDEMEDİK'

Konuşmasının ardından salondan ayrılırken basın mensuplarının mikrofon uzattığı Davutoğlu, "Hepimiz, kafa kafaya vererek, konuşarak ortak aklı bulmamız lazım. Bu sadece siyasetle alakalı bir gündem değil, genel olan bir gündem. Biz her sene iftar yapıyoruz, önümüzdeki günlerde de yapacağız. Bazen altyapısı araştırılmamış haberler çıkıyor, ben de onlara şaşırıyorum. Ülkenin gidişatı ile ilgili hem istişare etme hakkımız ve sorumluluğumuz var, hem de benzer düşünen arkadaşlarla bu konuları daha detaylı ele alma var. Ben düşüncelerimi yayımladığım bildiride de açıkladım. Bundan sonra da ülke meseleleriyle ilgili konularda kanaatlerimi ifade etmeye devam edeceğim. Bu millete olan borcumuzu daha ödemedik" diye konuştu.