Ümit KOZAN-Fırat KESKİNKILIÇ/ANKARA, ()- BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili konuştu. Erdoğan, “Sayın cumhurbaşkanımızla bir araya gelip onunla konuyu değerlendireceğiz. Ondan sonra da inşallah ülkemizi herhangi bir sıkıntıya sokmayacak nihai kararı veririz adımı atarız" dedi.

TBMM’nin 94’nci yıl kutlamaları çerçevesinde TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Meclis Fuaye Salonu'nda 23 Nisan Resepsiyonu'nda, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, gelen davetlileri eşi Gülten Çiçek ile birlikte kapıda karşıladı. Resepsiyonu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kuvvet komutanları ve çok sayıda siyasi katıldı.

Resepsiyonda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Erdoğan’a ilk olarak bugün 1915 olayları hakkında yaptığı ve 8 dilde yayınlanan mesajı ve ABD’de Ermeni iddialarına ilişkin tasarı ve ABD Başkanı Barack Obama’nın yapacağı konuşması soruldu. Erdoğan, “Yarın Amerika’nın açıklamalarını bekleyeceğiz. Ben farklı bir şey beklemiyorum. Aynı istikamette açıklama yapılır. Süreci normalleşme açısından hızlandırır. Malum Almanya mahkemesinin verdiği bir karar var. Tabi buna kendilerinin itirazı var. Oralardan nasıl bir şey gelir bilemiyorum. Her alanda işi zaten normalleşme gerek. Bakın Ortadoğu'daki gelişmeler Hamas Fetih buluşması şu anda işte İsrail’le malum Türkiye arasındaki görüşmeler. Temenni ederiz ki 2014-2015 bu noktada önemli adımların atıldığı bir yıl olur. Çalışıyoruz. Dışişleri bakanlığımız büyük bir gayret içerisinde" dedi.

‘Ermenistan ile diplomatik ilişkilerin kurulması kapıların açılması gibi şeyler gelebilir mi? sorusu na Erdoğan, “Bazı şartlar var. Dağlık Karabağ meselesi bizim için öncelikli mesele. Dağlık Karabağ meselesi çözülmeden bizim iktidarımız böyle bir şeye evet diyemez. Çünkü orada ciddi bir haksızlık var. Dağlık Karabağ meselesinin çözülmesi lazım" diye cevapladı.

Filistin’de Hamas ile El Fetih anlaşması yaptığı yönündeki soruya Erdoğan, “Anlaştılar, bu akşam bir telefon görüşmesi yapacak, detayları hakkında bilgi verecekler" dedi.

"Bugünkü açıklamanız çok konuşuluyor. Bu sefer de bu açıklamanız. Sayın başbakan, başbakanlığa devam edebilir mi, gibi algılandı. Ne yanıt verirsiniz?" sorusuna Erdoğan, “Biraz sabır gerekecek. Şu anda her şeyi söylersek olmaz. Bugün gerekli açıklamaları yaptık o konuyla ilgili. Şu anda yarın büyük kongre delegelerimizle biliyorsunuz bir istişare toplantımız var. Daha sonra Merkez Karar Yönetim Kurulu üyesi arkadaşlarımla çalışmamız olacak. Akabinde de inşallah sayın cumhurbaşkanımızla bir araya gelip onunla konuyu değerlendireceğiz. Ondan sonra da inşallah ülkemizi herhangi bir sıkıntıya sokmayacak nihai kararı veririz, adımı atarız" dedi.

"Kişisel olarak gönlünüzden geçiyor mu?" yönündeki soruyu sorun muhabire Başbakan Erdoğan, şöyle yanıt verdi:

“Senin gönlünden ne geçiyor? Hayırlısını diliyorum. Ben şimdi istişarelerimi yapıyorum. Bunlar hep istişareye dayalı olacak. Bundan önce 2007’de istişareler neticesinde Türkiye genelinde geniş kapsamlı araştırma yaptırdım. Onların neticesinde nihai kararımı vermiştim. O günün şartları bugünün şartları hepsi farklı. Bugün de en geniş anlamda istişarelerimizi yapacağız. Ondan sonra da ülkemizde herhangi bir kaosa fırsat vermeden en güzel şekilde en ideal şekilde seçimimizi gerçekleştirelim." 

Erdoğan’a “Köşke çıkarsanız başbakan kim olacak?" diye de soruldu. Erdoğan, “Sen şimdi bana çalım atıyorsun" diyerek gülümsedi. Ardından Erdoğan’a dar ve daraltılmış bölge ile ilgili çalışmalar soruldu. Erdoğan, “Bugün biliyorsunuz gene barajı konuştular kürsüde. Şimdi bunlara sorun, sayın başbakan diyor ki yüzde 5 barajla daraltılmış bölge sistemi. Alternatif bir sistem daha çalışıyoruz biz barajı tamamen kaldıralım dar bölge sistemi. 550 bölge, 550 milletvekili. Ben alternatifler getiriyorum onlar da alternatif var mı? Yok. Biz alternatiflerin dünyada nerelerde uyguladığını da söylüyoruz. Avrupa’nın birçok yerinde daraltılmış bölge sistemi var. ABD ve İngiltere dar bölge sistemini uyguluyor" diye konuştu.

"Siz hangisini istiyorsunuz" sorusuna Erdoğan, “Şu anda arkadaşlarım çalışmalarını sona erdirmek üzereler. Similasyonlarını yapıyorlar. Ondan sonra da biz nihai kararımızı verip ona göre eğer bu sistemlerden biriyle gireceksek bunu Meclis'e aktaracağız. Yok aynen gidelim diyorsak, yani 10 barajı yine duruyor, o zaman onunla gideriz. Mesele burada ideal olanı yakalamak. Ülkemizde daha katılımcı bir demokrasi anlayışını getirmek" dedi.

“Muhalefetin bir önerisi olmazsa tek başınıza getirme ihtimaliniz var mı?" sorusuna Erdoğan, “Bu anayasa ile alakalı bir şey değil sadece yasal düzenleme" diye cevapladı.

Sülayman Şah Türbesi ile ilgili saldırı iddiaları sorulan Erdoğan, “Generaller burada böyle bir şey yok. Yarım saat, 1 saat öncesine kadar böyle bir şey yoktu. Şu an olduysa bilemiyorum" dedi.

Başbakan Erdoğan, ardından Twitter ile ilgili soruya, “Ben düşüncemi söyledim. Verdikleri sözleri yerine getirdiler getirdiler. Getirmedikleri takdirde aynı yerdeyiz biz. Gereğini yaparız. Yapabildiğimiz kadarıyla. Bazıları diyor ki, kapatsanız da yine girebiliyorlar. Ama her şeyden önce bir vergi kaçakçısı şirket Türkiye'de faaliyet gösteremez. Ofisi yok. Faaliyet gösteremez. Gereği neyse onu yaparız. Olay artık tek yönlü değil birçok yön var" diye konuştu.

1 MAYIS KONUSU

1 Mayıs kutlamalarıyla ilgili soruya Erdoğan, şu yanıtı verdi:

"Tansiyonu başta ana muhalefet partisinin genel başkanı yükseltiyor. Şimdi Türkiye herhalde sadece DİSK yok KESK yok. Türkiye’nin bugün en büyük sendikası HAK-İŞ. HAK-İŞ Kayseri'de yapacağım diyor. Memur- Sen, Türkiye’nin bir numaralı sendikası. Kamu-Sen bunlarla beraber hareket etmiyor. Ana muhalefetin genel başkanı diyor ki; ‘2010’da böyle oldu mu diyor.’ Bunlar galiba bakar kör ya. Olmadı olur mu. O zaman HAK-İŞ’ten şu andaki genel başkanı o zaman kolu kırılmıştı. Mustafa Kumlu sahneden atılmıştı. Olaylar o zaman yaşandı ve gerek Kumlu gerekse HAK-İŞ’in şimdiki genel başkanı orada darbe yiyenlerden oldu. Bunlar bu olayları takip etmiyorlar herkesi kör sağır zannediyorlar. Böyle bir şey yok. Ve biz diyoruz ki, bu ülkeyi üzmenin anlamı yok. Huzur içerisinde gelirsiniz Yenikapı’da gayet güzel bir miting alanı var. Gel orada mitingini yap. Ulaşım noktasında her türlü otobüs var deniz var. O gün için biz belediye ile bunları konuştuk ücretsiz olarak bu taşıma işlerini de yapabiliriz dedik. Böyle bir kudsiyet herhangi bir meydana atfedemeyiz. Burası tüm milletindir. Tüm insanlarındır. Böyle bir bayram gününü kimsenin zehir etmeye hakkı yok. Dünyanın her yerinde miting alanları vardır. Bu alanları belirleyecek olanlar da oranın mülki amirleridir. Talepler gelir değerlendirmesini yapar sonra der ki miting alanı olarak buyurun size Yenikapı Maltepe. Son olarak Kadıköy’de yapılacak bundan sonra Kadıköy de yok. Gerçekten esnafımızın halkımızın rahatsız olacağı yerleri kaldırmamız lazım ve belediyelere şunu da söyledim. AK Partili belediyelere. Sizler uygun miting meydanları yapın. Onlar şimdi yeni planlamalarında bu tür hazırlıkları da yapıyorlar. Bu konuda izin vermemek değil yasaları çiğnemek diyeceğiz. Yasayı çiğneyenlere karşı devlet yapılması gereken neyse bunu yapar. Biz sorumluluk mevkiinde olanlar olarak diyoruz ki bakın size alan. Mesele miting yapmak değil mi? Buyurun. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul’a iki tane dev meydan yaptı gel orada yap. Ama dert başka. Yasaları çiğneyen olduğu zaman kusura bakmayın kimsenin, kimsenin özgürlük alanına girmeye hakkı yoktur. Böyle özgürlük mücadelesi olmaz. Bu bir bayram olmaz. Burayı bugünü tatil günü ilan eden biziz. Bugüne kadar gelen iktidarlar bunu böyle ilan etmediler. Bunu biz ilan ettik tatil günü ilan ettik. Her türlü şeyi vereceksin ama bunlar hala… Onlar neyin yasaları çiğnemek olduğunu olmadığını anlamış değiller."

ÜK/FK (GD/SSA) (FOTOĞRAFLI)