Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Ankara Ticaret Odası'ndaki (ATO) Dünya İnsan Hakları Günü programında konuştu. Trump'ın Kudüs kararına bir kez daha değinen Erdoğan, "Trump'ın bu açıklaması bizi bağlamaz. Kudüs'ü de bağlamaz. İslam dünyasını da bağlamaz. Bugün kendilerini Kudüs'ün sahibi sananlar arkasına saklanacak ağaç bile bulamayacaklarını bilmelidirler" dedi.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;

İBRAHİM ÇAĞLAR’IN VEFATI


İbrahim Çağlar örnek bir arkadaşımızdı. Ülkemizin en eski ticaret odasında üstlendiği sorumlulukları yerine getiren İbrahim Çağlar’dan beklediğimiz çok hizmetler vardı. Sayın İbrahim Çağlar’a Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine, milletimize başsağlığı diliyorum.

BÜYÜME RAKAMLARINA DEĞİNDİ

Bu rakamlarla iç ve dış fesat odaklarına en güzel cevabı verdiğimize inanıyorum. (Türkiye’nin yüzde 11,1 büyümesi) Bu oranla Türkiye, 3. çeyrekte dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi olmuştur.
Türkiye kenidisine güvenen, inanan kimseyi sükutu hayale uğratmamıştır, uğratmayacaktır. Bizimle birlikte olanlar kazanacaktır.

TRUMP’IN KUDÜS KARARI

Bugün 10 Aralık Dünya İnsan Hakları günü. Bu etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Binlerce yıldır yaşadıkları topraklarda zulme uğrayan Filistinli kardeşlerimize de buradan selamlarımızı iletiyorum. Kudüs’te sergilenene vandallığın, zulmün ilelebet devam etmesi mümkün değildir. O Kudüs ki her taşında ayrı bir hikayeyi barındırır. Bugün kendilerini Kudüs’ün sahibi sananlar arkasına saklanacak ağaç bile bulamayacaklarını bilmelidirler. Amerika aldığı bu kararla Kudüs’te dökülen bu kana ortak da olmuştur. Biz bu kararı asla tanımıyoruz ve tanımayacağız. Trump’ın bu açıklaması bizi bağlamaz. Kudüs’ü de bağlamaz. İslam dünyasını da bağlamaz. Sen çalarsın, sen oynarsın. 1967 sınırları içerisinde başkenti doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devleti kurulana kadar bu mücadele bitmeyecek. Türkiye olarak bu konudaki tepkimizi hem kendi adımıza hem de İslam İşbirliği Teşkilatı altında dile getiriyoruz. Çarşamba günü İstanbul’da düzenlenecek İslam İşbirliği Teşkilatı Liderler Zirvesi’nin dönüm noktası teşkil edeceğine inanıyorum.

Bugün dünyada insan hakları Batı’nın belirlediği standartlar üzerinden konuşuluyor. Ama bu küresel bir konu.
Tek sorunumuz kendi ölçülerimize kendimizin uymuyor oluşu. Kur’an ve sünnet terbiyesi almamış kendini bilmezler, asla İslam’ı temsil edemez.

Türkiye’nin Suriye ve Irak’taki savaşlardan kaçanlara karşı duruşu başlı başına bir insan hakları efsanesidir.
Bu millete ihanet içine girmemiş olma şartıyla kalbimiz de kapımız da herkese açıktır.

Aylan bebeğin kıyımıza vuran fotoğrafını asla unutmayacağız. Mültecilere sahip çıkma konusunda bir ödül verilecekse bunu en çok hak eden ülke Türkiye’dir. Ama bize böyle bir ödül verilmeyeceğini biliyoruz.

İnsan hakları tamamen politik konumla ilgili. Bunlar YPG’ye PYD’ye ödül verecek kadar ödülsüzlükten nasibini almışlar.
Sigara içmek suretiyle yanındakini rahatsız etme hakkına sahip değilsin. Bunun adı kul hakkıdır.