CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirdi. Başbakan Davutoğlu'nun 23 Nisan çocuğuna sufle vererek özgür konuşmasını engellediğini söyleyen İnce, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı da bütün değerleri istismar etmekle suçladı.

CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce bugün Balıkesir'e gelerek; partisinin milletvekili adayları Mehmet Tüm, Namık Havutça, Fikret Şahin ve İrfan Barış ile şehir turu yaptı. Üniversiteyi Balıkesir'de bitiren İnce, nostalji yaşadı. Necatibey Eğitim Fakültesi'nde sınavdan zayıf alınca ağladığını söylediği kahveyi gösteren İnce, esnafı da ziyaret etti. Ayakkabıcılar ile sohbeti sırasında fırçaları eline alan İnce, ayakkabı da parlattı.
İnce, ayrıca Vatan Partisi'nin '152 adamızı Yunanistan'dan geri alacağız' adlı imza kampanyasına da destek verdi. Beraberindekilerle Paşa Camii'nde cuma namazı kılan İnce, Yeşilli Meydanı'nda düzenlenen mini mitinge geçti. Adaylarla ellerini üst üste koyan ve Balıkesir'den 5 milletvekili çıkaracaklarını söyleyen İnce, meydanda toplananlara da "Beş, beş" tezahüratını yaptırdı.

BAŞBAKAN İÇİN 'TİPİTİP BENZETMESİ

Konuşmasının başında Başbakan Davutoğlu'nu eleştiren Muharrem İnce, şunları söyledi:
"13 senedir bu memleketi yönetiyorlar. 13 sene içinde her şeyi istismar ettiler. 13 senede 'Din, iman, Kuran' dediler, tüyü bitmedik yetimin hakkını yediler. Sonunda yetmedi, Kuran'dan pasta yapıp o pastayı da yediler. Müslümanların en kutsal yeri Kabe'yi de maket yaptılar onu da istismar ettiler. Bakın en son 23 Nisan'da ne oldu? Türkiye'de bir gelenek vardır. 23 Nisan'da belediye başkanlarının, valilerin, bakanların, başbakanların, cumhurbaşkanlarının koltuğuna bir çocuk oturtulur. O çocuk da özgürce konuşur. Dün çocuğun özgürce konuşmasına da izin vermediler. O Tipitip Başbakan var ya; çocuğa soru soruyorlar o da yanından sufle yapıyor. 'Bol keseden atıyor' de diyor. Aslında 23 Nisan Başbakanı o çocuk değil, 23 Nisan Başbakanı Davutoğlu'dur. Saray'dan ona sürekli bir şey söylüyorlar. Ondan emir almadan seçim bildirgesi açıklayamıyor, aday listesi yapamıyor. Seçim bildirgesini açıkladılar. Çözüm süreci ile ilgili bölümde kısa geçmişler. İki gün sonra 23 Nisan Başbakanı, o bıcır bıcır başbakan açıklama yapıyor. Diyor ki 'Matbaaya giderken iki sayfayı unutmuşuz.' Seçim bildirgesinin matbaaya giderken iki sayfasını düşüren adamdan başbakan olmaz."

CUMHURBAŞKANI'NA DA ELEŞTİRİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı da eleştiren İnce, şöyle konuştu:
"Kabe'yi, Kuran'ı, 23 Nisan'ı istismar ettiler. Çanakkale şehitlerini de istismar ettiler. Çanakkale Şehitliklerinde 'Kaç-ak Saray'da oturan zat başrolde. Sen kimsin de Çanakkale Şehitliklerinde başroldesin? Sen çocuğunun birine çürük raporu, öbürüne bedelli askerlik yaptırmışsın; şehitlerimizin üzerinden rant yapacaksın. Yok öyle yağma. Bayrak; AKP reklamında kullanılıyor. Bayrağı da istismar ediyor. Ne diyor; 'Ben aldatıldım' diyor. Kim aldatmış? Cemaat aldatmış bunu. Cemaat aldatmışsa, Obama ile Putin kim bilir sana neler yapmıştır. Şuradaki dönerci dese ki, 'Beni aldattılar' dükkanını bile işletemez. Buradaki oyuncakçı 'Beni aldattılar' dese iflas eder dükkanını kapatır. Bu kadar çabuk aldatılan birisi, bu kadar kazık yiyen birisi bu memleketi yönetemez. Bakın geçenlerde ne diyordu? '400 milletvekili istiyorum' diyordu. Sonra vazgeçti '330 istiyoruz' dedi. Ondan da vazgeçti. Şimdi ne istiyor 276 istiyor. Sonra da 'Koalisyonlar kötüdür, koalisyonlar krizdir' diyor. Yahu senin partin zaten başlangıçta koalisyon. Senin partin cemaatlerle koalisyon değil mi? Sen zaten koalisyonsun."

PARAYI NEREDEN BULACAKLARINI AÇIKLADI

CHP'nin seçim vaatleri sonrası kaynak sorusuyla sık sık karşılaştıklarını söyleyen İnce şunları anlattı:
"İlk iktidar olduklarında ilk işleri ne oldu biliyor musunuz? 'Nereden Buldun' yasası vardı, bunu kaldırdılar. Gelir gelmez ayaklarının tozuyla 'Nereden Buldun'u kaldırdılar. Şimdi giderken de 'nereden bulacaksın, kaynak nerede' diye soruyorlar. Kaynağı soranlara sesleniyorum. Sen Cumhuriyet Halk Partisi'ne parayı nereden bulacaksın, kaynağın ne diye soracağına; ayakkabı kutularının içindeki dolarların kaynağını sordunuz mu? 2002'de 'Kaç-ak Saray'da oturan adam her gittiği meydanda çay simit hesabı yapıyordu. Bir çay şu kadar, bir simit bu kadar aile 4 kişi. Artık meydanlarda çay-simit hesabı yapıyorlar mı? Artık ufak işlere bakmıyorlar. Öyle trilyonlara ufak para diyorlar. 7 Haziran'da Allah'ın izni, milletin isteği ile iktidar olacağız. Bundan kuşkumuz yok. Türkiye'de 11 milyon emekli var. Bizim iktidarımızda Ramazan ve Kurban Bayramı'nda iki maaş ikramiyeyi emeklilere vereceğiz. İşte bu kadar. Emekliler Ramazan Bayramı'nda torunuma nasıl harçlık vereceğim, Kurban Bayramı'nda nasıl kurban keseceğim diye düşünmeyecek. 1000 liralık bardaktan su içmeyeceğiz, al sana para. 700 bin liralık kol saati takmayacağız al sana para. Kaynağın israfta olduğunu, haramda olduğunu ve sarayda olduğunu biliyoruz.

O Tipitip Başbakan var ya Tipitip Başbakan o Dışişleri Bakanıyken aylığı 49 bin liraya kiralanmış konutta oturuyordu. Bizim Dışişleri Bakanımız 49 bin liralık aylık kiralı konutta oturmayacak, al sana kaynak. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın aylık kirası 765 bin lira. Biz 765 bin lira aylık kirada bakanlık yapmayacağız al sana kaynak, al sana para. Ülkenin ekonomi politikalarını doğru yöneteceğiz. Yüzde 3'lük bir büyüme var. Yüzde 3'lük büyümeyi yüzde 6'ya çıkarıp 60 katrilyon para kazanacağız, al sana para. Kamu ihalelerini şeffaf yapacağız, açık ihale şeklinde yapacağız. 4.5 katrilyon burada para var. Al sana para, al sana kaynak. Kayıt dışı ekonomiyi kayıt altına alacağız. Bu memlekette zengin de fakir de aynı vergiyi veriyor. Kayıt dışı ekonomiyi kayıt içine alacağız; 100 katrilyon da burada var, al sana para, al sana kaynak. İnterneti, Youtube'yi, Facebook'u yasaklamak için 1 milyar para harcadılar. Biz interneti, Facebook'u, Youtube'yi serbest bırakacağız 1 milyar parayı burada harcamayacağız, al sana para, al sana kaynak."