DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Rusya ile İdlib görüşmelerine ilişkin, "Rus heyetiyle yapılan görüşmelerde henüz istediğimiz noktada değiliz, belki liderler görüşebilir" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, konuk olduğu bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Çavuşoğlu, Soçi ve Astana süreçlerinden olumlu sonuçlar alındığını, fakat sahada saldırganlığın devam ettiğini belirterek, "Rejim İdlib'de hunharca saldırıyor. Soçi ve Astana'nın ortadan kalktığını söyleyemeyiz, fakat yara aldığını söyleyebiliriz" dedi.
İdlib'de yaşanan son gelişmelerin ardından Rusya ile yapılan görüşmelerde henüz istenilen noktaya gelinmediğini belirten Çavuşoğlu, "Hani bize bir harita dayattılar, illa biz bu haritayı alacağız diye bir durum yok. Ne yaptık, karşılıklı pozisyonlarımızı belirten kağıtlar verdik. Soçi mutabakatının nasıl uygulanacağına dair biz kendi düşüncelerimizi Rus tarafına ilettik. Şu anda farkların olduğu doğru. Son toplantılarda biraz daha yaklaşım oldu. Henüz tam istediğimiz noktada değiliz. Tekrar görüşmeye devam edip belki liderlerimiz daha önce telefonda Cumhurbaşkanımız ile Putin telefonda mutabık kalmışlardı, ihtiyaç olursa belki liderler düzeyinde de toplantı olabilir. Rejimin saldırganlığını durdurmak için ne gerekiyorsa yapıyoruz ve yapacağız" dedi.
'CUMHURBAŞKANIMIZ KARARI VERECEK'
Türkiye'nin sahada ve masada güçlü diplomasi yolunu benimsediğini belirten Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Bir gece ansızın gelebiliriz' açıklamasıyla ilgili de, "Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye'nin kararlılığını söylüyor. Cumhurbaşkanımızın verdiği ve vereceği kararlarla bu adımlar atılır. Biz diplomasinin başındayız, Sayın Cumhurbaşkanımız da 'Ne gerekiyorsa' dedi. Karadan mı, havadan mı, nereden ihtiyaç varsa, bunu askerlerimiz karar verir. Neye ihtiyaç varsa ona göre hareket edilir" diye konuştu.
'SURİYE’DE ATACAĞIMIZ ADIMLAR, YENİ İNSANİ FELAKETİN ÖNLENMESİ İÇİN'
Bakan Çavuşoğlu, İdlib bölgesinde PKK mevcudiyetinin fazla olmadığını, ancak bazı radikal grupların bulunduğunu kaydederek, "Rejim ve destekçilerini özellikle Dara'dan otobüslerle getirip İdlib'e bıraktılar. Bunların kapasitesi yok, fakat bu radikalleri buralara kim bıraktı, rejim ve destekçileri bıraktı. Amaçları, burada teröristlerin bulunmasını bahane ederek saldırmak. Batılı dostlarımız, 'Tamam güzel' diyor, fakat PKK'ya yönelik bir harekat başlattığımız zaman bize 'Ne yapıyorsun?' diyor. Teröristlerin arasında ayrım yaptığı için tepkiyi farklı gösteriyorlar. İdlib konusunda Türkiye'ye destek var. Birleşmiş Milletler (BM) ve BM Genel Sekreter Yardımcısı açıklamalar yaptılar. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) gözlem noktalarına saldırıların durması gerektiğini vurguladılar. Bazı ülkelerden dolaylı destek var. Burada insani bir dram var, bizim atacağımız adım, yeni bir insani felaketin önlenmesine yöneliktir" dedi.
Güvenlik açısından Türkiye'ye yönelik büyük bir tehlikenin olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Dünya açısından bakıldığından dünya tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşanıyor. Bizim harekatımız bunu durdurmaya yönelik, bunu yaparken bile Türkiye'ye yönelik tepki geliyorsa, o zaman söylenecek bir şey yok" diye konuştu.
Libya konusunda ise Türkiye'nin pozisyonunun net olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, atılan adımlarla denge sağlanarak ateşkesin temin edilmeye çalışıldığını ifade etti.
'AVRUPA'DA IRKÇILIK ÇOK TEHLİKELİ BOYUTA GELDİ'
Bakan Çavuşoğlu, Almanya'da yaşanan silahlı saldırıda 11 kişinin hayatını kaybetmesiyle ilgili de şöyle konuştu:
"Avrupa'da ırkçılık çok tehlikeli bir boyuta geldi. Artık merkez sağ partileri, merkez sol partileri de ırkçı partilerden farklı tutum sergilemiyor. Irkçılık nereye doğru gidiyor? Şimdi İslam düşmanlığı olarak ortaya çıktı. İslam düşmanlığı ile Türk düşmanlığı birleşti. Almanya'da ve diğer ülkelerde camilere yönelik saldırılar var. Türklere yönelik bu saldırılar hiç Almanya medyası tarafından gündeme getirilmiyor. Şimdi bu nereye kadar gidecek? Şimdi Müslümanlar hedefte, yarın bunun modası geçecek. Avrupa ülkeleri bunu durduramazsa Avrupa'yı kaosa götürebilir. Özellikle bu ırkçı akımlardan dolayı Avrupa artık bir güç olmaktan çıkıyor. Aşırı akımların etkisinde olan bir Avrupa'ya doğru gidiyor birlik. Almanya'nın Hanau kentinde iki kafeye düzenlenen silahlı saldırı ile ilgili resmi açıklamaları beklemek lazım. İlk gelen bilgelere göre ırkçı motifli bir saldırı olduğu söyleniyor."