MİLLİYETÇİ Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "CHP'nin ucuz siyasi kafasına göre, Cumhurbaşkanı tarafsız olmalıymış. Yani partisiyle bağı kesilmeliymiş. Sayın Kılıçdaroğlu, eğer biliyor ve inanıyorsa, Cumhuriyet tarihinde bize tek bir tarafsız Cumhurbaşkanı göstersin? Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle devlet hayatında fiili-hukuki uyumsuzluk ve uygunsuzluk devri sona ermiştir. Sahnenin önünde tarafsız, arkasında siyasi ve ideolojik saiklerle hareket eden Cumhurbaşkanları dönemi kapanmıştır" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin 9 Temmuz 2018'den itibaren resmen yönetim hayatına girdiğini belirterek yeni sistemin 2023'ün emniyetli ana kulvarı olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin 2053 ve 2071 hedeflerinin temellerini kazıyacağını, alt yapısını oluşturacağını kaydeden Bahçeli, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi geleceğin büyük ve güçlü Türkiye'sinin terennümü, tecellisi ve teminatıdır. Türk milleti aradığı sistemi tarihimizin kuytularda kalan cevherinde bulup çıkarmasını bilmiştir. Yeni sisteme alışma devresi de son derece uyumlu geçmiştir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde hükümet krizleri yoktur, Türkiye'nin önünü açmıştır" dedi.
'CUMHURBAŞKANI TARAFSIZ OLMALIYMIŞ'
Bahçeli, CHP'lilerin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni eleştirdiğini kaydederek, şöyle konuştu:
"CHP'nin ucuz siyasi kafasına göre, Cumhurbaşkanı tarafsız olmalıymış. Yani partisiyle bağı kesilmeliymiş. Sayın Kılıçdaroğlu, eğer biliyor ve inanıyorsa, Cumhuriyet tarihinde bize tek bir tarafsız Cumhurbaşkanı göstersin? Yüreği varsa, bilgi ve görgüsü yetiyorsa tek bir numune isimden bahsetsin? Devlet demek hukuk demektir. Hukukun üstünlüğü herkes için bağlayıcıdır. Bununla birlikte taşıdığı ve işgal ettiği makam ve mevki ne olursa olsun her devlet ve siyaset adamı hukuka uymakla mükelleftir. Sayın Kılıçdaroğlu'nun kıvranması, huzursuz olması, keyfinin kaçması, kriz ayinine çıkması amaçsız ve çarpık siyaset hastalığıdır. Millet zillete rağmen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni sevmiş, benimsemiş, geleceğini bu yeni sistemde görmüştür. CHP Genel Başkanı, devşirilmiş ve döne döne çula çaputa dönmüş siyasi iplikçilerle eski sistemin özlemini duyarken, tenakuzlara batmaktan da kendisini kurtaramamaktadır."
'KENDİSİNİ YALANCI ÇIKARIYOR'
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İstanbul'da bir soru üzerine, "Eski sisteme dönülme gibi bir talebimiz hiç olmadı. Eski sistemden zaten biz de şikâyetçiydik" dediğini söyleyerek, şunları söyledi:
"Madem rahatsızdın, bu kadar beyhude çırpınışa ne gerek vardı? CHP Genel Başkanı şafak vakti başka, karanlık basınca başka konuşmaktadır. Yalan derseniz, çizmeyi aşmıştır. Demedi demesin, beni dinlesin, gidişat hayra alamet değildir. Sayın Kılıçdaroğlu için çember daralıyor, suyu ısınıyor, kader ağlarını dört bir koldan örüyor. Eski sistemden şikâyetçi olduğunu ileri süren CHP Genel Başkanı, burada dursa iyi, bununla yetinse tamam, fakat bir kere yama dikiş tutmayınca dil döndükçe dönüyor, kendisini yalancı çıkarıyor."
''HİÇBİR KURUM VE KURULUŞ MİLLİ İRADENİN ÖNÜNDE VE ÜSTÜNDE DEĞİLDİR'
Bahçeli, 12 yıl önce Ümraniye'deki bir gecekonduda el bombaları bulunmasıyla başlayan Ergenekon davasında tüm sanıkların beraat ettiğini hatırlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "12 Haziran 2007 tarihinde, Ümraniye'de bir gecekonduda bulunduğu iddia edilen 27 el bombasıyla soruşturmalar başlatılmış, FETÖ'cülerin sahte delillerle suç imal etmeleri ve organize hukuk katliamlarıyla Türk Silahlı Kuvvetleri maalesef hedef alınmıştı. Darbe hazırlığı yapan, darbeye niyetlenen, demokrasiye kast etmek için el ovuşturan kim varsa haklarında her türlü cezai takibatın yapılması elbette mecburidir. O tarihlerde sürekli ifademiz bu olmuştur. Ancak Ümraniye davasının ilerleyen safhalarında görülmüştür ki, Türk Silahlı Kuvvetleri üzerinde alçak ve hain bir kurgu yapılmıştır. Ümidim ve beklentim, gerçek darbe plancılarıyla masumların hiçbir şart altında yan yana getirilmemesi, bir ve aynı görülmemesidir. Kozmik odaya girmek için uydurulmuş sözde suikast iddialarından tutun da Balyoz Davası'na kadar pek çok hukuki süreç yıllar yılı devam etmiş, ülkemiz özel yetkili mahkemelerin tasallutu altına sokulmuştur. FETÖ'cülerin yargı ve hukuk alanındaki ihanetleri hazin mağduriyetlere ve haksız mahkûmiyetlere neden olmuştur. Türkiye'yi içten içe çürütmek için harekete geçen FETÖ'cü alçaklar şerefli Türk askerine kara çalmak, terörist yandaşlarına yer açmak için adeta saldırıya geçmişlerdir. Bu dönem geride kalmıştır."
'MERKEZ BANKASI BAŞKANI AYRICALIKLI DEĞİLDİR'
Devlet Bahçeli, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'nın görevden alınmasına ilişkin başlayan tartışmaların tehlikeli bir seviyeye ulaştığını söyledi. Merkez Bankası Başkanı'nın hükümet tarafından ataması yapılan bir bürokrat olduğunu kaydeden Bahçeli, şunları söyledi:
"Hiçbir bürokrat imtiyazlı değildir. Görevini layıkıyla yapan kalır, yapamayan gider, devletteki işleyiş budur, böyle de olmalıdır. Görevden alınan Merkez Bankası Başkanı'nı siper yapıp ekonomide felaket senaryosu yazanlar en hafif tabirle utanmasını kaybetmiş densizlerdir. Merkez Bankası'nın bağımsızlığı başka bir şey, başkanının kurumsal hedeflere ulaşamadığından dolayı hükümet tasarrufuyla görevden alınması başka bir şeydir. Merkez Bankası Başkanı ayrıcalıklı değildir."