Türkiye'de özellikle belirli siyasi kesimler FETÖ'ye 'Hoca efendi' derken yaptığı aleyhte yayınlarla bilinen SÖZCÜ Gazetesi'ne yönelik başlatılan algı operasyonu ile ilgili gazetesinin sahibi Burak Akbay'dan önemli açıklama. Akbay, davada tanık olarak dinleen Fehmi Koru ile ilgili bakın neler dedi...

İşte Sözcü'nün Sabah'ın haberinden yaptığı alıntı ve Ükbay'ın Fehmi Koru'ya verdiği cevap:

" Hayatının büyük bölümünü FETÖ'nün elebaşısı Fethullah Gülen'in dizinin dibinde geçiren ve 17-25 Aralık olaylarından sonra bile FETÖ'yle irtibatını hiç kesmeyen, üstelik bunu açıkça dile getirmekten çekinmeyen sözde gazeteci Fehmi Koru, iftiralarına yeni bir boyut ekledi.

Tescilli FETÖ'cülüğü bilindiği halde şimdiye kadar kendisine hiç dokunulmayan Fehmi Koru'nun, attığı iftiralarla Sözcü'ye başlatılan algı operasyonu için savcıya ‘tanık' sıfatıyla ifade verdiği ortaya çıktı. Haber, gazetecilere yapılan operasyonları savcılık makamından aldığı bilgilerle haberleştirmesiyle bilinen yandaş Sabah gazetesinden Nazif Karaman'a ait.

Haberde, Sözcü soruşturmasında ifade veren Koru'nun Sözcü'nün sahibi Burak Akbay'ın babası Ertuğrul Akbay'ın kendisine “Burak İsviçre'de cemaate ait bir evde yetişti” dediği öne sürüldü. İşte bu son iftiraya
Burak Akbay'ın yanıtı sert oldu. Akbay şunları söyledi:

‘FETÖ'yle ilişkisi yıllardır bilinen ve bu ilişkiyi gizleme gereği bile duymayan Fehmi Koru, yıllar önce Taha Kıvanç takma adıyla yazdığı köşe yazısında bana iftiralarda bulundu. Öğreniyoruz ki, bugün de o iftiralarına devam ediyor. Ve yine öğreniyoruz ki, Türkiye Cumhuriyeti'nin savcıları, geçmişi FETÖ'nün kirli ilişkileriyle dolu ve FETÖ elebaşısı Gülen'in Türkiye'deki bir numaralı temsilcisi olan bu adamı ciddiye alıp, Sözcü ve benim hakkımda bir algı operasyonu başlatıyor. Buradan kendisine gazeteci diyen ama kim olduğu herkes tarafından bilinen Koru'ya sesleniyorum: Sen tescilli bir kripto FETÖ'cüsün. Bunu herkes biliyor. Benim merak ettiğim şey, buna rağmen nasıl elini kolunu sallayarak rahatça dolaşabiliyor ve insanlara iftira atmaya devam edebiliyorsun.

Buradan kamuoyuna, iktidara ve yargı mensuplarına da sesleniyorum. Sözcü'ye ve şahsıma yapılan bu iftira hareketi, Ergenekon ve Balyoz operasyonlarına döndü. Orada da, iftiracı PKK'lılar ve FETÖ elemanları gizli veya açık tanık yapılarak, masum insanlar hapse atıldı. PKK'lı tanıkların sözleri gerçekmiş gibi kabul edilerek, bu ülkenin Genelkurmay Başkanı ‘teröristbaşı' denilerek cezaevine kondu. Yıllar sonra gerçek anlaşıldığında, siyasetçiler çıkarak' Pardon, kandırılmışız' dediler.

İftiralara inananlar yine ‘kandırıldık’ diyecek

Uyarıyorum… Eğer Türkiye Cumhuriyeti savcıları, bu kripto FETÖ'cülerin iftiralarına inanarak Sözcü ve benim hakkımda algı operasyonuna devam ederlerse, gerçekler ortaya çıktığında ‘pardon bu paralelciler yine bizi kandırmış' diyecekler.

Bu sözde gazeteci Koru'nun yıllar önce attığı iftiralara, daha ilk günden hukukla karşılık vermek ve yalanlarını kanıtlamak istesem de, yargıyı ele geçiren FETÖ'cü savcı ve hakimler buna izin vermedi. Ama artık gerçek yüzleri ortaya çıkan bu FETÖ'cü hainlere, Türkiye'nin gerçek cumhuriyet savcıları ve hakimlerinin izin vermeyeceğine inanıyorum…' "