TÜRK Halk Müziği’nin duayen isimlerinden Yücel Paşmakçı, Türk Halk Müziği’nin en önemli özelliklerinden birisinin milli birlik şuurunu perçinlemesi olduğunu belirterek, "Bu zenginliği kaybetmememiz ve aslına uygun şekilde icra ederek ileriye taşımalı ve yaygınlaşmasını sağlamalıyız" dedi. Türk Halk Müziğinin ünlü isimleri Yücel Paşmakçı, Yavuz Top, Mehmet Erenler ve Arif Sağ, Türk Halk Müziğinin bugün geldiği noktayı muhabirine değerlendirdi. Türk Halk Müziği alanında 62 yıldan bu yana sanatsal çalışma yapan Yücel Paşmakçı, 1954 yılında İstanbul Radyosu’nda başladığını TRT’de 40 yıl görev yaptığını, İstanbul Teknik Üniversitesi Konservatuarı’ndan emekli olduğunu söyledi. Halen Haliç Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan Yücel Paşmakçı, önde gelen vasıflarından birisinin tutuculuğu olduğunu anlattı. Paşmakçı, "Halk müziğindeki tutuculuk vasfımı hep müdafaa ederim. Çünkü bir yanlışa gidildiği takdirde nerede biteceği belli olmaz. Bunun için halk müziğimizi bütün vasıflarıyla koruyarak ileriye götürme durumundayız. Gençlerden halk müziğinin karakterine helal getirecek gelişi güzel davranışlardan daima kaçınmalarını savunurum. Halk müziğimizin milli birlik şuurunu perçinleyen bir hususu vardır. Yani Edirnelinin Kars türküsünü, Ardahanlının Karadeniz türküsü söyleyebilmesi, çok önemli bir husustur. Bu zenginliği kaybetmememiz ve aslına uygun şekilde icra ederek ileriye taşımalı ve yaygınlaşmasını sağlamalıyız" dedi. YAVUZ TOP: GENÇLERİMİZ ULUSAL MÜZİĞİMİZİ ÖĞRENMELİ Çok sesli Türk Halk Müziği’ne temel oluşturan ön çalışmaları yapan 49 yıllık sanatçı Yavuz Top ise, sanatın birleştirici zevkleri rafine eden bir kaynak olduğunu söyledi. Yavuz Top, ulusal birlik, beraberlik, kardeşliğin oluşabilmesi için ulusal kültürün iyi kavranması ve iyi bilinmesi gerektiğini söyledi. Yavuz Top, sanat bakımından gelişmemiş toplumlarda demokrasinin oluşmadığını anlatırken, "Gençlerimiz ulusal müziğimizi, kendi müziğimizi çok iyi öğrensin. Onun tadına varsınlar. Ondan sonra giderek evrensel kültürü, evrensel müziği daha iyi harmanlar daha iyi anlar, daha iyi kavrarlar. Gençlerin halk ve sanat müziğimizi çok iyi bilmeleri, kendilerine yabancı olmamaları lazım" diye konuştu. MEHMET ERENLER: HALK MÜZİĞİ TOPLUMU BÜTÜNLEŞTİRİR Henüz 8 yaşında bağlama öğrenen ve 13 yaşında sahneye çıkan, halk müziğinin önde gelen bağlama sanatçısı Mehmet Erenler de son dönemde halk müziği açısından yozlaşma görmeye başladığını, bu duruma üzüldüğünü söyledi. Erenler, halkın tarihi gelişim içerisinde kültür ve sanatını oya gibi işleyerek gelecek nesillere aktardığını ancak kişisel çıkarlar peşinde koşan ticari ve siyasi amaçla kullanılan çalışmaların müzik olarak nitelendirilemeyeceğini vurgularken, halk müziğinin çok zengin olduğunu anlattı. Mehmet Erenler, şöyle devam etti: “Bölge ayrımı yapmaksızın her karış toprağının ezgilerini insanlarımıza sunmak insanlara Şanlıurfa türküsünü Edirneli'ye Edirne türküsünü Trabzonlu'ya Trabzon türküsünü Orta Anadolu’ya bu bölgenin türküsünü Egeli’ye sevdirdiği gibi insanları birleştirici bütünleştirici unsuru olarak en başta halk müziği geliyor. Bu kültürümüze ne kadar sahip çıkabilirsek kültürümüz o kadar ayakta yaşar ve gelecek nesillere en güzel şekilde aktarılmış olur.” ARİF SAĞ: POPÜLER KÜLTÜRÜN ÖNÜNE GEÇİLMELİ Türk Halk Müziği’nin usta ismi Arif Sağ da, hiçbir dalı ayırmadan sanatın bir toplumun gelişmesi için önde gelen varlıklardan biri olduğunu gençlerin geçici popüler kültürü sanat olarak görmelerinin önüne geçmek gerektiğini söyledi. Popüler kültürün daima sanatı hırpaladığını, başka bir yapıya evrimlemeye veya asimile etmeye zorladığını ifade eden Arif Sağ,”Sanat doğal yaşamı alıp geliştirmek ve o doğal yaşamın içerisindeki toplumu sanatla birlikte alıp bir yere taşımaktır” dedi. Halk Müziği alanında verdiği doktora tezi kabul edilen halk müziği sanatçısı, Haliç Üniversitesi öğretim görevlisi Yusuf Benli de, sanatın bir toplum için olmazsa olmazlardan biri olduğunu, popüler kültür kullanılarak toplumun rotasının başka yere çevrilebileceğini söyledi.