SANATIN birçok alanında sergiler düzenleyen İstanbul Kültür Üniversitesi Sanat Galerisi (İKÜSAG)’ın, heykeltıraş Maria Kılıçlıoğlu’nun eserlerine yer verdiği sergi, sanatseverlerin beğenisine sunuldu. İKÜSAG 2016-2017 sanat sezonunun üçüncü sergisi olan “Maria Kılıçlıoğlu Heykel Sergisi”nin açılışına, İKÜ Kurucu Onursal Başkanı İnş. Yük. Müh. Fahamettin Akıngüç, heykeltıraş Maria Kılıçlıoğlu, birçok öğretim üyesi ve öğrenci katıldı. Sergide, 1990’lı yılların başından itibaren eserleriyle Türk heykel sanatına katkıda bulunmuş sanatçının masalsı, mitolojik anlatıma sahip insan ve hayvan figürleri ile fantastik figürlerden oluşan 17 bronz heykeli yer alıyor. Üniversitenin Ataköy yerleşkesinde yer alan sergi 30 Aralık tarihine kadar ziyaret edilebilecek “BABAM HEYKEL YAPMAMI İSTEMEDİ” Babası da kendisi gibi bir heykeltıraş olan Maria Kılıçlıoğlu, Bulgaristan doğumlu. Ancak 1978 yılından bu yana Türkiye’de yaşayan sanatçı artık Türk vatandaşı. 36 yıldır heykel yaptığını ve babasının atölyesinde dünyaya geldiğini söyleyen Kılıçlıoğlu, “Babam heykeltıraş olmamı istemedi. Çünkü bu ağır bir meslek ve ben onun ne demek istediğini bu işi yapmaya başlayınca anladım. Zaten genel olarak bakıldığında da heykeltıraşlık bir kadın mesleği olarak görülmez. Heykel yapmak güç, sabır ve denge ister ve bu bir ekip işidir” dedi. Gençlere karşı sorumluluğunun her zaman daha büyük olduğunu belirten Kılıçlıoğlu, öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu: “Korkmayın. Devamlı düşünün ve felsefe okuyun. Edebiyatla, müzikle, felsefeyle ilgilenin ve kültürünüzü genişletin. Çünkü insanın kültürünün genişlemesi yapacağı çalışmalara da çok yardımcı olacaktır.” “EĞİTİM VE SANAT DÜNYASI AÇISINDAN GÜZEL BİR SERGİ OLDU” İstanbul Kültür Üniversitesi Sanat Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Üstünipek de ev sahipliğini yaptıkları sergi hakkında şöyle konuştu: “Maria Kılıçlıoğlu Türk heykeli için önemli bir isim. Bizde, Cumhuriyet döneminden bu yana heykel denilince açık alandaki anıt heykellerin, büyük heykellerin algılanması gibi bir durum söz konusu. Bu algı 1990’lara kadar çok değişmemiş. Fakat bu yıllardan sonra Türk heykeli özellikle sanat galerilerinde açılan sergilerle daha küçük ölçekli heykellerin de var olabileceğini, evlere, iç mekanlara heykeller yerleştirilebileceği görmeye başladı. Bu süreçte özellikle Maria Kılıçlıoğlu, kendi tekniği ile yaptığı bronz heykellerinin düzenli bir şekilde sergilerini açarak bu algının yerleşmesine çok önemli katkılar sağladı. Bu açıdan Türk heykelinde önemli bir yeri var. Ürettiği işlerin son derece kendine özgü bir sanat dili var. Biz de böyle önemli bir sanatçıyı İKÜSAG’da ağırlamak istedik. Kendisi de kabul etti ve eserlerini burada sergileme mutluluğuna erişmiş olduk. Hem eğitim hem de sanat dünyası açısından güzel bir sergi olduğuna inanıyoruz. “