Afrika ve Ortadoğu kaynarken, Türkiye seçime gidiyor. Bu seçim Türkiye için son derece önemli!

Bir tarafta Anayasal düzeni bozmak istedikleri iddia edilen askerler yargılanıyor, bir tarafta Anayasa yeniden yazılıyor.

Yani Bir taraf Anayasa’yı (iddiaya göre) silah zoruyla değiştirmeye çalışıyor karşı taraf ise yeni anayasa diyor.

Sonuçta Türkiye’de değiştirilmesi gereken bir Anayasa var.

Bu Anayasa Türkiye’ye her haliyle dar geliyor.

Tam seçimler öncesi birileri yine Türkiye’yi karıştırmak için çomak sokmaya başladı.

İbrahim Tatlıses suikastı bunun bir göstergesidir.

Bu ülke gerçekten gariplikler ülkesi…

Bu ülkede çok şey değiştiği söylense de hiçbir şeyin değişmediğini görüyoruz.

Hani Hırant Dink suikastı ile ilgili sonradan ortaya çıkan sürece bir bakarsanız, İbrahim Tatlıses suikastını onunla örtüştürebilirsiniz.

İbrahim Tatlıses topluma mal olmuş ünlü bir sanatçı.

Bu adam defalarca tehdit aldığını söylüyor, tehdidi nerelerden aldığını belirtiyor.

Savcılık suç duyurularına karşı takipsizlik kararı veriyor.

Arkasından İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu çıkıyor ve diyor ki, “bizden koruma talebi yok”.

Defalarca Savcılığa suç duyurusunda bulunan, topluma mal olmuş insanların koruma talebi bulunması çok mu şart?

Devlet ne için vardır?

Anayasa ne diyor?

-Devlet, vatandaşının can, mal, ırz, namus güvenliğini sağlamak zorundadır.

Çağdaş devlet yapısında, güvenlik güçleri bu iş için vardır ve görevleri, sorumlulukları yasalarla belirlenmiştir.

Peki  devlet nerede?

Başbakan Tayyip Erdoğan “Tatlıses için gereken her şey yapılsın” diyor.

Ölmüş! bir adam için ne yapacaksınız?

Oysa gereken her şey İbrahim Tatlıses saldırıya uğramadan yapılmalıydı.

Artık suikastı işleyenleri bulup adalet önüne çıkarsanız da Tatlıses’in yaşamı için bir şey ifade etmeyecektir.

Tatlıses'in, terör örgütlerinden sürekli tehditler aldığı ortadaydı.

PKK’nın kendisinden haraç aldığı zaman zaman medyaya yansımıştı.

Son olarak Kuzey Irak’ta iş kurması ve buraya yatırım yapması da dikkat çekiyordu.

Hizbullah adına bizzat tehdit edilmişti.

12 Haziran 2011 seçimlerinde Ak Parti listesinden milletvekili adayı olacağı, hakim kanı olarak kulislerde dolaşıyordu.

Şimdi bunu yazarken, birkaç gün önce görüştüğüm Gaziosmanpaşa’da Ak Parti teşkilatlarında görev yapan bir arkadaşın bir toplantıda söylediği söz dikkatimi çekti.

Ak Parti toplantısında İbrahim Tatlıses’in milletvekili adayı olacağı söyleniyor.

Bu arkadaş çıkıyor toplantıda diyor ki;

-Tatlıses aday olursa öldürürler.

Nedenini de şöyle açıklıyor:

-Çünkü doğuda aşiretler partileri ayakta tutuyor. İbrahim Tatlıses’in aday olması aşiretlerin aday olamayacağı anlamına gelir. Onun için aşiretler Tatlıses’i yaşatmaz…

Bu bir düşünce, bir analiz…

Tatlıses suikastı ile ne kadar ilişkilendirilebilir bunu bilemem ama kayda değer bulduğum için paylaşmak istedim.

Kurtlar Vadisi filminin sürekli takipçisi değilim.

Ama İbrahim Tatlıses suikastını duyunca Memati karakteri aklıma geldi.

Polat Alemdar’ın sağ kolu Memati, her seferinde uzun namlulu silahını alıp hedefteki kişiye pusu kurar ateş eder ya…

Bu suikastte vadidekiler gibi görülüyor.

Derin mi derin…

Nereye çekseniz gidiyor…

Bakalım bu suikastın şifreleri hangi kozmik odalardan çıkacak?

Not: İbrahim Tatlıses’e acil şifalar diliyorum. İnşallah kısa sürede sağlığına kavuşup hayranlarıyla buluşur.