BURSA’da, geçen ekim ayında, çarptığı 8 aylık hamile 35 yaşındaki Tuğba Dilmeç'in ölümüne ve bebeğinin engelli doğmasına neden olmakla suçlanan otobüs şoförü 64 yaşındaki Süleyman Kılıç, 15 yıl hapis istemiyle yargılanıyor. Tutuksuz yargılanan Kılıç, duruşmada, ölen Tuğba Dilmeç'in yakınlarına başsağlığı diledi, "Otobüsün arkasından telefon ile konuşarak aniden yola atladı. Son anda fark ettim ama duramadım. En fazla 10 kilometre hızla gidiyordum. Suçsuzum" dedi.
Kaza, geçen yıl 10 Ekim’de, merkez Osmangazi İlçesi Namazgah Mahallesi Yeşil Caddesi'nde meydana geldi. Doğum yapmasına 1 ay kalan Tuğba Dilmeç, canı istediği için tatlı almak için evinden çıktı. Caddenin karşısına geçmek isteyen Tuğba Dilmeç, Süleyman Kılıç'ın kullandığı 16 YT 157 plakalı otobüsün çarpması sonucu ağır yaralandı. Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Tuğba Dilmaç ameliyata alındı. Beyin cerrahı ve kadın doğum doktorunun birlikte girdiği ameliyatta bebek, sezaryenle anne karnından alındı. 4 gün boyunca yoğun bakımda kalan Tuğba Dilmeç'in beyin ölümü gerçekleştikten sonra vasiyeti gereği kalp, karaciğer, 2 böbrek ile korneaları organ bekleyen hastalara nakledildi. Gözaltına alınan sürücü Süleyman Kılıç ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Kaza sonrası 1 kilo 850 gram ağırlığında dünyaya gelen erken doğum ve kaza sonucu yeterince oksijen alamaması sonucu ciddi sağlık sorunları tespit edilen erkek bebeğe annesinin isteği üzerine Yusuf Kaan adı konuldu. Mama ile beslenemeyen Kaan bebek için yapılan anne sütü bağış çağrısı ise büyük ilgi gördü. Sosyal medyaya da yansıyan çağrılar sayesinde bir günde yüzlerce anne Şevket Yılmaz Hastanesi'ne gelerek süt bağışında bulundu.
Hakkında 'taksirle ölüme neden olmak' ve 'taksirle yaralamaya sebebiyet vermek' suçlarından 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan Süleyman Kılıç'ın yargılanmasına, Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Çıktığı ilk duruşmada, ölen Tuğba Dilmeç'in yakınlarına başsağlığı dileyen Süleyman Kılıç, "Seyir halindeydim. Tuğba Dilmeç, sıkışan trafikte duran körüklü bir otobüsün arkasından aniden yola çıktı. Cep telefonu ile konuşuyordu. Benim hızım en fazla 10 kilometreydi. Direksiyonu kıramayıp çarpmak zorunda kaldım. Her şey 30 saniye içersinde oldu. Suçsuzum. Beraatimi istiyorum" dedi.
'KARDEŞİM DÜŞERKEN KARNINDAKİ BEBEĞİNİ TUTUYORDU'
Mahkemede ifade veren Tuğba Dilmaç'ın ablası Ebru Dalkır, "Tuğba doğum yapacağı için çok mutluydu. Bebeğinin adını aylar öncesinden koymuştu.  Altı ay öncede organlarını bağışlamıştı. O gün tatlı almak için dışarı çıktı. Sonra acı haberi öğrendim. Otobüs çarpınca kardeşim yere düşerken bebeğinin zarar görmemesi için karnını tutuyormuş. Bu nedenle başını yere çarpıp beyin kanaması geçirdi. İddia edildiği gibi sürücü 10 kilometre hızla gitmiyordu. Çok daha süratliydi" dedi.
Yargılama, eksik evrakın beklenmesi ve tanıkların dinlenmesi için ertelendi.

FOTOĞRAFLI