Sürpriz karar ise borç verme oranında gerçekleşti.
Merkez bankası Para Piyayası Kurulu teknik faizi yüzde 1.5'a düşürürken borç verme faizini ise  yüzde 8.75'ten yüzde 9'a yükseltti.

Böylece borç alma ve borç verme faiz oranları arasındaki makas 7 puandan 7.5 puana çıktı.

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu yılın son toplantısında, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı ile Banka bünyesindeki Bankalararası Para Piyasası ve İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Repo-Ters Repo Pazarı'nda uygulanmakta olan faiz oranlarını yeniden belirledi.

GEÇ LİKİDİTE ORANLARI
Durmuş Yılmaz, Erdem Başçı, Burhan Göklemez, Turalay Kenç, İbrahim Turhan, Abdullah Yavaş ve Mehmet Yörükoğlu'nun katılımıyla toplanan Kurul'da alınan kararına ilişkin yapılan açıklamaya göre, geç likidite penceresi uygulaması çerçevesinde, bankalararası para piyasasında saat 16.00-17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde sıfır düzeyinde sabit tutuldu, borç verme faiz oranı ise yüzde 11,75'ten yüzde 12 düzeyine çıkarıldı.


İKTİSADİ FAALİYET TOPARLANMAYA DEVAM EDİYOR
Açıklamada, son dönemde iktisadi faaliyete dair açıklanan verilerin Ekim Enflasyon Raporunda sunulan görünümle uyumlu seyrettiği, iç talepteki güçlü artışın desteğiyle iktisadi faaliyetlerin toparlanmaya devam ettiği, buna karşılık dış talebin zayıf seyri nedeniyle imalat sanayinde kapasite kullanımının kriz öncesi seviyelere ulaşmasının zaman alacağının tahmin edildiği kaydedildi.

İstihdam koşullarındaki iyileşme sürmekle beraber işsizlik oranlarının halen yüksek seviyede olduğuna işaret edilen açıklamada, dolayısıyla önümüzdeki dönemde işlenmemiş gıda fiyatlarındaki düzeltmenin de katkısıyla enflasyonun düşmeye devam etmesinin beklendiği bildirildi.

Merkez Bankası'nın temel amacının fiyat istikrarını sağlamak ve korumak olduğu vurgulanan açıklamada şöyle denildi:

''Bununla birlikte, finansal sistemde istikrarı sağlayıcı tedbirler almak da Merkez Bankası'nın temel görevleri arasında yer almaktadır. Mevcut konjonktürde iç ve dış talebin büyüme hızlarındaki ayrışma ve hızlı kredi genişlemesi cari açığı artırmakta, böylelikle finansal istikrara ilişkin riskleri gündeme getirmektedir. Buna ilave olarak, Avrupa ve ABD ekonomilerindeki son gelişmeler ve alınan kararlar finansal istikrara ilişkin söz konusu riskleri daha da artırarak uygulanan politika bileşiminin gözden geçirilmesini gerektirmektedir.

Bu çerçevede Kurul, daha düşük bir politika faizi, daha geniş bir faiz koridoru ve daha yüksek zorunlu karşılık oranlarının uygun bir bileşim olacağı değerlendirmesinde bulunmuştur. Ayrıca, finansal istikrarı desteklemek amacıyla, Türk Lirası cinsinden mevduatın vadesinin uzamasını teşvik edecek şekilde zorunlu karşılık oranlarının vadelere göre farklılaşmasının ve daha önce zorunlu karşılığa tabi olmayan bazı yükümlülük kalemlerinin zorunlu karşılık kapsamına alınmasının faydalı olacağı değerlendirilmiştir.''

Açıklamada, Kurul'un, yapılan bu düzenlemelerin parasal koşullar üzerindeki net etkisinin genişletici yönde olmayacağını değerlendirdiği, alınan kararların fiyat istikrarı ve finansal istikrar üzerindeki etkilerinin yakından izleneceği, gerektiğinde ilave tedbirlerin devreye sokulacağı vurgulanırken, ''Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin, Kurul'un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır'' denildi.

Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti sekiz iş günü içerisinde yayımlanacak.


(sb)