15 yaşına gelen çocuk bir kasa gazozu sattı mı 'bunu ticarette yetiştirelim diyorlar; ıkındı mı sıkıldı mı, bizim Cumhurbaşkanımız gibi 'o zaman bu okusun' diyorlar" O da okuyor sonunda Cumhurbaşkanı oluyor" dedi.

MAGİAD kongresinin ardından göreve seçilen yeni yönetim kurulu, Saruhan Otel'de gece düzenledi. 25 yeni üyenin katılımı ve işadamlarının buluşması amacıyla düzenlenen gecenin onur konuğu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç oldu. Geceye ayrıca AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, AK Parti Manisa Milletvekili Mehmet Çerçi, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya, Manisa Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Kemal Semercioğlu, Manisaspor Başkanı Kenan Yaralı ve AK Parti İl Başkanı Abdurrahim Arslan, CHP İl Başkanı Cahit Kaplan, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Gecede konuşma yapan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, 'Eksen kayması' tartışmalarına değindi. Tanrıverdi, "Türkiye'nin ekseni kaymadı, Dünya'nın ekseni kaydı. Çünkü bu vahşi dünyada herkes adaleti aramaktadır. Adaletin arandığı bir yerde merkez elbette Türkiye'dir. Türkiye'nin medeniyetidir. O açıdan Dünya'nın eksenin kaydığı bir noktada inanıyorum ki Türkiye daha itibarlı, daha onurlu bir ülke olarak; biz de bu ülkenin şerefli vatandaşları olarak dünyada hakettiğimiz yere varmış olacağız" şeklinde konuştu.

ARTIK KAPUT BEZİ ÜRETEN BİR DEVLETÇİ SEKTÖR TÜRKİYE'DE YOK
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kendisinin ticaret hayatına uzak bir insan olduğunu ifade ederek, "Yani babam rahmetli memurdu, ailemizden de ticaret yapan hiç kimse çıkmadı. Ama gıpta ediyorum; çalışıp, üreten, satan insalara ve onlara yardımcı olmaya çalışıyorum. Benim rahmetli Turgut Özal'dan, kendi ağzından duymadım ama daha sonradan çok önemsediğim sözünü şimdi siyasi hayatımda takip ediyorum. 3 tane özgürlük çok önemli. Birincisi din ve vicdan özgürlüğü. Yani insan inanır veya inanmaz. İnanırsa inancının gereğini yerine getirmeli, bu konuda hiçbir engel olmamalı. İnanmıyorsa kimse ona zulüm etmemeli, ayrıcalık yapmamalı. Gerçek laiklik de budur zaten. Din ve vicdan da özgür olacak insan. İkincisi fikir ve düşüncede özgürlük olacak. Fikrini düşüncesini insanlar yazacak, söyleyecek, anlatacak, gerekirse karikatürünü çizecek. Sadece 3 tane yasağımız var. Birincisi cebir ve şiddet olmayacak. İkincisi suç işlemesine tahrik etmeyecek. Üçüncüsü de hakaret etmeyecek. Bu üçünü yapmadıkça herşeyi söyleyebilir, herşeyi yazabilir, herşeyi konuşabilir. İfade özgürlüğü denen şey Avrupa İnsan Hakları kararıyla çok veciz anlatılıyor. 'Senin söylediğin bir başkasının alkışladığı söz, ifade özgürlüğü değildir. Gerçek ifade özgürlüğü senin hoşuna gitmeyen suratına buruşturan hatta nefretini celp eden ama dinlemek zorunda olduğun şeydir. Ya saygı gösterip dinleyeceksin ya tahammül gösterip dinleyeceksin. 'Sus, söyletme, vurun' demek ortaçağlarda kaldı. Artık dönemimizde ben konuşacağım sen dinleyeceksin, sen konuşacaksın ben dinliyecem, kavga etmeden birbirimizi red ve inkar etmeden. Üçüncüsü teşebbüs özgürlüğü. Türkiye geçmişte devletçi ekonomi, daha sonra karma ekonomi, daha sonra farklı nüanslarıyla devam etti. Teşebbüs özgürlüğünün olmazsa olmaz şartları var. Devlet bir iki stratejik konu dışında bütün ekonomik faaliyetleri insanın önüne sermek zorunda. Bir zamanlar Sümerbank'ın ayakkabı fabrikası devletindi. Artık kaput bezi üreten bir devletçi sektör Türkiye'de yok. Üçüncü özgürlük konusu genç iş adamlarının da konusudur. Mevzuat neyi emrediyorsa onu yapacağız, çok iyi işler yapmaya hazır olacağız" diye konuştu.

CUMHURBAŞKANI GÜL'E 'KAYSERİLİ' ESPRİSİ
Arınç, rızkın onda dokuzunun ticarette olduğunu belirterek, "Ticaret bir kazançtır. Kayserililer, kafası çok çalışmayanı bürokraside çalıştırırlar. Kafası iyi çalıştı mı iyi bir tüccar oluyor. Onun için önce 15 yaşına geldi mi çocuğa, 'Al bakalım şu gazoz kasasını sat' diyorlar. 'Gazozzz' diye bağırıp kasayı boşalttı mı, 'Çocuk adam olacak. Bunu ticarette yetiştirelim' diyorlar. Ikındı mı, sıkıldı mı bizim Cumhurbaşkanımız gibi, o zaman 'Bu okusun' diyorlar. O da okuyor sonunda Cumhurbaşkanı oluyor. Manisa'da çok şükür kabuğumuzu kırdık. Şimdi gözümüzü açtık, artık ticaretle çok şükür kazanacağız. Manisa her yerde Manisa olacak. Manisa'da bir şey olunca yerimde duramıyorum, geliyorum. Ümidimiz gençlerde. Siyasette de ümidimiz gençlerde, ticarette de iş hayatımızda da'' dedi. Toplantıda daha sonra derneğe yeni üye olan 20 genç iş adamına rozet takıldı. MAGİAD Başkanı Ömer Özkara, Bülent Arınç'a gecenin anısına porselen tabak hediye etti.

(sb)